Osmanlı’da Mezhep

Hasan Gümüşoğlu

Osmanlı’da Mezhep Sözleri ve Alıntıları

Osmanlı’da Mezhep sözleri ve alıntılarını, Osmanlı’da Mezhep kitap alıntılarını, Osmanlı’da Mezhep en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sultan II. Mehmed'in hocaları arasında yer alan Hızır Bey, gerek Sultan II. Murad, gerekse Fatih devrinde pek çok medresede müderrislik yaparak, Hayali Ahmed Efendi (875/1470) ve Hocazâde Muslihuddin (893/1488), gibi kendisinden sonra büyük âlimler arasında yer alan pek çok talebe yetiştirdi. İstanbul fethedilince Fatih tarafından şehrin ilk kadısı olarak tayin edilen Hızır Bey'in telif etmiş olduğu el-Kasidetü'n-Nûniyye isimli eseri, Ehl-i sünnet/Mâtüridi akâidi mevzuunda Osmanlı ilim çevrelerinde oldukça rağbet görmüş, üzerine Arapça ve Türkçe olmak üzere pek çok şerh yazılmıştır. Bunların en meşhurları, Hayali Ahmed Efendi (875/1470) ile Dâvûd-ı Karsî'nin (1169/1756) şerhleri olup kütüphanelerde pek çok yazma nüshası bulunan bu eserlerin 1318 yılında İstanbul'da ikisi birlikte baskısı yapılmıştır. Molla Hayâli, söz konusu şerhte özellikle Tekvin sıfatı mevzuunda İmam Mátüridi'nin ismini zikredip onun ve tâbilerinin Eş'ariyye mezhebinden farklı olan görüşlerini açıklayarak Mâtüridiyye mezhebinin ehemmiyetine işaret eder.
Sayfa 71 - ensarKitabı okudu
Birgivi Mehmed Efendi, halk tarafından büyük beğeni ile okunan Vasiyetname adlı eserinde mezhep başlığı altında önce; "Erkek kadın her mü'mine lazımdır ki, itikatta ve amelde mezhebini bile" diyerek bir Müslümanın mezhebini bilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Birgivi daha sonra: "Ebû Hanife mezhebi haktır, gayri (Şafii, Mâliki, Hanbeli) batıldır demeye, belki diye: Ebû Hanife mezhebi haktır, hata ihtimali vardır, gayri mezhepler, hatadır hak olma ihtimali vardır" diyerek, Hanefiliğin dışındaki diğer üç mezhebin batıla nispet edilmesini doğru bulmamıştır. Hanefi mezhebinin ilk teşekkül eden mezhep olması itibariyle daha faziletli olduğunu ifade eden Birgivi, dört mezhebin ameli bazı hususlarda ihtilaf etmesinde dinen bir sakıncanın bulunmadığını ve bunun ümmet için rahmet olduğuna işaret etmiştir. Anadolu'da yaygın olan mezhebin Hanefilik olduğuna dikkat çeken Birgivi, dört mezhebin de itikatta Ehl-i sünnet ve cemâat olması sebebiyle her birine tabi olmanın câiz olduğunu ifade etmiş ancak, kendisinin Hanefi mezhebinin sevabının daha çok olduğuna inandığını belirtmiştir
Sayfa 341 - ensarKitabı okudu
Reklam
Müslümanlarla değil de sürekli kâfirlerle savaştıklarından dolayı Osman Gâzi ve evladına, "Gâzî" denilmiştir. Kâfirlerle cihadı kendisine gaye edinen Osman Gâzi, Karacahisar pazarına saldırıp, yağmalayan Germiyan Oğullarından Çavdar Tatar'ı yakaladığında, "Oğul! Komşudur bu zâlim, hem Müslümandır, kendine ve dahi Bey'ine verelim (yemin alalım), varsın vilayetine gitsin" diyerek Müslümanı öldürmenin doğru olmadığını söylemiş ve serbest bırakmıştır.
Sayfa 14 - ensarKitabı okudu
Vehhabiler, özelikle hacca gelen kervanlara saldırıp onları yağmalıyor ve insanları öldürüyorlardı. İstanbul'dan güçlü bir kafile ile karşılaştıklarında kaçıp çöllere çekiliyorlar, hac mevsimi bitip hacılar döndükten sonra etraftaki şehirlere saldırıp yağmalıyorlardı. 1220/1805 tarihinde Medine'ye giren Vehhabiler, Hz. Peygamberin kabrinin bulunduğu Ravza-i Mutahhara'yı ziyareti yasakladılar ve mübarek türbesinin içindeki bütün kıymetli eşyaları yağmalayıp, Mescid-i Nebevi'yi talan ettiler. Suûd, Medinelilere yaptığı konuşmada "Sizin dininiz bu gün kemâle erdi, atalarınızın batıl inançlarını terk edin, onlar şirk üzere öldüler, Vehhabî âlimlerin vereceği dersleri iyi dinleyin, bundan sonra Vehhabi ibadet ve itikadına göre itikat ve ibadet edin" deyip, Hz. Peygamberin kabri başında salât-u selam okumayı yasakladı.
Sayfa 94 - ensarKitabı okudu
İslâm hukukunda, şer'i hukuka muhalif olmamak şartıyla padişahın fermanla kanun koyma salahiyeti bulunduğundan, Osmanlı'da devlet, şer'i hükümlerin yanında padişahlar tarafından çıkarılan kanunnamelerle bir başka ifadeyle örfi hukuk da tatbik edilmek suretiyle idare edilmekteydi. Devlet-i Aliyye'nin kuruluşunda itibaren padişahların kendi heva ü heveslerine göre ülkeyi idare edemeyecekleri, şer'i ve kanuni esaslara bağlı kalmak mecburiyetinde oldukları şöyle ifade edilmişti: "Padişah, tarik-ı müstakimden inhiraf ederse (doğru yoldan ayrılırsa) ulema ve vükelâ lazım ihtarları yapmaya salahiyetlidir. Padişah bu ihtarları nazar-ı dikkate almazsa ulemâ ve vükelá ordu rüesâsımı (başkanlarını) haberdar edecektir. Şayet padişah ahkâm-ı kânûniye'yi ihlalde ve kendi heveslerine tabi olmada ısrar ve devam eylerse hal' edilecek ve yerine hanedan erkânından bir diğeri padişah intihab olunacaktır (seçilecektir)."
Sayfa 23 - ensarKitabı okudu
Fatih, Molla Selahaddin'i oğlu şehzâde Bayezid'e muallim tayin etmiş, o da şehzadeye Sa'deddin Teftâzânî'nin Şerhu'l-Akaid'ini okutup şerh etmiştir. Ehl-i sünnet itikadını nakli ve akli delilerle izah etme noktasında diğer eserler arasından temayüz eden Şerhu'l-Akaid, Osmanlı'da âlimler arasında oldukça meşhur olup, kendisine pek çok haşiyeler yazılmıştır. Şerhu'l-Akaid'in metni olan ve Metnü'l-Akâid veya Akaid-i Nesefi olarak bilinen söz konusu risale Mâtüridi mezhebine göre İslâm akâid esaslarını ihtiva eden, özellikle de Mâverâünnehir'de meşhur olan bir eserdi. Teftâzânî gibi Eşa'ri bir kelâmcı, Metnü'l-Akâid'in itibarından müteessir olup ona bir şerh yazarak, eserin Ehl-i sünnet itikadı mevzuunda asırlarca ehemmiyetini sürdüren bir kelâm kitabı haline gelmesine yardım etmiştir. Osmanlı, Mâtüridî mezhebinden olmakla birlikte iki mezhebin arasındaki farkların ciddi bir ihtilaf olmayıp, daha çok lafzi farklılıklardan kaynaklamasından dolayı Eş'arî bir şârihin yazdığı kelâm kitabının medreselerde okutulmasında hiçbir sakınca görmemiştir. Bu husus, Osmanlı'da Ehl-i sünnet olması itibariyle hem Mâtüridi hem de Eş'arî âlimlerin kabul gördüğünü ve bu konuda bir mezhep taassubunun olmadığını göstermesi açısından mühimdir. Osmanlı'da asırlarca bu anlayış hakim olduğundan ehl-i bidat ile mücadele ve Ehl-i sünnet mezhebinin görüşlerini müdafaa noktasında her iki mezhebin esasları da geçerli kabul edilmiştir.
Sayfa 72 - ensarKitabı okudu
Reklam
19 öğeden 11 ile 19 arasındakiler gösteriliyor.