-Kitabın konusu hakkında ipucu içerir-
Hakkında onca övgü dolu bir yorum okuduktan sonra okumaya karar verip, okumaya başlayınca hayal kırıklığına uğradığım bir kitap daha.
Andre Gide nobel edebiyat ödüllü bir yazar ve Pastoral Senfoni otobiyografik izler taşıyormuş.
Ayni zamanda kitabın ismi Beethoven'ın eseri Pastoral Senfoni'ye de gönderme yapıyor.
Kitapta görme engelli bir kız ve papazın yolunun kesişmesiyle başlayan olaylari okuyoruz.
Sonunu başından tahmin edebileceğiniz ve beni okurken başından sonuna kadar rahatsız eden bir kitap oldu.
Din, inanç, iyilik ve yardım severlik kavramlarını dilinden düşürmeyen, ama anlattıklarıyla yaptıkları çelişen papaz ile okuyucuyu etkilemeye çalışsa da benim açımdan tutulacak yanı yok kitabın.
Evet karakterlerden birinin görme engelli olması ve diğerinin din görevlisi olması hiçbir şeyi değiştirmez. Hatta keşke farklı karakterler seçilseydi de, bu ne biçim din adamı, ne biçim iyilik, bu nasıl masumiyet dedirtmeseydi.
Ayrıca kızın engelli oluşu sebebiyle yaptıklarını asla hoş göremeyeceğim. Sebep olacaklarını biliyor muydu, biliyordu. Bitti.
Kurgunun ötesinde bir değerlendirme yapmak gerekirse, hiçbir karakter derinlestirilmemisti, yaşananlar fazlaca yüzeysel anlatılmıştı yani teknik olarak da başarılı değildi kitap.
Sevmedim.