Ben kesin bir kopuşa (la rupture), bugün sık
sık denildiği gibi, epistemolojik bir kesintinin (coupure) biricikliğine (unicité) inanmıyorum. Kesintiler, her
zaman kaçınılmaz bir şekilde, çözmeğe devam ettikleri eski dokulara kendilerini yeniden yazarlar, hiç sona ermemecesine;
Bu sona ermeyiş bir ilinek (accident) veya
olumsallık (contingence) değildir; bu özsel
dir, sistematik ve teoriktir.