Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Hımbıl
Birol İnanHımbıl Yorumları ve İncelemeleri
Hımbıl yorumları ve incelemelerini, Hımbıl kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Hımbıl puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.510 üzerinden
Z kuşağı, genel olarak 2000 yılı sonrası için kullanılan bir kavramdır. 2000 yılı ve sonrasında doğan herkes teknolojik değişimlerin olduğu sürece gözlerini açmıştır ve daha farklı bir dünyaya uyanmıştır. Bu sebeple de bir önceki kuşağı olan annelerinden, babalarından ve büyük annelerinden daha farklıdırlar.
1965- 1979 yılları arasında doğanların
Selam kitap dostlarım, Bana bir eser ortaya koyma yetisi veren şey ise yarama değen başka bir yara...” der romanın kahramanlarından biri.
Yazar Birol İnan, keskin bir ironi ve gözlem gücüyle bize benzersiz bir dünya sunuyor. Bu dünyanın içinde işçileri sömüren yeni dönem müteahhitleri, digital zorbalıklar, bir babanın onuru ve karşılıksız aşklar var. İnan, “Hımbıl” denilerek küçük görülen Nadir’in kendini yeniden yaratma sürecini, cesur bir üslupla ortaya koyduğu sürükleyici ve bir o kadar da insanın kendini, yaşamı sorgulamasına yön veren bir roman.Okuma deneyimi kazandığım için kendimi çok şanslı hissediyorum,sizlerede öneriyorum. Kısaca konusuna göz atalım, kitabı karakterin kendisinden okuyoruz Nadir. Gençtir, zekidir ama Z kuşağı yaşıtlarının çoğu gibi hayattan ne istediğini bilemez. Sosyal medyadan tanıştığı Roxanna ile karanlık oyunlarla dolu yazışmaları onu çok etkiler. Roxanna’ya olan tutkusu Nadir’e bir ayna tutmuş, tüm zayıf yönlerini ortaya çıkarmıştır çünkü! Üniversitede okumak için geldiği Ankara sokaklarında, bir martıya atlayarak dolaştığı gecelerde yaşamı sorgular genç adam... Okul arkadaşı Çiğdem, sık sık gittiği bir barın sahibi Enis ve müdavimlerinden Pala ile yaşadıkları onu Avustralya’da büyük bir maceraya taşıyacak, sıradanlığın zincirini kırmasını sağlayacaktır.
Merhabalar
"Z kuşağıyız, bize öyle diyorlar. Yani alfabenin son harfiyiz. Herhalde bizden sonra tekrar başa dönecek alfabe. İç fotoğrafı olmayan bir kuşak, demek istiyorlar sanırım. Bu doğru; eni sonu belli olmayan bir boşluk hayatımız"
Nadir, annesini sekiz yaşında kaybetmiş, üvey annesi, kardeşi ve sık sık gurbete çalışmaya giden
"İpi kopunca tespihin taneleri yere saçılır ;bir daha asla bulunmamak üzere oraya buraya yuvarlanır ya, benim hayatımda tıpkı böyleydi" der Nadir.
Z kuşağından olan Nadir, hayatta ne istediğini bilmeyen 8 yaşındaki çocuğun para kazanıp aile bütçesine yardım etmesini bile düşünen ama babasına bağımlı olmayı kendine yediremeyen ve bunu sadece fikir olarak barındıran bir gençtir. Ankara'da üniversiteyi kazanıp internetten tanıştığı Roxanna ile hayatında yeni bir dönem başlar Nadir'in ve bundan sonra tanıştığı her insanda ,hayatının kendi dönüm noktalarını yaşar. kendini yavaş yavaş keşfeden Nadir okul arkadaşı Çiğdem, bar sahibi Enes ve demirbaşı Pala ile hayatında yeni bir döneme başlar. Kendini Avustralya'da bulur ve tüm kayıplarıyla, umutlarıyla, beklentileriyle macera dolu bir döneme girer.
Z kuşağı ile iç içe yaşadığımız bu dönemde , Z kuşağının tüm kırılmalarını ve umutlarını aslında bizim kuşağımızdan ne kadar da farklı olduğunu ustaca anlatıyor yazar. Kitap, emeğinin karşılığı verilmeyen işçiyi , hakları vermemeye yeminli iş vereni, onuru ,gururu ve ne olursa olsun aslında bize "bugün"ümüzü anlatıyor.
Bir çırpıda okuyacağınız kendinizden ve çevrenizden birçok kişiyi yerine koyacağınız bir kitap öneriyorum size. Hımbıl olmayı kendine yediremeyen ve dönüşen herkese..Şimdiden keyifli okumalar
Merhaba arkadaşlar! Bugün size #hımbıl adlı bir eser ile geldim.
Eserimiz tamamen #zkuşağı gençlerine ithafen yazılmış diyebiliriz. Konu onlar ama aktarılanı hayatın her yerinden bir çok kişiye hitap etmiş. Çünkü olması gerekenler ile olmaması gerekenler arasındaki durumu gözler önüne sürerken doğru yolu ve görünmeyeni görmemizi sağlayan bir çok detaya yer vermiş eserin içerisinde.
Daha çocukken annesini kaybeden Nadir üvey annesi, çok sık göremediği babası ve kardeşi ile yaşar. Annesinin eksikliğini sürekli ruhunda hisseder. Hayat ile arasında ki savaşına bizleri de ortak eden Nadir bakalım nasıl bir yol izliyor ve neler yaşıyor?
Nadir için asıl savaş üniversiteyi kazanınca başlıyor. Gazetecilik bölümünü okurken bir çok arkadaşı olur. Sosyal medyadan da tanıdığı bir çevresi olmuştur zamanla. Ama ona #hımbıl lakabı takılmıştır. İçine kapanık ve utangaç yapısından dolayı. Bu durum onu rahatsız eder bu lakap ve durumdan tamamen kurtulmak ister. Tabi bu öyle kolay olmayacak.
Avusturalya yollarına düşen Nadir neler yaşıyor? Hımbıl lakabından kurtulabilecek mi? İstediği hayatın ne olduğunu keşfedebiliyor mu? Nadir kendinin, isteklerinin ve içindeki gücün farkına vardıktan sonra neler yaşıyor? Okuyarak öğrenin. Çünkü bu cevaplara ulaşınca sadece Nadir’in hayatını değil günümüzde var olan hayatları okumuş olacaksınız. Bir çok yerinde sizlere güzel şeyler katacak detaylar mümkün.
@birolinan.yazar @monakitap
#leylanınkitapütopyası
Merhabaaaa arkadaşlar hem güldüğüm hem de bol bol düşündüğüm bir kitabı anlatmaya geldim
Alfabenin son harfi , dijital dünyanın baş talebeleri, tam bir sosyal medya bağımlısı olan
" Z " kuşağı Nadir'in hikayesi #hımbıl
Nadir ; içine kapanık bir çocuk. Annesinin vefatı ve babasının yeni bir evlilik yapması üzerine daha da içine
' İhtiyacımız olan tek şey sevgi. Korkmayın, sevin birbirinizi... Hayatın boşluğunu masallar doldurmaz. Sadece çıkın karanlık odalarınızdan. Işığa, sevgiyle koşun!"
Hayattan ne istediğini bilmeyen, üniversitede derslere örgün olarak katılmak, insanlarla sosyalleşmek yerine online olmayı tercih eden Nadir'in yaşantısına yine onun
Merhaba, bugün sizlere Hımbıl kitabının yorumu ile geldim. Aramızda Z kuşağı olan var mı? Mutlaka vardır o zaman kendinizi Hımbıl Nadir Maximus ile tanıştırma vakti geldi Kimden mi bahsediyorum buyrun o zaman yoruma Nadir, küçük yaşta annesini kaydedip, babasının çalışması için sürekli grubete giden oğlullarıdır. Annesi öldükten sonra halası büyüten ve babasının hemen üvey anne getirmesi ise kaçınılmazdır. Sonrasında üniversiteyi Ankara'da kazanır ve memleketinden ayrılır. Babasının onu getirip yerleştirdikten sonra giderken eline bir tomar da para bırakması ile artık yalnızdır. Başlarda yalnızlığını özgürlük olarak görse de kendi başına kalınca hiç de öyle olmadığını anlar. Tam boşluğa düştüğünü sandığı sırada imdadına sosyal medya yetişir Artık aklında ne üniversite vardır ne de sosyalleşmek.. Takipçileri ile kendini önemli biri gibi zannetmek.. O sırada internet üzerinden iki kişi ile tanışır. Sürekli onlarla konuşuyordur ve içlerinden birisi buluşma teklif eder. Ama gittiğine pişman olur. O andan sonra kendisini sürekli dışarı da bulur eve girmek istemiyordur. Bir ara okulda tanıştığı Çiğdem ile ve bar da tanıştığı Enis ile vakit geçirmeye başlar derken bu sefer de kendinisini yurtdışına giderken bulur. Neden yurtdışına gitmek istemiştir? Kaçmak kendi ülkenden ayrılmak kurtuluş mudur? Z kuşağını anlamak zor diyoruz ya hani bir de bu kitabı okuyunca anlayalım onları.. Kitapla ve sevgiyle kalın
Hayat uzun bir yolculuk... Bu yolculukta nerede, nasıl davranmamız gerektiğini ise çok geç anlıyoruz. İlla ki birileri tarafından darbe almamız gerekiyor. Darbe aldıkça kendimizi buluyoruz.
Nadir; 8 yaşında annesini kaybetmiştir. Babası tekrar evlenmiş ve bu evlilikten bir çocuğu daha olmuştur. Babası sürekli başka şehirlerde iş yaptığı için onu
Herkese merhabaAyyy koşun koşun size çok güzel bir kitap önerisi ile geldim Yazarımız sevgili Birol İnan Beyfendinin ilk eserlerinde kalemi ile tanışmak bana nasip olmuştu ve şimdi ise son eserini büyük bir keyifle okudum Yazarın diğer eserlerinde de gözlemlediğim üzre gerçekten de akıcı bir dili, savunucu bir üslubu var. Betimlemeler de fazla uzatma yapmadan, teşbih de hata yapmadan okuruna kurguyu ve karakterleri benimsettiriyor Haydi biraz da #hımbıl hakkında konuşalım
Kurguyu baştan sona kadar ana karakterimiz Nadir'in ağzından okuyoruz Bize kendini tanıtan Nadir, kendisine hımbıl denilerek alay edilen, küçük düşürülen biri olarak yaşamaya devam ediyor Fakat sonraları hepimizin elinden bırakmadığı dijital ortamlarda gözü bir açılıyor ki sormayın
Bir kadınla olan illegal konuşmaları, onun eksik yönlerini kendine ayna olarak görmesi Nadir'i dijital ortama daha da bağlıyor ve içinde olduğu durumdan sıyrılmaya başlıyor Annesini küçük yaşta kaybetmenin, babası, üvey annesi ve kardeşlerinin de sürekli çalışmaya gittiği Nadir, asosyal olduğundan günümüz Z kuşağı çocuklarından farksız ve ne isteyeceği hakkında kararsızdır.
Yeni tanıştığı arkadaşları, hayatına aldığı insanlar ona hayatı başka bir bakış açısıyla değerlendirmeyi öğretiyor veeeeee en sonunda bizim Hımbıl Nadir, Avustralya yoluna düşüyorTürlü maceralar, badireler, olaylar, değişik insanlar ile karşılaşan Nadir, bize yaşadığımız hayat hakkında ve bakış açımızı değiştirecek yönüyle çok da yardımcı oluyor
Sizlere bir "Z kuşağı" hikayesi ile geldim bugün. Hepimizin beğenmediği, sorumsuz bulduğu, tembel olduğunu düşündüğü bu kuşakta bir çocuk olan Nadir'in hikayesi ile onları daha yakından tanıyıp, içsel dünyalarında neler yaşadıklarına şahit olacağız.
Nadir 8 yaşında annesini kaybediyor. Babasının yeniden evlenmesi ile yeni bir
İyi akşamlar arkadaşlar, genç bir erkek evladı olan bir anne olarak bu kitaba başlarken beni bu kadar etkileyeceğini tahmin etmemiştim.
Bir gencin sanal dünyada nasıl kaybolup gerçek dünyadan uzaklaştğını maalesef bazen üzülerek, bazen de umutlanarak okudum.
Z kuşağı hakkında da bilgi edinmiş oldum, yazara teşekkür ederim.
Kitabımız yazar
HIMBIL
.
Tüm Z kuşağı çocuklarına armağan edilmiş bir kitap #hımbıl .
Nadir çok nadir bir çocuk cidden. Küçükken yetim kalmış, baba hasreti de üstüne eklenmiştir. Belki üvey anne ile büyümesi ya da babasının iş için sık sık gidip gelmesi içine kapanık bir çocuk yapar onu. Ve zamanla hımbıl lakabı üstüne yapışır Nadir in . Ankara' dan Avustralya' ya uzanırken yaşamı tüm pişmanlık ve yaşanmışlıklariyla kendini macera dolu bir sorgulamada bulur. Ve işte Z kuşağı ile tanışma böyle başlar!!
Z kuşağı nasıl mıdır? Nadir gibi; zeki ama kullanmak istemeyen, elektronikten fena derecede anlayan, yaptığımız herseyin eski zamana özgü olduğunu savunan ve hiçbir şeyi olmasa da son derece rahat olup gününü yaşayan . Tüm bunları bize kurgusunda aktaransa sevgili Birol Bey. O kadar iyi gözlemleyip analiz etmiş ki genç kuşağı, okurken bazı yerlerde " yok artık, bunu nasıl yakalamış ki? " diye sorar oldum kendime.
Nedir bu Z kuşağı diyorsanız, yazarın muhteşem gözlemleri sonucu bizlere sunduğu bu kitabı okumalısınız. Nokta atışı tespitleri yer yer kahkaha attırırken, diğer yandan da bir sorgulatacak sizleri. Okumayı çok istemiştim bu kitabı ve iyiki okudum dedim kapağını kapattığım anda. Bir taraftan kafamı dağıtırken, öte yandan bir silkeledi resmen. Okuyun, özellikle etrafınızda varsa bir Z kuşağı #mutlakaokuyun . İnanın pişman olmayacaksınız .
Nadir annesini kaybetmiş ve hayata tutunmaya çalışan bir çocuk. Babası ile arası annesi öldükten sonra kötü olmuş ve evden uzaklaşmaya karar vermiştir. Ama nasıl? Üniversite sınavına girip Ankara üniversitesi iletişim fakültesini kazanır. İşte o zaman Nadir için bambaşka bir hayat başlar…
Ankara’ya babasıyla birlikte gelir ve babası onu bir eve yerleştirir. İlk zamanlar Nadir sadece telefonla oynar ve kendine bir rumuz bulur Maximus bu isim ile kendisine bir sosyal medya hesabı açar. Orada 2 arkadaş edinir… ama bunlar da kim hiç görmediği ve sürekli yazıştığı insanlar… Bir gün internetten edindiği arkadaşıyla buluşmaya gider ve buluşmaya arkadaşı gelmediğini düşünür, halbuki arkadaşı yanmasa da kendini beklemektedir sonra eve gittiğinde bir mesaj alır mesajda” sen tam bir HIMBILsın” yazmaktadır. Bu mesajı okuduktan sonra nadir kendi için bir şeyler yapmaya karar verir. Fok barda tanıştığı Enis ile birlikte Sidney‘e gitmeye karar verir.
Sidney’e gittiğinde nadiri neler neler beklemektedir?
tekrar Türkiye’ye dönecek midir?
nadir orada nasıl bir iş kurmuştur?
Kitabın hacmi büyük olmasına rağmen akıcı bir olay örgüsü olduğundan dolayı ben çok kısa bir sürede bitirdim.
İçerisinde yer yer argo olsa da güzel bir başarı hikayesi olduğunu düşünüyorum.
Sizlere de keyifli okumalar dilerim.
Kitap 1960’lılardan (Bebek Patlaması Kuşağı) 2000’lere (Z Kuşağı) bir özür , Kayıp nesil (!) diye adlandırılan bir kuşağı anlamak için kaleme alınmış. Yazar önsözde ne güzel de demiş : “… bu ülkede yaşamayı, yaşatmayı becerememek.”
“Kimsin sen ? Bu soruyu kendinize hiç sordunuz mu ?” Çekingen, sosyalleşemeyen, utangaç Nadir sosyal medyada tam