Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Siyasal Hayat

Kolektif

Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Siyasal Hayat Gönderileri

Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Siyasal Hayat kitaplarını, Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Siyasal Hayat sözleri ve alıntılarını, Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Siyasal Hayat yazarlarını, Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Siyasal Hayat yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Öyle anlaşılıyor ki Ermenileri bir iç düşman olarak belirleyen troyka rejimi, imparatorluğun özellikle merkezî bölgelerinde onların oranını 'kabul edilebilir' bir düzeye indirmeye karar vermişti. Bunu tehcir yoluyla yapmaya karar vermiş olsa da, savaş şartlarında ve etnik gruplar arasındaki gerilimin bunca arttığı bir ortamda tehcir edilen Ermenilerin kamplara sağlam olarak ulaşması pek de akla yatkın olmayan bir olasılıktı. Dahası Ankara, Kütahya gibi Rusya cephesinden çok uzak yerlerdeki Ermenilerin bile tehcir edilmesi, tehcir edilecek Ermenilerin kapsamının sürekli genişletilmesi, üstelik tehcir edilenlerin mallarının apar topar satılması, hükûmetin niyetinin cephe güvenliğiyle alakalı bir geçici tedbir almak olamayacağını açıkça gösterir.
Sayfa 157 - Burjuva Devriminin ve Savaşın Belirsiz SınırlarındaKitabı okuyor
[...] 1917 Bolşevik Devrimi'nin de etkisiyle sosyalist fikirler Anadolu'da çok popüler hale gelmişti. Çerkez Ethem-Yeşil Ordu örneğinde olduğu gibi bu popülerlik zaman zaman kitleselliğe de dönüşüyordu. Ancak bağımsız hareket eden diğer gruplar gibi sol muhalefet de Kemalistler tarafından tasfiye edildi.
Sayfa 99 - Burjuva Devriminin ve Savaşın Belirsiz SınırlarındaKitabı okuyor
Reklam
1876-82 arasındaki geçiş dönemini takiben Abdulhamit baskıcı politikalarını hızla uygulamaya başladı. Siyasal liberalizme ve meşruti monarşiye düşman olan sultan, nazırlar ve bürokrasi üzerinde sıkı bir şahsi kontrol mekanizması oluşturdu. Taşrayla ilişkisinde merkeziyetçi politikalar izledi. Basın çok koyu bir sansür altındaydı; büyük ve kapsamlı bir jurnalci ağı kurulmuştu. Muhalefete hiç tolerans gösterilmedi ve anayasacı muhalifler büyük ölçüde sürgüne gitmeye zorlandı.
Sayfa 79 - Kapitalistleşme ve Merkezileşme KavşağındaKitabı okuyor
İlk sultanlar görece sade bir hayat süren ve en azından yönetici sınıfın üyeleri için erişilebilir olan şahsiyetlerdi. 1453'ten sonra herkesten üstün, erişilmez, ulu bir padişah anlayışı yerleşirken, padişahın şahsı ve şahsiyeti 1550-1650 arası dönemde önemini yitirdi.
Sayfa 32 - Başlangıç NağmesiKitabı okuyor
Haziran 2011 genel seçimleri: Yeni rejimin sandık zaferi 2010'daki referandumdan sonra yüksek yargı içerisinde siyasi iktidardan özerk tutum alma eğilimine sahip kadroları tasfiye eden ve HSYK başta olmak üzere kilit kurumlar üzerinde nüfuzunu ve denetimini arttıran AKP artık devleti yeni hegemonya projesi çerçevesinde dönüştürmeye tam
Sayfa 943 - Yordam kitap, Ocak-2022Kitabı okudu
Minare ile inşaat gölgesinde
AKP'nin 2007'den sonra devlet erki içerisindeki gücünü arttırmaya ve toplumsal hegemonyasını genişletmeye yönelik hamleleri arasında sadece emniyet operasyonları, yürütülen adli soruşturmalar ve uzadıkça uzayan davalar yoktu. AKP aynı zamanda devlet içerisindeki güçler dengesini yürütme, yani parti lehine değiştirmek için hukuki ve
Sayfa 941 - Yordam kitap, Ocak-2022Kitabı okudu
Reklam
DP liderleri, ABD ile iyi ilişki kurmanın en sağlam yollarından birinin dönemin Soguk Savaş" iklimine uygun olarak sıkı bir antikomünizm yapmak olduğunu iyi biliyorlardı Beri yandan, oy deposu olarak gördükleri işçi ve köylü kitlelerle sosyalist hareketlerin ilişki kurmasını engellemenin kendi sınıf çıkarları bakımından ne denli önemli
Sayfa 475 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
DP döneminde üç yasal sosyalist partiden biri Dr. Hikmet Kıvılcımlı önderliğindeki Vatan Partisi (VP) idi. VP, 29 Ekim 1954'te kuruldu. Kurucularının Genel Başkan Kıvılcımlı dışındaki tüm üyeleri emekçi sınıflardandı. Sınırlı olanaklara sahip olan VP tanınmış, kitleler tarafından rağbet görmüş değildi. Ancak öteki partilerden bir farkı vardı
Sayfa 478 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
DP liderlerinin çoğunluğun oyunu alabilmek için izledikleri stratejinin bir parçası, milletin değerlerine, geleneklerine ve dinsel inanışlarına hürmetkår bir siyasal hat izlemekti. Aslına bakılırsa ana muhalefetteki CHP ile DP arasındaki başlıca farklardan biri buydu. İki parti arasında Türkiye'nin önüne koydukları toplumsal formasyon seçeneği bakımından bir fark yoktu; her ikisi de kapitalizm yanlısıydılar. Ancak, çok partili siyasal hayata geçiş dönemindeki manevraları dışarıda tutulursa, CHP koyu bir Batıcılık ve Batı ile özdeşleştirilmiş aydınlanmacı bir evrenselcilikle biçimlendirilmiş kapitalist seçenekten yanayken DP geleneksel ve yerel değerlerle eklemlenmiş bir kapitalizmden yanaydı(*). Türkiye'nin geleneksel ve yerel değerlerinde İslam dini önemli bir yere sahipti. DP liderleri bunu iyi biliyorlardı ve gerek siyasal icraatlarında gerekse de siyasal söylemlerinde buna incelikli ve özel bir yer vermeyi iyi beceriyorlardı. Osmalı'dan günümüze Türkiye'de siyasal hayat Gökhan Atılgan, E.Attila Aytekin, Ebru Deniz Ozan, Cenk Saracoğlu, Mustafa Şener, Ateş Uslu, Melih Yeşilbağ, s.429, Yordam kitap, Ocak, 2022 (*) Yıldırmaz, "Kayıp Zamanın İzinde", 27.
Sayfa 429 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
DP'nin iktidara geldikten sonra aldığı ilk karar ezanla ilgiliydi. 1941 de Türk ceza Kanunu'na eklenen 526. Maddeye göre müezzinler ezanı Türkçe okumak zorundaydılar. DP, itinayla Ramazan ayının başlamasından bir gün önce TBMM'ye getirdiği bir kanunla 526. Maddeyi Türk Ceza Kanunu'ndan çıkardı ve böylelikle ezanın Arapça
Sayfa 430 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
Reklam
İnönü, Varlık Vergisi Kanunu çıkarılmadan kısa süre önce, 1 Kasım 1942 tarihli TBMM'yi açış konuşmasında o günlerin iktisadi atmosferini öfkeli bir dille şöyle tasvir etmişti: "Şuursuz bir ticaret havası, haklı sebepleri çok aşan bir pahalılık belası, bugün vatanımızı ızdırap içinde bulunduruyor... Bizim gördüğümüz en tehlikeli hastalık, iki seneden beri, cedırap içinde bulunduruyor. miyetimiz içinde cumhuriyet Hükûmetlerini muvaffak etmemek için estirilmiş olan zehirli havadır.... Bulanık zamanı, bir daha ele geçmez fırsat sayan eski batakçı çiftlik ağası, ve elinden gelse teneffüs ettiğimiz havayı ticaret metaı yapmaya yeltenen gözü doymaz vurguncu tüccar ve bütün sıkıntıları politika ihtirasları için büyük fırsat sanan ve hangi yabancı milletin hesabına çalıştığı belli olmayan birkaç politikacı, büyük bir milletin bütün hayatına küstah bir surette kundak koymaya çalışmaktadır. ... Devlet ve millete sövmek, milletin nefsine .. ve hükümetine güvenini zehirlemek iktidarını kimseye vermemeliyiz. Ticaretin ve faaliyetin serbestliğini bahane ederek milleti soymak hakkını hiç kimseye, hiçbir zümreye tanımamalıyız. Hırslı politikacıların, millet iradesi üstünde dâhili ve harici bir siyaset yürütmelerine asla müsaade etmemeliyiz." (*) (*) İsmet İnönü, İsmet İnönü'nün TBMM'deki Konuşmaları (1920-1973), (Ankara: TBMM Kültür Sanat Yayınlar Osmalı'dan günümüze Türkiye'de siyasal hayat Gökhan Atılgan, E.Attila Aytekin, Ebru Deniz Ozan, Cenk Saracoğlu, Mustafa Şener, Ateş Uslu, Melih Yeşilbağ
Sayfa 292 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
Tek Parti Döneminde Kürt sorunu 1923 yılına kadar olan süreçte eskiden Osmanlı egemenliğinde olan butun halklar bağım sızlıklarını kazanmışken. Ortadoğu'nun kadim halklarından biri olan Kürtler dort parçaya dağılmış ve herhangi bir uluslararası güvenceden yoksun olarak kalakalmışlardı. Bu, günümüze kadar çözülemeden gelecek olan Kürt
Sayfa 308 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
...Sonuçta Lozan'da sadece gayrimüslimler azınlık kategorisi içine dâhil edildi ve Kürtler Antlaşmanın 38. Maddesine göre 'Türk halkının tümü’ içinde sayıldılar. Antlaşmada Musul sorunu ile ilgili maddelerin dışında Kürtlerden söz edilmiyordu. Üstelik Kürtler, daha sonraki yıllarda, Lozan'da tüm Türk uyruklarına tanınan bazı
Sayfa 309 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
Burjuva kapitalizmi
Sanayi burjuvazisi 1920'lerde ve genel olarak tek parti döneminde oldukça zayıftı ama sonTürkiye'de ön plana çıkacak sanayici grup ve ailelerin bazılarının kökleri bu yıllara uzanır. Koç, Sabancı, Çukurova, Yaşar, Bezmen grubu gibi büyük sermaye gruplarının kurucuları iş dünyasına ilk adımlarını bu dönemde attılar. Vehbi Koç, kurduğu bir
Sayfa 221 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
Yurt ve Dünya'dan Çalgılı Gazinolar Çağı 1941'in Ocak ayında yayın hayatına başlayan ve içinde Adnan Cemgil, Pertev Naili Boratav, Hüseyin Avni Şanda, Niyazi Berkes, Behice Boran ve Mediha Berkes gibi sol eğilimli yazar kadrosuna sahip olan Yurt ve Dünya dergisi Kemalist devrimi sahiplense de mevcut iktidara karşı eleştirel bir mesafe içerisindeydi. Ağırlıklı olarak faşizm ve emperyalizm karşıtı yazılara yer veren derginin sıklıkla değindiği konulardan biri de II. Dünya Savaşı yıllarında gittikçe derinleşen toplumsal eşitsizlik ekseninde kırdaki ve kentteki sınıf ilişkilerinin değişen yapısıydı. II. Dünya Savaşı yıllarında çok yüksek kârlar elde eden büyük toprak sahipleri ve tüccarların yaşadığı dönüşümün kültürel boyutları 1943 tarihli Yurt ve Dünya dergisinde şöyle tasvir edilmekteydi: Anadolu'daki sermaye birikmesi ve ticari gelişme yüzünden meydana gelen yeni tüccar tipleri İstanbul'un maruf mağazalarını satın almaktadır. ... [Göç] eğlence yerlerinin miktarını da artırmıştır. Anadolu'dan gelen kasaba tüccarı ve zengin köylüyü eğlendirmek için, çalgılı gazinolar çoğalmıştır. Bu gazinolarda ekseriyetle Anadolu şarkıları söylenmekte, köylü kıyafetine girmiş kadın artistler, Konya'nın kaşık havasını taklit ederek rumba ile karışık oyunlar oynamaktadırlar.(*) Osmali'dan günümüze Türkiye'de siyasal hayat Gökhan Atılgan, E.attila aytekin, Ebru Deniz Ozan, Cenk Saracoğlu, Mustafa Şener, Ateş Uslu, Melih Yeşilbağ, s.234, Yordam kitap, Ocak, 2022 (*)Aktaran; Oya Köymen, Kapitalizm ve Köylülük (İstanbul: Yordam Kitap, 2008), 133.
Sayfa 234 - Yordam kitap, Ocak 2022Kitabı okudu
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.