Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hoşgörü Üstüne Bir Mektup

John Locke

Düşük Puanlı Hoşgörü Üstüne Bir Mektup Yorumları ve İncelemeleri

Düşük Puanlı Hoşgörü Üstüne Bir Mektup sözleri ve alıntılarını, düşük puanlı Hoşgörü Üstüne Bir Mektup kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.

Puan

810 üzerinden
106 Kişi · 30 İnceleme
%60 (50/83)
3/10 puan verdi
·
Beğendi
Hoşgörü üzerine bir mektup
Kitabı 50.sayfalarda bırakıyorum ana fikri belli gerisini çok uzatmış. Ama yazarı yargılayamam sonuçta bu kitap değil bir mektup ve sonradan yazardan habersiz yayınlanmış. Dini farklılıkların başka durumları etkilememesi anlatılmış. Kitap tek cümle olsa dini ırkçılık yapmak yanlıştır olurdu diye düşünüyorum
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012396 okunma
83 syf.
8/10 puan verdi
Kitapçı rafları arasında rastladım bu hazineye. Evrenin enerjisi bu açıdan hep benden yana sanırım, bunun için müteşekkirim doğrusu. Cümleleri çizmekten, "evet ya tam da bu" diye kendi kendime söylenme cümleleri sarfederek, yanımda kim varsa ona "dinle bak şu cümleyi" diyerek taciz ettiğim de oldu. Her kim ki bu kitabı okur ve derse ki "ne var bildiğimiz şeyler" , fena halde yanılır. Evet bugün için bildiğimiz şeyler lâkin bu kitapta dillendirilip yazıya dökülen fikirlerin zamanı 1685. Yani tamıtamına 333 yıl öncesi. Küçük ama dopdolu bir kitap okunmalı
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012396 okunma
Reklam
83 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Locke'un yaşadığı dönem, 17.yy dönemleri.. Avrupa'da kanlı mezhep savaşları. Özellikle Katolik ve Protestanlar acımazsızca birbirini doğramakta ve köklerini kurutmak istemekte. Locke ise, bu tür farklılıkların doğal olduğunu, bu sebeplerden ötürü savaşılmasını şiddetle eleştirmekte. Eserde yazar; Ateistlerin hor görülmemesini, din ve devlet işlerinin ayrı ellerden yürütülmesi gerektiğinin altını sıklıkla çizer. Bir çok kez dini otorite-siyasi otorite ayrımı üzerinde durur. Şayet ona göre dini otorite, siyasi alana müdahil olur ve bu alanda tahakküm kurarsa, örneğin diyelim ki katoliklerin dini ve ruhani lideri, siyasi anlamda da söz sahibi olursa, diğer dine mensup kimseler için ızdırap dolu bir yaşam gerçekleşecektir. Siyasi otoritenin alanı devlet işleri, bürokratik yapı, yasama ve yürütme faaliyetleri iken, dini otoritenin alanı bundan çok başka olup dünyevi olmayan hususları içerir. Toplumsal hoşgörünün bir kültür olarak yerleşmesini talep eden Locke'un bu eseri şiddetle okunmalı. İyi okumalar.
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012396 okunma
83 syf.
9/10 puan verdi
Liberalizmin kurucusu sayılan Locke'un bu eseri, insanlar arasındaki huzurun tesisine dair vicdani bir rehberliğin başlangıcı sayılabilir. Hoşgörünün özellikle İslam içerisinde de yüceltildiğini biliyoruz. Ancak çağdaş dünyada artık hoşgörü kavramı pejoratif bir anlama sahiptir. Hoşgörü artık "aşağı" bir değer olduğu için rehberliğin ilk adımıdır. Çünkü hoşgörüde hoş görülen bir (karşı) taraf vardır. Bu da hoş görenin tamamen inisiyatifine kalmıştır. Yani istemese hoş görmeyebilir. Buradan çıkan sonuç; hoş görenin, hoş gördüğünden üstün olması, dolayısıyla da bir tür hiyerarşiye yol açmasıdır. Ortaya çıkan bu eşitsizlik ise modern/çağdaş değerlerle bağdaşmaz, ilkel olarak kabul edilebilir ancak. Günümüzde eşitliğin bile hor görüldüğü ve adaletin öne çıktığı bir noktada, eşitsizliği yücelten bu kavram, yani hoşgörü, savunulduğu takdirde artık savunanı (tarafı ya da kişiyi) yüceltmeyen, aksine küçülten bir noktaya götürür. Bu niceliksel bakımdan küçük ancak niteliksel açıdan büyük olan eser, (Günümüz Türkiye'sinde) herkesin mutlaka göz atması gereken bir eser olmaklığını koruyor.
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012396 okunma
83 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Britanya Anayasacılığına damgasını vuran John Locke ve Sekülerlik ve laiklik düşüncesinin çıkış noktası 1600 lerde yazılmış bu kitap. Samimi bir hristiyan mümini olan Locke kitabinda, tabii kanun, Tanrının iradesidir der ve insan onu akılla keşfedebilecek şekilde yaratılmıştır der. Bireylerin kendilerini ve kendilerine ait olan şeylerin korunmasını garanti altına almak için sivil-siyasi yönetimi yani devleti oluştururlar der. Ve doğal durumda sahip olunan özgürlüğün bir parçasında kendi kanunu yapma hakkı vardır. Devletin varlık nedeni, bireyin canını, bedenini ve malını korumak ve dunya esenliğini sağlamak içindir. Dinin görevi ise kişinin kurtuluşunu sağlamaktır. İkisinin görevleri ayrıdır. Devlet, bireyin inandığı gibi yaşamasına müdahale edemez, müdahale edilmesine de müsamaha göstermez. Onun varlık nedeni engellemek değil vatandaşın inandığı gibi yaşamasını sağlamaktır der. İnancın aklın, dışardan baskı olmadan kendi kendisini ikna etmesi olduğunu söyleyen Locke, Devlet baskısıyla oluşturulan inancın munafiklık olduğunu vurgulamıştır. İster devlet baskısıyla, isterse ruhani baskıyla oluşan inanç münafikliktır der. Asıl olan iknadir. Okuyun ve ufkunuz açılsın.
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012396 okunma
83 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Liberal anlayışın, biz olarak ötekilerine karşı nasıl bir tavır takındığını açıklayan ve bu düşüncenin temel yapısını gözler önüne seren, kendisi de bu düşüncenin önemli bir katkıcısı olduğunu bildiğimiz Locke, zamane İngiliteresi'ndeki koşullara dayanarak, insanların, kendi özgür iradeleri haricindeki şeylere hiçbir şekilde zorlanamayacağını açıklamış kitabında.
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012396 okunma
Reklam
83 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
John Locke; özel mülkiyet hakkının sınırlarını tanımlamasıyla ve Tabula Rasa yani insan zihni doğuşta boş bir levha olduğu bilginin ancak deneyimleme öğrenebileceğini söyler. Bu kitabında ise dinsel hoşgörüyü ve özel mülkiyet (maddi olarak değil de kişinin özgür yaşaması) ayrıntıları ile anlatır. Sınırsız din özgürlüğünü savunur. "Devlet, bana göre, sadece kendi sivil çıkarlarını tedarik etmek, korumak ve geliştirmek için teşkil edilmiş bir insan toplumudur. Sözünü ettiğim sivil çıkarlar, hayat,özgürlük, sağlık ve bedenin dinlenmesi; ve para, araziler, evler, eşyalar ve benzeri gibi maddî şeylerin mülkiyetidir" der. Ayrıca devletin kendi alanı ile din alanın ayrılmasını, kimsenin din inançlarına göre hiç bir şeklide yargılanamayacağını söyler. Kitabın genelinde altı çizilecek o kadar değerli görüşler var ki okudukça hayran kaldım. Kitabın bir yerinde şöyle der: "belli bir kimsenin, bir diğer kişiye, başka kilise veya dindendir diye, sivil çıkarları konusunda zarar vermeye hiçbir surette hakkı yoktur. Bir insan yahut bir yerde ikamet eden kişi olarak ona ait olan bütün hakların ve ayrıcalıkların bozulamaz bir şekilde korunması gerekir. İster bir Hristiyan, ister bir putperest (pagan) olsun, ona hiçbir şiddet yöneltilmemeli ve kötülük edilmemelidir. "
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke · Liberte Yayınları · 2012396 okunma
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.