Çay Güzeli

İsmail Saymaz
Zeliha, hesapta son bohça çayı toplayacak, çay makaslarını yanına alacak, annesinin ardı sıra alım yerine gelecekti. Genç kız alelacele sıktığı bohçayı annesinin sırtına yüklerken böyle söz vermişti. Oysa bir saatten fazla geçmiş, Zeliha gelmemişti. Annesi Mukadder, gözlerini gökyüzüne çevirdi. Kırılgan bir güneş, gri ile lacivert arasında kararsız kalan yüklü bulutları, bulutlar da çaylıklarda tek tük biten mandalina, hurma ve karayemiş ağaçlarını yalayıp geçti. İsmail Saymaz, Ovit Dağı’nı aşmaya çalışanların, aşıp da hayata iyi kötü tutunanların izini sürmeye çağırıyor bizi. Bu iz boyunca çay tarlasındaki mevsimlik işçiye, tezgâhının başında sıkıntıdan her şeye ama her şeye bahis tutan hamsiciye, Rus Pazarı’nda orak çekiçli rozet satan Matmazel Loya’ya, şeyhine ulaşmak için rabıtaya durup da onun yerine bir otel odasından hatırladığı Olga’yı gören “sofi”ye rastlayacaksınız. Karayemiş ağaçlarının, çaylıkların arasından kentin dar sokaklarına, ormanları yağmalayıp yapılan geniş otoyollara… Çay Güzeli, siyah beyaz fotoğraflarda başka renklerin de olduğunu gösteren hikâyeler.
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 29 dk.Sayfa Sayısı: 123Basım Tarihi: Mayıs 2017Yayınevi: İletişim Yayıncılık
ISBN: 9789750521836Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

123 syf.
7/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
İsmail Saymaz gibi ben de hem Rizeli hem Erzurumluyum, ama benim erzurumluluğum yirmi sene öncesi askerliğimden. O günden beri arada Erzurum resimlerine bakar dururum... karlar altında ışıltılı bir eski şehir. Erzurum en soğuk hâliyle bile güzeldi o zamanlar. Oralara gidenlere denk gelirsem de caddeleri, sokakları sorarım: o kitapçı hâlâ orda mı,
Çay Güzeli
Çay Güzeliİsmail Saymaz · İletişim Yayıncılık · 2017446 okunma
123 syf.
10/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
Benim için aşksın sen Rize'm
Rize denince aklınıza ilk ne gelir? Çay, deniz, yeşillik, muhlama veya bolca yağmur mu? Rize benim için "samimiyet" demek. Her sene yaz aylarını dört gözle beklediğim, kavuşmak için takvim yapraklarını hevesle yırtmak demek. Rize'ye giden otobüsün, Rize il sınırları içine girdigi, "Rize'ye hoşgeldiniz" yazan tabelayı gördüğüm an dünyam hiç olmadığı kadar güzelleşir. Otobüsten iner inmez çay kokusuyla karışık nemli Rize havasını solurum, derin derin çekerim içime. Yeniden doğmuş gibi olurum, bütün hücrelerim yenilenir. "Lazca" konuşan insanları gördükçe mutluluğum çoğalır. Rize'ye her gittiğimde, cevabına aklımın yatmadığı o soruyu sorarım. "Böyle cennet memleketi bırakıp nasıl İstanbul'a gitmiş annemle babam :( " Her insan memleketini sever, ama ben Rize'me aşığım♡ Gelelim kitaba. Kitap 123 sayfa lakin boş sayfaları çıkardınız mi 80 sayfa etmez. En fazla 2 saatte okunur. İsmail Saymaz, kitabı öyle samimi bir diller yazmış ki, okurken hiç sıkılmıyorsunuz. Çoğu zaman gülerek okuduğum, yer yer de hüzünlendiğim hikayeler oldu. Kitapta "komenist" bölümünü okurken resmen kahkahalar attım. Kalemine sağlık
İsmail Saymaz
İsmail Saymaz
çok sevdim kitabını. Okuyacak olanlara şimdiden keyifli okumalar dilerim :)
Çay Güzeli
Çay Güzeliİsmail Saymaz · İletişim Yayıncılık · 2017446 okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.