Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mekke Resullerin Yolu

Ali Ünal

Mekke Resullerin Yolu Gönderileri

Mekke Resullerin Yolu kitaplarını, Mekke Resullerin Yolu sözleri ve alıntılarını, Mekke Resullerin Yolu yazarlarını, Mekke Resullerin Yolu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
300 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
102 günde okudu
Tarih boyunca peygamberlerin gönderildikleri kavimlerle Tevhid - Şirk eksenli mücadelesini, özellikle de Muhammed Rasulullah ﷺ'in Mekke dönemini, Tevhid eksenli şekilde anlatan, kitabın odak noktası olan Tevhid konusunu dağıtmamak için geri kalan tarihi hadiselere çok özet biçimde deyinen bir kitap. Yazım dili oldukça akıcı ve anlaşılır, insanın okudukça okuyası geliyor. Özellikle Kur’an ayetlerinden esinlenerek kurulan cümleler, pek çok ayeti kerimeye birden atıfta bulunan paragrafları okumak çok zevkliydi. Bu kitabı tıpkı
Hz. Muhammed'in Hayatı ve İslam Daveti 1
Hz. Muhammed'in Hayatı ve İslam Daveti 1
kitabına benzettim. Bazı paragraflar birebir aynıydı hatta iki kitabın yazarlarından hangisi diğerinden aldı diye merak ettim. Kur'ân kavramlarını öğretmesi, kitabın başında kavramların anlamlarını açıkladıktan sonra ilerleyen bölümlerde cümle içinde o kavramları kullanarak okuyucuyu geliştirmesi kitabın sevdiğim yönlerinden biriydi. Allah'ın Mekke'de indirdiği, müşrikleri tefekkür edip akletmeye ve iman etmeye çağırdığı Kur'an ayetlerini derleyerek hazırladığı kompozisyon kitabın hayranlıkla okuduğum bir bölümüydü. Ayrıca yanlış anlamaya müsait cümlelere düşülen dipnotlar hayranlık uyandıracak düzeyde güzel, doğru ve yerinde yazılmıştı. Tekrar tekrar okunacak, defter tutup ders notları çıkartılacak bir kitap.
Mekke Resullerin Yolu
Mekke Resullerin YoluAli Ünal · Pınar Yayıncılık · 200059 okunma
Namaz, zikir, tesbih, hamd, istiğfar, huşû ve huzû; sabrı tamamlayan silahlarıdır mü'minlerin. Allah özellikle Mekke'de bu tür ibadet biçimlerinin üzerinde ısrarla durmaktadır. Mü'minler namazla ve sabırla Allah'tan yardım umarlar. Allah'a tevekkül ederler, sürekli olarak günahları nedeniyle tevbe ederler, gönülden ve gizlice Rabblerine dua ederler. Bunlar kıtal öncesi ve kıtal zamanında mü'minlerin edinmeleri gereken en büyük silahlarıdır.
Sayfa 259Kitabı okudu
Reklam
Namazda rükûya varan mu'min, "ey Rabbim! Senin önünde eğilen bu başım başkalarının önünde eğilmez," secdeye vardığında ise, "Rabbim! Senin önünde secdeye kapanan bu başım başkalarının önünde secdeye varmaz" der. Namaz, Tevhid'in mu'minin hareketlerinde ortaya çıkan en açık göstergesidir.
Sayfa 256Kitabı okudu
Muhammed Rasulullah ﷺ müşriklerin uzlaşma karşılığında teklif ettiği mal sahibi olmayı, hükümdar seçilmeyi, Mekke'nin en güzel kadınını almayı ve üne kavuşmayı reddetmişti. Müşriklerin gözünde hayatın amacı olarak görülen şeyler onun için hiçbir zaman yaşamanın amacı değildi. O Allah'ın tayin ettiği vakte kadar Tevhid'i yaymak için vardı yeryüzünde. Müşriklerin yaptıkları teklifler ise varlığının yegâne amacının önüne dikilmeye çalışılan engellerdi; o halde bunları nasıl kabul edebilirdi?
Sayfa 241Kitabı okudu
→Müşriklerin uzlaşma açısından kullandıkları en etkili silahlardan biri de, resûlleri kendi sosyal örgütleri içine, hatta bu örgütün en başına çekmek uğraşısı olmuştur. Ama, Rasûller hiçbir zaman bu tür teklifleri de kabule yanaşmamışlardır.
Tevhid ile Şirk, uzlaşmaları mümkün olmayan iki zıt kutuptur, birinin olduğu yerde diğerinden en küçük bir parçanın bile bulunması imkânsızdır. Bu bakımdan, Tevhid Şirk'e en ufak bir ödün vermeye kalktığında, ya da Şirk Tevhid’den en ufak bir taviz koparabildiğinde o zaman herşey bitmiş demektir. Bunu çok iyi bilen müşrik mantığı, ilahlarının kötülenmemesi, dinlerine karşı çıkılmaması ve Tevhid'in bu kadar açık ve net anlatılmaması karşılığında Tevhid'in tebliğcilerine çok büyük tavizler vermeye razı olmuşlar, ama Rasûller bunu hiçbir zaman kabul etmemişlerdir.
Sayfa 236Kitabı okudu
Reklam
Müşriklerin Tevhid tebliğcilerine attıkları çengellerin en tehlikelisi ve en etkilisi onları uzlaşmaya çağırmak olmuştur. Özellikle, Mekke müşriklerinin Rasûlullah'a yaptıkları uzlaşma teklifleri, Siyer kitaplarını doldurmaktadır.
Sayfa 236Kitabı okudu
"Dediler ki: Resûl'un yanındakilere infakta bulunmayın ki, çevresinden dağılıp gitsinler" Yoksul ve kimsesiz mü'minlere yardım etmemekle, onları aç bırakmakla imanlarından vazgeçirme ve Resul'un çevresinden uzaklaştırma yöntemi... Zanlarınca, mu'minlere sosyal ve ekonomik ambargo uygulandığında, onları inançlarından vazgeçireceklerdir. Gerçek mü'minler bu durumları tabii karşılarlar; Allah'ın imanlarını tabi tuttuğu imtihanlardan ve geçmeleri gereken engellerden biri kabul ederler. Yoklukla, azlıkla, eksiltmeyle deneyecektir Allah imanlarını ve sonunda sabredenler kazanacaktır, sabrettikleri zaman Allah'ın yardımı gelecektir.
Sayfa 234Kitabı okudu
Tevhid, zenginin ve hayatı, dünya hayatını amaç edinen mütrefin, hedonistin malını dilediği gibi kullanmasına müdahale eder; bu yüzden de karşı çıkarlar Tevhide, Rasûller'e: "mallarımızı dilediğimiz gibi kullanmaktan bizi men etmeyi sana namazın mı emrediyor?!" (Had, 11/87) derler. Güç ve zenginlik müşriklerin değer verdikleri iki şeydir, tüm değerlendirmeleri, inançları, düşünce ve mantıkları güç ve mal çevresinde döner durur.
Sayfa 234Kitabı okudu
"Onlara verilecek olsaydı Allah verirdi, Allah vermediğine göre insanlar niye versin?" Korkunç, bayağı bir kaçış türü. Kendi gerçek görevini yeryüzünde unutan, yaratılışının temeli olan Fıtrat Dini'ni, tabii dini, tüm insanların kendisiyle doğduğu kâinat dinini unutan ve insanlığını yitiren müşriklerin mantığıdır bu mantık.
Sayfa 233Kitabı okudu
Reklam
Mü'minleri ve Tevhidin tebliğcilerini sosyal ve ekonomik ambargolarla, onları kimsesiz ve aç bırakmakla, çevrelerinden soyutlamak ve yaşadıkları yerde yapayalnız kendi başlarına bırakmakla inançlarından ve inançlarını yaşamaktan vazgeçirebileceğini sanan müşrik mantığı, tarih boyunca tüm rasullerin ümmetlerine uygulanan (çarpık) bir mantık ürünü.
Sayfa 233Kitabı okudu
Tevhid ile Şirk'in kavgası tarih boyunca hiç bitmemiştir ve Tevhid karşısında tutunamayan Şirk, onu yenmek ve yayılmasını engellemek için akla gelmedik işkence ve zulüm yollarına başvurmaktan da hiçbir zaman çekinmemiştir.
Sayfa 228Kitabı okudu
Tevhid insanı fıtratı doğrultusunda insan yapan, yani hem dünyada, hem Ahiret'te kurtuluş ve saadet bahşeden nizamdır. Ne var ki, bunu kavrayamayan ve dünyadaki sözde mutluluğu, nefsî mutluluğu gerçek mutluluğa tercih eden insanlar yeryüzünü fesada vermektedirler. Bunların karşısında mücadele etmek ve Cennet karşılığında mallarını ve canlarını satmak Tevhid'in bağlılarının boyunlarına düşen borç olmuştur.
Sayfa 227Kitabı okudu
Yeryüzünde serbest bir irade gücüyle halifesi olarak yarattığı insanı Allah, yeryüzündeki ameline göre, Tevhid'i veya Şirk'i tercih edişine göre cezalandırmak veya mükafatlandırmak için cennet ve cehennem var etmiş ve Tevhid'e gönül verenleri Cennet'e koyacağını vaadetmiştir.
Sayfa 227Kitabı okudu
İnsanların çoğu kendilerine verilen irade emanetini çok kez kötü yolda, Allah'ın değil, İblis'in kulları olma yönünde kullanagelmişler ve bunun sonucu olarak da, yeryüzünde çoğunlukla Tevhid yerine Şirk, sulh yerine fesat hakim olagelmiştir.
Sayfa 227Kitabı okudu
121 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.