Fransa'da Sınıf Savaşımları 1848-1850

Karl Marx

En Yeni Fransa'da Sınıf Savaşımları 1848-1850 Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Fransa'da Sınıf Savaşımları 1848-1850 sözleri ve alıntılarını, en yeni Fransa'da Sınıf Savaşımları 1848-1850 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Neden tanidik geldi acaba?
Louis-Philippe döneminde egemen olan sınıf, Fran­sız burjuvazisi değil, onun bir kesimiydi: Bankacılar, borsa kralları, demiryolu kralları, kömür ve demir madenieri ile ormanların sahipleri, toprak sahiplerinin bunlarla birlikte hareket eden bir bölümü; yani, mali aristokrasi diye adlan­dırılan kesim. Bu kesim tahtta oturuyor, meclislerde yasaları zorla kabul ettiriyor, bakanlıklardan tütün bürosuna kadar her yerdeki devlet memurluklarını dağıtıyordu.
Burjuvazi her yerde hükümetlerin yanına geçmişti;
Reklam
Bugüne kadarki tüm devrimler, belirli bir sınıf egemenliğinin yerini bir başkasının almasıyla sonuçlandı; ancak, bugüne kadarki tüm egemen sınıflar, hükmedilen halk yığını karşısında yalnızca küçük birer azınlıktı.
Engels
Bugüne kadarki tüm devrimler, belirli bir sınıf egemenliğinin yerini bir başkasının almasıyla sonuçlandı; ancak, bugüne kadarki tüm egemen sınıflar, hükmedilen halk yığını karşısında yalnızca küçük birer azınlıktı. Hükmeden bir azınlık bu şekilde devriliyor, bir başka azınlık onun egemen yerine devlet iktidarını ele geçiriyor ve devlet kurumlarını kendi çıkarları doğrultusunda yeniden biçimlendiriyordu. Bu sonuncu azınlık, her seferinde, iktisadi gelişme düzeyinin iktidara gelme yeteneğini kazandırdığı ve iktidara çağırdığı azınlık grubu oluyordu; tam da bu nedenle ve yalnızca bu nedenle, hükmedilen çoğunluk ya bu kesimin çıkarları doğrultusunda dönüşüme katılıyor ya da dönüşümü sessizce kabulleniyordu. Ama tek tek devrimlerin somut içeriklerini bir yana bırakırsak, tüm bu devrimlerin ortak özelliği azınlık devrimleri olmalarıydı. Çoğunluk, devrime katıldığında bile, bunu (bilerek ya da bilmeden) bir azınlığın çıkarlarına hizmet edecek şekilde yapıyordu; ama azınlık da, ya bu sayede ya da çoğunluğun pasif direnç göstermemesi sayesinde, tüm halkın temsilcisi olma görüntüsü kazanıyordu.
..™™Kelebekler dışında ne kadar güzel göründükleri bilmezler ....Bazı insanlarda öyledir.. ....................KARl MARK................................
Esnafların durumu üzerine
“Haziran günlerinde, hiç kimse, mülkiyeti kurtarma uğruna ve krediyi yeniden tesis etme uğruna, Paris küçük-burjuvaları, kahveciler, lokantacılar, şarap satıcıları, küçük tacirler, dükkancılar, zanaatçılar vb. kadar bağnazca savaşmamıştı. Dükkan, bütün kuvvetini toplayarak sokaktan dükkana geçişi yeniden sağlamak için barikata karşı yürümüştü. Ama barikatın ardında dükkanın müşterileri ve borçluları, önünde ise alacaklıları vardı. Ve barikatlar devrilip işçiler ezildiğinde, ve mağazaların bekçileri zafer sarhoşluğu içinde yeniden dükkanlarına koşuştukları zaman, dükkan kapısının, mülkiyetin bir bekçisi tarafından, kendilerine birtakım gözkorkutucu kağıtları uzatan resmi bir kredi memuru tarafından kesilmiş olduğunu gördüler: vadesi geçmiş poliçe, vadesi dolmuş senet, vadesi gelmiş bono, batmış dükkan ve batmış dükkancı buldular... Küçük-burjuvalar, işçileri yenmekle, kendilerini kuzu kuzu alacaklılarının ellerine teslim etmiş olduklarını büyük bir dehşetle anladılar.” “Alt orta sınıf, küçük imalâtçı, dükkâncı, zanaatçı, köylü, bütün bunlar, orta sınıfın parçaları olarak varlıklarını yokolmaktan kurtarmak için, burjuvaziye karşı savaşırlar. Bunlar, şu halde, devrimci değil, tutucudurlar. Hatta gericidirler, çünkü tarihin tekerleğini gerisin geriye döndürmeye çalışırlar. Kazara devrimci olsalar bile, proletaryaya katılmak üzere olduklarından ötürü böyledirler; şu halde, o andaki çıkarlarını değil, gelecekteki çıkarlarını korumakta, proletaryanın bakış açısını edinmek için kendilerininkini terketmektedirler.”
Sol YayınlarıKitabı okudu
Geri116
167 öğeden 161 ile 167 arasındakiler gösteriliyor.