Şiir kitabı sevmiyorum. Sevmiyordum. Daha doğrusu sevmediğimi zannediyormuşum. Her çarpıcı dize önyargılarıma inen bir balyoz oldu. Bundan sonra şiir kitabı okumalarıma kuşkusuz yenilerini ekleyeceğim. Kurulduğum koltuktan, edebiyatın haşarı çocuğu şiirin az kelimeyle çok şey anlatan dünyasına ışınlandım.
Edebiyatla biraz ilgili olan herkes az çok Nazım'ın dizelerini okumuş veya duymuştur. Ancak bu kitapta aşina olduğumuz usta yazar Nazım Hikmet'ten farklı birini gördüm. Yani kitabın adından da anlaşılacağı üzere şairin gençliğiyle muhatap oluyoruz. Bu kitaptaki şiirleri ileri yaşlarda yazdıkları kadar tesirli değildi belki ama yine de usta bir şairin doğuşunu müjdeler nitelikteydi. Kitapta rastladığım en tanıdık eseri ise birçok kişinin sadece şarkı olarak bildiği "Herkes Gibisin" şiiriydi. Bulunduğu sayfayı büyük bir keyifle tekrar tekrar okuduğumu söylemeliyim.
Eserleri tarihli bir şekilde ve sırayla derlendiği için Nazım'ın hayatının yol haritasını kitapta çok net şekilde görebilirsiniz. Başlarda aşk, doğa gibi konulara değinirken yıllar ilerledikçe toplumsal sorunlara da yer vermeye başlıyor. Bu değişime ve Nazım'ın yıllar içerisindeki gelişimine şahit olmak hoşuma gitti.
İlk şiirleri olsa da bilhassa işçiler, sosyal sorunlar ve memleket sevdası üzerine yazdığı her satır okuyucuyu adeta delip geçiyor, hayranlık uyandırıyor. Son olarak şiirlerin Nazım Hikmet ismi altında ezilmemesi için okurken ünlü şair Nazım'ı değil, isimsiz genç bir şairi okur gibi okumanızı öneririm.
Keyifli okumalar
