Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kuran'ın Kaynakları

Tufan Çelebi

Kuran'ın Kaynakları Gönderileri

Kuran'ın Kaynakları kitaplarını, Kuran'ın Kaynakları sözleri ve alıntılarını, Kuran'ın Kaynakları yazarlarını, Kuran'ın Kaynakları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kuran sonuç olarak gökten inmiş bir mucize, bir Tanrı kelamı değil, her şeyiyle içinde bulunduğu devrin ve coğrafyanın, burada yaşayan insanların dimağların açık bir ürünüdür. Bunun ayrı bir dine evrilmesi ise Arap devletinin kurulması ve yayılması ile zamanla olmuştur.
“Kuran metninin tek bir harfinin bile değişmediği” hiçbir gerçekliği olmayan büyük bir mittir. Bilakis elimizdeki değişen, kendi gelişim tarihine sahip bir metindir. Şu an kullanılmakta olan 1924’de sabitlenen - standartlaşan Kahire metnidir, daha önceki metinler arasında bilinen pek çok irili ufaklı farklar vardır.
87.8 -87.9Kitabı okudu
Reklam
Revizyonist yorumlar genellikle geleneğin uydurduğu hadisleri reddedip ilgili ayetleri ise farklı okumalara tabi tutmuştur.
Türkiye’de din ve bilim tartışmalarında sıkça dile getirilen en büyük yalanlardan biri evrim teorisi ile ilgilidir. Sürekli olarak “evrim”in sadece bir teori olduğuna, gerçeği açıklamadığına, bilimsel olarak çöktüğüne, artık Batı’da bile öğretilmediğine, çoktan yanlışlandığına dair bir sürü yalan üretilmektedir.
Yerkürenin büyük çalkantıları sonucu oluşmuş dağlarının yerküre çalkalanmasın diye dikildiği iddia edilir. Bu da yine düz bir dünya ve üstünde bina edilen gökkube tasavvurunda yeri ve gökleri sabit tutma olarak dağlara biçilen görevdir: Yerküreye, onları çalkalamasın diye bir takım dağlar diktik. Ve orada geniş geniş yollar açtık ki, doğru gidebilsinler. ENBİYA (21/31)
Kuran defalarca yerin düz bir satıh gibi yayıldığını belirtir:Yeri yayıp döşedik, ona kuvvetli dağlar diktik ve içinde ölçülü/ahenkli her şeyden bitirdik. HİCR (15/19) Yeri uzatıp döşeyen ve onda oturaklı dağlar ve nehirler vücuda getiren O'dur.  R’AD (13/3a) Bu düz dünyanın üstünde tıpkı Sümer ve Babil kozmolojisinde olduğu gibi yedi kat halinde gökler tabaka tabaka yükselmektedir ve elbette bugün bildiğimiz evrende hiçbir bilimsel karşılığı yoktur.
Reklam
Kuran’ın kendi dünya-kâinat algısı ise Hristiyanlığın ana akımlarının çoktan terk ettiği antik düz disk-dünya ve üstündeki gökkube anlayışına dayanır.
Nasturilere göre İsa iki tabiatlıdır; çarmıhta sadece insan olan İsa acı çekmiş ve ölmüştür, Tanrı tabiatı onu terk etmiştir. Monofizit görüşe göre ise İsa tek tabiatlıdır; doğarken de insan-Tanrı tabiatlarını taşımaktadır çarmıhta acı çekerken de (Bowman, s677).
Dünyevi nimetlerle donatılmış, nefse, yeme-içme zevklerine ve cinsel iştaha hitap eden bir cennet portresi tarih boyunca kimi zaman tasavvuf ehlince “avam” için sunulmuş olduğu şeklinde yorumlanmıştır. Gerçek mükâfatın bunlardan öte olması gerektiği söylenmiş kimi zaman da Hayyam rubailerinde olduğu gibi müstehzi ifadelere konu olmuştur.
Kuran kıssalarının kaynağı için Habeş Hristiyanlığın veya doğrudan Eski Ahid anlatılarına değil Süryani Hıristiyanlık mitlerine, formlarına başvurmamız gerekiyor.
Reklam
Çeşitli Eski ve Yeni Ahid mitlerinden yeni bir mit inşa etme dışında bir olasılık daha vardır. Kuran daha önce gördüğümüz gibi “Infancy Gospel of Thomas” ya da the “Protoevangelium Jacob” gibi kanonik olmayan İncillerden çokça faydalanır.
“Pişmiş tuğla” ve “Haman” öğeleri daha çok Mezopotamya'ya “Musa” ve “Firavun” öğeleri ise Mısır’a aittir.
Arapça “hanif” kelimesinin Süryanice kökeni olan “hanpa” kelimesi pagan anlamına gelmektedir (Mingana, s97; Reynolds, 2011, s83; Bowman, s671; Andrae, s152). 
İslam’ın beş şartı olarak bilinen şehadet, namaz, zekât, oruç ve haccın Arapça karşılıkları da kelimelerin Arapça köklerinin Süryanicedeki anlamları kazanmasıyla —içerikleriyle birlikte— bugünkü hale gelmişlerdir (Kerr, s174-179).
Tek tek kelimeler dışında teolojik formüller ifade eden bazı kalıplar olduğu gibi Süryaniceden alınmadır (Dye, agm, s3-5): Alemlerin Rabbi -  “rabb al-‘ālamīn” (Ibr. “rabūn ha-‘olāmīm”, Sur. “le-‘olam ‘olemīn”) gibi. Ya da:  allāhu lā ’ilāha ’illā huwa l-ḥayyu l-qayyūm  (BAKARA 2:255) dī huwa êlāhā ḥayyā w qayyām le ‘alēmīn  (DAN 6:27)
21 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.