Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Marx ve Mahdumları

Jacques Derrida

Marx ve Mahdumları Gönderileri

Marx ve Mahdumları kitaplarını, Marx ve Mahdumları sözleri ve alıntılarını, Marx ve Mahdumları yazarlarını, Marx ve Mahdumları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dine yönelik hiçbir eleştirinin belirlenmiş her bir dine ilişkin hiçbir eleştirinin, ne denli gerekli ya da kökle olursa olsun, genelde imanı tehdit etmek zorunda olduğunu da, tehdit ettiğini de sanmıyorum.
Soyut bir kavram olan "insan hakları" kavramına o kadar az inanıyorum ki...
Reklam
Derrida rəis )
Her türlü "prioprietoriality"nin "mülkiyyette öncelik hakkı"nın ötesine geçemiyorsanız da, düşünmek için, haydi biraz daha gayret, yoldaşlar!
İnsan çelişkili buyruklar bırakan bir mirastan kendini nasıl sorumlu hissedebilir, nasıl sorumlu tutabilir ki?
106 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Filozof polemikleri: Marksizm adına!
Yazarın Marksizm hakkındaki görüşlerini yazdığı #marxınhayaletleri kitabına özellikle Marksist filozoflardan gelen eleştirilere karşı cevap niteliğinde denemesi, ironi olarak Mahdumlar (oģullar) başlığını verdiği. Eleştiriler; Mesih olmaksızın Mesihçilik, varlıkbilim mirasına sadık kalıp kalmamak, Derrida'nın estetize üslubu, Sapkın-edimsel
Marx ve Mahdumları
Marx ve MahdumlarıJacques Derrida · Ayrıntı Yayınları · 200431 okunma
Din dünyası demek sıradan bir ideolojik görüngü ya da hayaletsi bir üretim değildir.
Reklam
İdeoloji alanının yıkılmazlığı nedir ki? Marx'taki bu kavramın ortaya çıkışında dinin böyle örnek yani yeri başka bir şeyle doldurulamaz bir rol oynaması da neden?
Yüreğinin tam ortasında bulunan 'olanaksızın deneyimi' olarak sözünü ettiğim Mesihsellik, bence siyasal şeye yönelik tüm ciddi ve devrimci yaklaşımların temelinde bulunan iyimserlik ve kötümserliğin kurmuş olduğu şu garip ittifaktır.
Sözgelimi, bürokratikleşme de bir soyutlama ve hayaletleştirme görüngüsüdür... Marx bütün ömrünü bütün alanlardaki soyutlama olanağını çözümlemekle geçirmiştir... Kitabımın aynı zamanda bir soyutlama eleştirisi olduğunu da eklememe gerek var mı?
Bürokrasi ve Devlet kapitalizmi konusunda söylenebilecek her ilginç şeyin bir 'hayaletlik' düşüncesini Marx'ın Hayaletleri'nde yönünü belirttiğim şu 'musallatbilimi' varsaydığına inanmakla kalmıyorum... benim sözünü ettiğim musallatbilimin metafizik ve soyut olmakla hiçbir ilgisi bulunmadığına özellikle inanıyorum.
Reklam
'Mesihçilik olmaksızın' 'Mesihsellik' başlığı altında koyduğum her şey, yalnızca bir muhafazkarlık durumunu değil ama aynı zamanda bir reform sürecini bile kesintiye uğratan devrimci anlara gönderme yapmadan düşünülemez.
O zamanlar bana sorunlu gelen nokta, 'miras alındığı' biçimiyle toplumsal sınıf kavramının yeterince farklılaşmamış bir kimliğe sahip olmasıydı.
Marx'ın kendi musallatbiliminin kendine özgü hayaletler karşısında kapıldığı korku dolu hayranlığın ekseni çoğunlukla erkek kardeş çevresinde döner (Hegel'in kötü oğlu olduğu için Marx'ın da kötü erkek kardeşi olan Stirner).
Kadın ve cinsiyet farkı sorununun bu hayaletimsi soybağına ilişkin çözümlemenin odak noktası oluşturduğunu belirtmekle yetineceğim. Söz konusu cinsiyet farkı sorunu, Marx'ın Hayaletleri'nde ideoloji ve fetişizm konusunda söylenenleri belirlemektedir.
Kendini açıkça miras konusunda bir kitap olarak sunan Marx'ın Hayaletleri ataerkil soybağı, baba-oğul bağını çözümler, sorgular ve de kısaca söylersek, 'yapıçözer'. Çok daha başka biçimde doğrulansa bile Hamlet üzerinde ısrar edilmesinin nedeni de budur.
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.