Doğuyu okumak, hakkıyla yazan kalemlerden okumak benim için bambaşka bir değerdir... Sizleri okurken alıp götürecek, iletişimin önemini hatirlatacak, değer ve önemin işlendiği, felsefi bakış açılarının akıp gittiği, okurken kalemi elinizden düşüremeyeceğiniz, okurken sizi düşündüren ve harika çıkarımlar elde edeceğiniz bir #roman
Torani (boş gezmeyi seven, çalışmaktan hoşlanmayan kimse)
"Hangimiz yarından önceki güne aitiz? Ya dünün diyetini öderiz yada yarının depozitosunu. Önce ruhumuzu açtığımız sabahları kaybettik, şimdi de gün, bizi yalnızlaştırarak ağarıyor..."
Kitabın en çok sevdiğim akışı, yaralı ve yabancı, ama bi okadar tanıdık olan Dr. Melike ve yaralı(hem bedenen hemde ruhen yaralı) olan Dr Özlem in sohpeti oldu. Her bir cümlede, her bir sohpet te ayrı birer motif işleniyor ve sonunda motifler birleştiğinde ortaya bütün duyu organlarını doyurucu muazzam bir eser çıkıyor... Sonu gerçekten çok iyiydi. Devamı olsada okusam dedim...
#morani kitabını da okumak umuduyla, benim için değerli yerini alan bir kalem oldu Atilla Yaşrin, ellerinizden öperim hocam, var olun
... Bazı insanlar tek kurşun, tek atış hakkıyla doğar. Nefret etmeden yok eder, sevmeden yaşatır!!!... Belkide kaderciliğin uç noktasindaydi hersey...
... Çocuklardan geleceklerini çalabilirsin, umutlarını da ama çocuk sevinçlerini asla...