En Güzel Örnekten Rahmet Damlaları
Yaşar YiğitEn Güzel Örnekten Rahmet Damlaları Gönderileri
En Güzel Örnekten Rahmet Damlaları kitaplarını, En Güzel Örnekten Rahmet Damlaları sözleri ve alıntılarını, En Güzel Örnekten Rahmet Damlaları yazarlarını, En Güzel Örnekten Rahmet Damlaları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Yağmur, gülşenimize sensiz, baldıran düştü
Düşmanlık içimizde; dostluk yaban düştü
Yenilgi, ilmek ilmek düğümlendi tarihe
Her sayfaya talihsiz binlerce kurban düştü”
Sayfa 215 - Diyanet İşleri YayınlarıKitabı okudu
Aslında insanın, rahmet yüklü ilâhî mesajlara gönül ve zihin dünyasını kapatarak yaratanından uzaklaşması bir anlamda kendisinden uzaklaşması, kendisine yabancılaşmasıyla eşdeğer bir olgu anlamına gelmektedir. Hani meşhur bir söz vardır;
“O'nu bulan neyi kaybetmiştir, O'nu kaybeden neyi bulmuştur ki."
Sayfa 12 - Diyanet İşleri YayınlarıKitabı okudu
“Hemen her kirliliğin temelinde, gerçek anlamda Allah’tan korkmayan kalplerin, kirlenen yüreklerin önemli bir etken olduğu inkar edilemez..”
Sayfa 30 - Diyanet İşleri YayınlarıKitabı okudu
Aslında,
"Ey Muhammed! Hevâ ve hevesini tanrı edinen, bilgisi olduğu halde Allah'ın şaşırttığı, kalbini mühürlediği gözünü perdelediği kimseyi gördün mü?..."
ayeti, hislerimize gayet veciz bir şekilde tercüman olmaktadır. Servetlerin, şehvetlerin, kural ve sınır tanımayan nefislerin, makamların, dünya haz ve lezzetlerinin, cehaletin kör ettiği gönüllerin, sosyal ve toplumsal ilişkilerde sıkıntısı çekilmiyor mu?
Sayfa 31 - Diyanet İşleri YayınlarıKitabı okudu
İnsanlık, sahip olduğu tabii kaynakları önce eliyle tahrip ediyor, sonra bu tahribatı düzeltmek için yüklü paralar harcayarak onarmaya yönelik çareler arıyor.
Derya içinde susuzluk çekmek misali, kalabalıklar içinde yalnız kalmak ne kadar da acıdır!
Haset yerine kendisine verilen nimetlere kanaat ve şükür eden kimse ne kaybeder? Buna karşılık Allah'ın başkalarına verdiği nimetlerin yok olması için gönlünü haset illetiyle meşgul eden kimsenin manevi kaybı bir tarafa, psikolojik ve sosyolojik açıdan kaybının olmadığını söylemek mümkün müdür?
İnsanlık; yaratılanı yaratandan ötürü hoş gören Yunuslar,gönlünü herkese açan Mevlânâlar,baba şefkatiyle herkesi kucaklayan Hacı Bektaş-ı Veliler misali,özü-sözü,eylem ve söylemi birbiriyle uyumlu gönül erlerine her zamankinden daha fazla muhtaçtır.
Çağımızda kirlilik denildiğinde öncelikle çevre kirliliği hemen akla gelmektedir. Oysa ahlâkî değerlerdeki erozyon,insanlardaki gönül kirlilikleri üzerinde durulması gereken önemli sosyal ve toplumsal olgulardan biri belki de en başta gelenidir.
Hz. Peygamberi örnek almak demek tarihin derinliklerine gömülmek değil,onun insanlığın huzur ve mutluluğu için yaptığı çağrıyı güncelleştirerek hayatımıza yansıtmak,onun ahlâkını ve çizgisinin davranışlarımızın mihveri ve rehberi kılmak demektir.
Dûanın makbulü
İki dûa reddolunmaz veya pek nadir reddolunur: Bunlar ezan okunurken yapılan dûa ile savaş anında düşmanla boğaz boğaza gelindiği sırada yapılan dûadır.
Ebû Davûd, Cihad 39
Sayfa 219
Arab’ın birininin “Allahım, ben senden mağfiret dilerim, sana tövbe ederim” dediğini duyan Hz. Ali: “Ey Adam! Öyle çabuk tövbe ettim” demek, yalancıların tövbesidir.
Tövbe altı şeyi içinde bulundurur:
Bunlar;
Geçmiş günahlara pişman olmak
Vaktinde eda edemediği farzları iade etmek
Başkalarının hakkını geri vermek
Hasımlarla helalleşmek
Birdaha günah işlememeye karar vermek
Nefsini isyanda büyüttüğün gibi Allah’a itaatte eritmen ve
Ona günahların tadını tattırdığın gibi ibadetlerin acısını tattırmandır.”
Sayfa 125
O’nu bulan neyi kaybetmiştir,
O’nu kaybeden neyi bulmuştur ki.