"Günleriniz nasıl geçiyor efendim?"
"Hiç iyi geçmiyor. Bazen acı ve keder duyduğum zaman ağlıyorum fakat sonra diğer yaratıklar sürekli 'Bunlar timsah gözyaşları' diyorlar. İşte bu beni öyle üzüyor ki anlatamam", diye cevap verdi timsah.
Halil Cibran'dan okuduğum 4.kitaptı "Gezgin". Halil Cibran, anlaşılması kolay olmayan bir filozof ve yazar bana göre. Bundan önce okuduğum "Kum ve Köpük" kitabını beğenmiştim. Gezgin için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. 1-2 sayfalık kısa ve ders verici tarzı öyküler, biraz mesnevideki hikâyeleri andırıyor. Bazı hikâyeler anlamlı olsa da pek çoğunda hikâyenin anlatmak istediği derin anlamı kavramakta zorlandım. "Bu hikâye çok iyiymiş" diyebileceğim bir hikâyeye rastlamadım maalesef.
"Evet,gecenin tüm sessizliği sırtımızdaydı. Ve şimdi görebiliyorum ki, kendi boşluklarını gürültüyle doldurması gerekenlerin rahatı için türkülerimizi kesmenin hiç gereği yokmuş,"
kitabı okumadan yorumlara bakıyorsanız eğer kesinlikle zaman kaybı. Muhtemelen ergenlikle veya gençliğinde yazmış. ermiş ve ermişin bahçesi kitapları iyiydi
Bir çok hikayeyi barındıran bir kitap. Bilgi verici ve ders çıkarıcı hikayelerdi benim için.
Kısa ve öz olarak diyebilirim ki...
Dünyadan her gelip geçen canlı bir gezgindir.
️
Babam kendini benim içimde yeniden yaratmaya çalışıyor; amcam da öyle. Annem ise mükemmel bir örnek olduğunu düşündüğü denizci koca sının bir sureti olmamı arzuluyor. Erkek kardeşim de kendisi gibi olmam gerektiğini düşünüyor, iyi bir sporcu. Öğretmen lerim, felsefe hocam, müzik ustası, mantıkçı, hepsi kararlılar ve her biri beni kendilerinin aynadaki birer yansıması olarak düşlüyor. Bu sebeple, ben de buraya geldim. Burayı daha aklı başında buluyorum. En azından kendim olabilirim burada.