Genç bir yazar olan Özcan Altay'ın ilk öykü kitabı olan "Kaybolan Koyun" biz okurları bu coğrafyanın çok farklı bir yüzü ile karşı karşıya getirir.
Okurken çok durakladım gerçek mi kurgu mu diye.. Öyle görünüyor ki hiç olmadığı kadar gerçek bu öyküler. Coğrafyaya hakim olanlar olayları kavramakta güçlük çekmeyecektir ama bu tabloya aşina olmayanlar için kurgu zannedilebilir. Aslolan da sanırım insanların ne yaşadığını, ne hissettiğini belli bir formda okura sunmaktı.
İşte Özcan Altay tam olarak bunu yapıyor.
Kitaba ismini veren "Kaybolan Koyun" öyküsü insanın içini yerinden sökecek kadar acıdır ve belki de o kadar hakikidir. Defalarca içim burkularak okudum.
Ve bütün hikâyeleri bu tadı taşıyor.
Yazarın gerek "Ev" gerek "Üniformalıydı Ölüm" gerekse "1999" adlı öyküsü insanın dimağında farklı bir tat bırakıyor.
İyisi mi okumak..️
Ve son olarak Özcan Altay'ın yazın hayatını merakla takipte kalacağım.
Daha ilk eserinde bu çizgiyi yakalaması sonrasının nice güzelliklere gebe olduğunu gösterir.
Şimdiden herkese keyifli okumalar dilerim.
Muhabbetle.