Kafka’nın, iki defa nişanladığı ama evlenmediği; kendisi gibi yazar, eleştirmen olan Felice Bauer’e yazdığı ve gönderdiği, Felice’nin de Kafka’nın ölümünden yıllar sonra bir yayınevine verdiği ve yayınevinin de kitap haline getirdiği mektuplardan oluşan harika bir kitap.
Her ne kadar kitap, mektuplardan oluşuyorsa da mektuplar bir kronolojik çizgide gittiği için bir roman hüviyeti kazanmış.
Genel olarak bu kitapta; Kafka’nın yaşamaktan, varolmaktan kaynaklı yaşadığı “varoluş sancısını”, ailesiyle olan ilişkisini, daha önce yazdığı kitaplar hakkında ( dönüşüm, amerika, kayıp, şato) görüşlerini, yakın dostu Max Brood’ la olan dostluk seviyesini, Felice’ye olan sevgisini öğrenebiliriz. Bu bakımdan kitap, otobiyografik hüviyeti kazanmış da diyebiliriz.
Kafka bildiğimiz Kafka…
Kendisinin de bu kitapta(mektuplarda) yazdığı üzere, Kafka tabiatından kaynaklı mutsuzluk yaşamakta hep. Ve bu tabiatının değiştirilemez olduğu görüşünde Kafka.
Ne zaman ve nerede olursa olsun yaşama sancısı yaşayan Kafka…
Kafka, Felice’ ye sevgisini göstermekle birlikte bu yaşama sancısını da Felice’ye yazmıştır mektuplarda.
Kafka’nın Felice’ye olan sevgisi ne kadar güçlüyse Felice’yle evlendikten sonra tabiatının vereceği yaşama sancısının düşüncesi ve bu düşüncesinden kaynaklı Felice’nin kendisinden ayrılabilme endişesi de o kadar güçlüydü.
Harika mektuplar, harika bir kitap.
Tavsiyemdir… Sağlıcakla.