Gerçekçiliğin Boyutları

Louis Aragon

En Beğenilen Gerçekçiliğin Boyutları Gönderileri

En Beğenilen Gerçekçiliğin Boyutları kitaplarını, en beğenilen Gerçekçiliğin Boyutları sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Gerçekçiliğin Boyutları yazarlarını, en beğenilen Gerçekçiliğin Boyutları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nesnel gerçeği anlamak için, roman, yaratmayı da ken­di yaratır, onun olağanüstü yanı da işte budur. Romanda yalan olan, yazara da özgürlük sağlar ve onun, gerçeği bü­tün çıplaklığıyla göstermesini elverişli kılar. Romandaki yalan, bir gölgedir; ama o gölge olmazsa ışığı da göremez­siniz. Gerçek her zaman insanı korkuttuğu ve romancıya özgü alanda, bağnazların dehşetinden kurtulmak için tek çıkar yol romanın yalanı olduğuna göre, roman da her za­man var olacaktır. Evimizin yasak odalarının, anahtarıdır roman. Yarın, ya da yarından sonra, romansız bir dünyanın var olabileceği kehanetini savuran peygamberler, romansız bir dünyanın da ne hale gelebileceğini düşünmüyorlar mı?
Bilir misiniz, sorun, mutluluk sorunu de­ğil, zaman sorunu; elimi çabuk tutmam gerekiyor. Daha önceki bir yayında da bu konuya değinmiştik, zaman ço­cuk için başka, yaşlı için başkadır, çocuk için uzundur, yaşlı için kısa...
Reklam
Yaşamın yalnızca bir dilimini sunan, sözde bir nesnelliği savunan doğalcılığın (naturalisme) tersine, gerçekçilik bir fikirler edebiyatıdır. Gerçekçilik, doğalcılıktan farklı şeydir, şöyle ki: doğalcılığın yaptığı fotoğraf çekmektir, oysa, gerçekçiliğin işi belli bir anın şipşak fotoğrafını çekmek değildir, gerçekçiliğin işi tiptir, tip yaratmaktır, tipik durumlar içinde ele alınmış tipik insanı yaratmaktır. Doğalcılık, geçen birinin, rastgele birinin, herhangi bir varlığın resmini çeker, oysa gerçekçilik, milyonlarca insanın bileşkesi kahramanı, varlığının coşturucu, eğitici bir değeri olan kişiliği saptar. Gerçekçilik, kahramanın saltanatının başladığı yerde başlar. Bütün bunlar nasıl görmezlikten gelinebilir?
Sayfa 109 - deKitabı okudu
Zayıf bir yanım mı ağır basıyor bilmem, o bindokuzyüz ellili yıllar korkutmuştur beni hep. Cezayir savaşını alalım ele.. Yüz yıl Fransa'nın sömürgesi olan bu insanlar, Cezayirliler, tümüyle bir yana, kısmen bile Fransızlaşmamak için canlarını dişlerine taktılar. Fransa'nın Cezayir'deki varlığı, harita üstünde kaldı. Müslümanlar
Sayfa 10 - deKitabı okudu
Görüyorsunuz, ben hiçbir şekilde, Gustave Flaubert'in söylediğini söyleyemem, "Madam Bovary ben'im" diyemem; diyenlere de karşı çıkamam. Konu çok karmaşık. Örneğin, bir gerçeğin romana nasıl girdiğini araştıralım. Les Beaux Quartiers'ye değin küçük bir öykü anlatayım size. Beaux Quartiers'de tüyler ürperten bir bölüm
Sayfa 24 - deKitabı okudu
İyi insanlar Değişmezler; Sadece gerçeklerin farkına Varırlar..
Geri13
37 öğeden 31 ile 37 arasındakiler gösteriliyor.