Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bilimin Tiranlığı

Paul Feyerabend

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Pek çok entelektüel akademik özgürlüğü temel bir hak ve toplumun geri kalanı tarafından uyulacak kutsal bir buyruk olarak görür. Ama bu saçma bir tavırdır. Bu sözde "hak" bazı prensterin bilim insanlarını Kilise'den korumak istedikleri özel tarihsel koşullarda ortaya çıkmıştır.
Bilim Canavarı!
Gerçekliğin doğasını belirleyenin bilim olduğunu söyleyen insanlar bilimin tek bir sesle konuştuğunu varsayarlar. Onlar BiLiM diye bir canavarın var olduğunu düşünür ve konuştuğunda tutar­lı tek bir mesajı dile getirerek tekrar tekrar yinelediğini düşünürler. Hiçbir şey hakikatten daha uzak olamazdı... Bilimler çatışmalarla doludur. Tek bir sesle konuşan BiLiM adlı tek bir canavar ise propagandacılar, indirgeme­ciler ve eğitimciler tarafından oluşturulan bir kolajdır.. Dolayı­sıyla, "bilimi gerçeklik meselelerinde kılavuz olarak almak zorunda­yız" demek sadece yanlış değildir - bu tavsiye düpedüz anlamsızdır.
Sayfa 57 - Sel yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Fikirler, tarihsel kazaların, toplumsal güçlerin, bazı bireylerin zekasının ve diğerlerinin ahmaklıklarının sonuçlarıdır.
Sayfa 56 - Sel yayınlarıKitabı okudu
- "Uyumdan söz edenlerin sesi, buldukları her çeşitliliği kendi uyumlu kurallarına tabi kılmak isteyen tiranların sesine şüphe çekecek kadar benzer!.."
Sayfa 13 - Sel Yayıncılık
sert vurmuş
İNSANLIGI sevebileceğini düşünen ve hatta bu tuhaf gönül ilişkisi hakkında kalem oynatan insanlar olduğunu biliyorum. Fakat onlara tekil bedenlere bağlı tekil yüzler sunduğunuzda, bu bedenlerin kendine has ve belki de keskin kokusunu aldıklarında sevgileri çabucak söner.
Büyü - C. Milosz "Yahudi'yi Yunan'dan, köleyi ise dünyanın mülkünü yönetmemiz için bize sunan efendiden ayırmaz. Hırpalanmış sözcüklerin kirli ahenksizliğinden sade ve saydam sözcükler biriktirir. Güneşin altındaki her şeyin yeni olduğunu söyler, geçmişin taş­laşmış yumruğunu açar... Arkadaşlıkları muzaffer olacaktır, sınırları yoktur. Düşmanları yıkımı kendilerine getirdiler." Bölgesel olmayan Aklın hasımlarından "dünyanın mülkünü yönet"(meye) "hırpalanmış sözcüklerin kirli ahenksizlikleri", yani demokratik tartışma olmadan niyetlenenler "Yıkım" tehdidi altında. "Yıkım" gerçekten de Batı uygarlığının genişleme rotasında olan tüm küçük ve iyi uyum sağlamış toplumları, "hırpalanmış söz­cüklerle" haklarını savunmaya çalışmalarına rağmen, ortadan kaldır­mıştır.
Sayfa 73 - Sel yayınlarıKitabı okudu
Reklam
İlk dönem Yunan felsefecileri kültür eleştirmenleriydi. Bulduklarına baktılar, kimileri­ne karşı çıktılar, kimilerini alkışladılar, kimilerini de değiştirdiler. Örneğin Platon duygulara hitap ettiklerini, yalanlar söylediklerini ve ge­nel olarak insanların aklını karıştırdıklarını belirterek resim, tragedya ve epiği eleştiriyordu. Daha sonraki felsefeciler her şeyi kapsayan sis­temler ürettiler... Bunun yanı sıra, bugün felsefede yazılanla­rın büyük bölümü ya eften püften meselelerle ilgili yada ilgi alanları dar. Bir filozof yeni bir moda yapıyor ve diğerleri koca bir sürü ha­linde kimin o modaya uyup kimin uymadığını araştırmaya başlıyor (Franco Labbroculo'nun ilk dönem eserlerinde postmodernizmin izleri türü bir başlık gayet tipiktir). Dolayısıyla, bağlantısızlık istisna değil kuraldır; uyum ise istisna olmak şöyle dursun, hiç yoktur.
Sayfa 12 - Sel yayınlarıKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.