Yorumlar ve İncelemeler
Altı kitaplık #Kavgam serisi ile Selfie çağının baş yapıtı olarak tanınan #karloveknausgaard
İstemsiz/ Neden Yazıyorum? kitabı Borges’tan Foucault’a, Proust’tan Ibsen’e, Celan’dan Mallarme’ye ve daha pek çok eşsiz isimle şahane bir yazma yolculuğu...
95 sayfalık bu dolu dolu kitabı mutlaka edinmelisiniz.
Sizin için “yazmak” ne ifade eder bilemem ama benim için yazmak eşittir sağalmak. Bu bir nevi ruhu tedavi yöntemi...
İçimizin geri dönüşüm sepeti... Kafamızı kurcalayan düşüncelerden, hatta kimi zaman kendimize bile itiraf edemediklerinizi kağıda dökerek somutlaştırırız. Yani, sorunlarımızla yüzleşebilme imkanı sunar yazmak...
Bilinçli yazmaktan elbet kastım Yoksa, içinin ifrazatını temcit pilavı gibi defalarca yazmasına rağmen hiçbir iyileşme emaresi gösteremeyen, kafasındaki düşüncelerden kendisini arındıramayan,habis düşünce tekrarı yazanlardan bahsetmiyorum.
Bana göre herkes cürmünce bir şeyler yazar.
Ehemmiyetli olan yazdıklarınızı neyden beslenerek yazdığınız ve neyi, nasıl yazdığınızdır.
Unutulmamalıdır ki ;
“Ne yersen, o kokarsın. Ne yaşarsan,onu sindirirsin.Ne okursan, onu düşünür; ne düşünürsen, onu söylersin.”
İstemsiz
İstemsiz
Yazarla tanışma kitabım oldu, Kavgam adlı kitaplarını duymuştum. Kısa kitabından başlamak istedim diğerlerine zemin olması açısından, diline ve anlatımına hakim olmak adına. Ben ce iyi de düşünmüşüm bazen sayfa sayısı kısa olması hemen bitebilecek sevide olamıyor,bu kitapta öyle çabuk çabuk okutmuyor. Yazar kendi yazma felsefesini anlatıyor ama dili öyle çok da kolay değil fakat dikkatli bir okumayla kendine ilgi çektirmeyi başarıyor,en azından benim için öyle oldu. Yazarak hem hayattan kaçıyor gibi hem de edebiyatın her yaşanılan olayın ortasında olduğundan bahsediyor başka yazarlardan da örnek veriyor. Milen Kundera nın Var olmanın dayanılmaz hafifliğini, Hamsun un Açlık kitaplarından etkilendiğini ve Ulysses i lise yıllarında okuyup bir şey anlamadığını ve tekrar tekrar okumasını anlatıyor. Yazmak onun için de varolmanın bir boyutu,gerçeklere yaklaşmasının ortamı olmuş. Neden yazıyorum mu, niçin yazmalıyım mı? Bir de yazmanın kimseden utanılacak bir şey kalmadığında göze görülür olması meselesi var ki, burası da kafa karıştırmıyor değil. Tüm yazanların kendince nedeni vardır, benim de var,yazıyor musunuz bilmiyorum eğer öyleyse siz neden yazarsınız? yorumlarda buluşalım. 
Karl Ove Knausgaard