Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Erikler Çiçek Açınca

Ahmet Tuncer Sümer

Öne Çıkan Erikler Çiçek Açınca Gönderileri

Öne Çıkan Erikler Çiçek Açınca kitaplarını, öne çıkan Erikler Çiçek Açınca sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Erikler Çiçek Açınca yazarlarını, öne çıkan Erikler Çiçek Açınca yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
imkansızlığa tutunan, umudun öyküsü…
Tuncer Sümer’in tanıklığında, kendi anlatımıyla; Nurhak! Kitap 1960’lı yıllarda başlayan dostlukların ve birlikte kurulan hayallerin hikayesini konu alıyor. Dönemin öğrenci hareketi içinde aktif yer alan Tuncer Sümer, Ankara’da başlayıp Nurhak dağ kadrosuna katılmasına kadar olan süreyi anılarında kaldığı kadarıyla anlatıyor, “İnsanlar ipe giderken nelerin kaybedildiğini kavramak da bir görev” diyerek, yoldaşlarını anmanın mutluluğunu taşıyarak. Ankara’da öğrenci yurtlarında başlayan hareketin her yönü, cezaevleri, firarlar arasında, sürekli eğitimle ve öğrenmeyle geçen zamanın, dağlara uzanan mücadelenin öyküsünü, cesarete hayranlık, umuda inanmışlığa saygı duyarak ama bir o kadar da hüzünle okuyoruz. Bir bir kırılan umutları, yarım kalan hayalleri, güzel dostlukları, geride bırakılanları, en önemlisi mücadeleyi okurken bir kez daha anlıyoruz ki; hiçbirinin ölmek gibi bir derdi yok, öldürmek gibi amaçları da… Daha adil ve yaşanılabilir bir dünya yaratma fikri için çıkılan yolculuğun öyküsünü, ülkemizin yakın tarihine bakmak için okuyun… Hüseyin İnan’a sordular… ne zaman yolculuk? dedi… erikler çiçek açınca.
Erikler Çiçek Açınca
Erikler Çiçek AçıncaAhmet Tuncer Sümer · Ayrıntı Yayınları · 201432 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Nurhak tanıklığı
Tuncer Sümer... 12 Mart cuntasına karşı canlarını ortaya koyan, hiçbir maddi ihtirasa kapılmadan Amerikan emperyalizmine karşı mücadele eden, Atatürk'ün Cumhuriyeti emanet ettiği gençler olarak insiyatif alan devrimcilerden biri. Adıyaman Besni doğumlu. Dil tarih mezunu. Öyle ki, maddi zorluklar içinde okulu bırakmak zorunda kalacakken,
Erikler Çiçek Açınca
Erikler Çiçek AçıncaAhmet Tuncer Sümer · Ayrıntı Yayınları · 201432 okunma
Reklam
Nazım tabiki de...
Uzaktan duyduğunuz çakalların ulumasıdır. Safları sıklaştırın çocuklar. Bu kavga faşizme karşı. Bu kavga hürriyet kavgasıdır . ..
Sayfa 108Kitabı okudu
Hüseyin İnan'a hep sorarlardı "Ne zaman dağa çıkıyorsunuz?" diye. O da her seferinde "Erikler çiçek açınca" diye cevapladı.
"THKO'da herkesin kendine has özellikleri vardı. Öne çıkan arkadaşlarımız inandıkları sosyalizm mücadelesi için geri adım atmadılar, dövüştüler. Her türlü sömürüye ve haksızlıklara karşı çıktılar. Mücadelelerinin hiçbir aşamasında ödün vermediler, darağacına dimdik yürüdüler."
SON...
"THKO'nun anlamı benim için hala yoldaşlık ve inanç ... Bir avuç insanın büyük yüreği."
Reklam
*** Devrime dair müthiş bir inanç taşıyorduk. Çok kısa bir zamanda gerçekleşecekti. Dünyanın her yerinden 60’lardan başlayarak kalkışmalar vardı. Latin Amerika, Asya, Afrika, Avrupa… Vietnam,Küba.. Che ölmüştü ama efsane devam ediyordu. ***
Sayfa 67 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Sinan Cemgil
Bize sinerji veriyordu. Başından beri Hüseyin'le birlikteydi. Sahip olduğu her şeyi feda etmeyi göze aldı inançları için.
Ankara turu
Bir zaman geçti, Dede ''Al motoru, gidiyoruz!" dedi. ODTÜ yurtlarından çıktık, Balgat kavşağından Gölbaşı yönüne döndük. Kepekli Boğazı'na doğru çıkarken motosiklet sağa sola savrulmaya başladı. Aldırmadım hızlanarak devam ettim. Gölbaşı'na doğru inerken yine savrulduk ama bir aksilik olmadı. Döndük. Yurt kantininde çaylarımızı içerken Dede ''Artık Anadolu'ya çıkabiliriz" dedi. Meğer arkamda motoru sallayan oymuş "Tuncer motora hakim mi" diye beni deniyormuş.
"Açık ki tarih, paramparça edilmiş bir geçmişin deneyimlerinin toplamından, yeniden inşa edilebilir. Özellikle de hatırlamalarla. Çünkü yaşananlara içinden bakmanın imkanı orada başlıyor."
Sayfa 9
Reklam
Dede'ye saygıyla...
Hüseyin İnan'a hep sorarlardı "Ne zaman dağa çıkıyorsunuz?" diye. O da her seferinde "Erikler çiçek açınca" diye cevaplardı.
Dede
Ve şunu da eklemek istiyorum, Deniz hayatında hiç kimseye tabi olmadığı halde, Hüseyin İnanın bir tür doğal liderliğini onaylamış durumdaydı.
Ercan'ın cebinde de İngilizce bir kitap var, Karl Marx. Kitabı çekip cebinden aldı, "Kim lan bu Kral Markıs?" Ercan da kibar çocuk, dedi ki "O Marx'ı eleştiren bir kitap': "Nerede o Kral Markıs ulan, kral nereden çıktı, bu ne kitabı?" "O, kral değil Karl" dedi Ercan. "Karl, kral anlamam ben". . . Karl'dı, kraldı sille tokat yine giriştiler "Ulan memlekette krallik mı var da sen bunu okuyorsun, niye gavurca lan bu kitap?" Ercan yine aynı kibarlıkla "Ben ODTÜ öğrencisiyim, İngilizce okuyoruz" dedi. "Ne otüsü, motüsü lan, doğru konuş benimle' : Onu bıraktılar. Hamit'e döndüler.
Hüseyin...
sordular… ne zaman yolculuk? dedi… erikler çiçek açınca.
Sayfa 11 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Havalandırmada her gün voleybol oynardık. Saha sınırları belirsiz olduğu için top içeride mi dışarıda mı meselesi hep tartışma konusu olurdu. İdareden izin alıp kırmızı boyayla saha çizgilerini görünür hale getirdik. Birkaç gün tartışmasız maçlar yaptık. Bir gün havalandırma bize kapalıyken ellerinde boya kutularıyla askerler geldi, bir de baktık ki bizim kırmızı boyaların üstünü siyah boyayla kapatıyorlar. Tabii faşizmin renginin siyah olduğu esprileri gırla gitti günlerce.
Sayfa 198Kitabı okudu
61 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.