Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Uluğ Bey

Gleb Golubev

Uluğ Bey Sözleri ve Alıntıları

Uluğ Bey sözleri ve alıntılarını, Uluğ Bey kitap alıntılarını, Uluğ Bey en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Elbette, yıldızlar bilineni gizlemezler.”
Maveraünnehir'de ise bambaşka bir manzara oluşmuştu. Sufiler ve dervişler burada halkın çıkarlarının koruyucusu kimliğine bürünmüşlerdi. Aslında onlar tutucuydular ve her türlü ilerlemeye karşıydılar. Onlar, Buhara ve Semerkand'da "inancın temizliği" için çalışıyor, onlara göre şeriata aykırı bir şey yapılmışsa sadece devlet erkanına değil; din adamlarına da saldırıyorlardı. Dervişler birkaç tarikat etrafında toplanmışlardı. Her tarikatın başında dinî bir hoca olan pir bulunuyordu. Onun bütün emirleri tam bir itaatla yerine getiriliyordu. En güçlü tarikat ise Nakşibendi idi. Bu tarikata bağlı dervişler her yerde dolaşır ve insanlara bu dünyanın ne kadar kısa olduğunu belirtir, bunun için herkesten şeriatın kurallarını uygulayarak öbür dünyada bahtiyar olmalarını talep ederlerdi. Onlar herhangi bir icat veya yeniliklere de karşıydı ve onlarla ilgilenenleri günahkar ilan ediyorlardı. Nakşibendi öğretisine göre, dünyada her şey önceden tayin edilmişti ve onları değiştirmeye lüzum yoktu. Eğer Uluğ Bey istediği ve kendi tasarladığı gibi yaşamak istiyorsa, bunun gibi güçlü düşmanlar ile karşı karşıya kalacaktı.
Sayfa 49 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Reklam
TİMUR'UN TORUNU ULUĞ BEY
Timur'un torunu olan Uluğ Bey; avlanmayı, şiiri, müziği, neşeli eğlenceleri çok severdi; fakat o, büyük bilim adamı oldu ve katilin kılıcı onun kafasını kesene kadar yıldızların gizli kaderleri hakkında düşündü.Kılıç o kadar keskinmiş ki beş asır geçmesine rağmen, şimdi bile onun kemiğinde izleri görülmektedir.
Türk Tarih Kurumu
“Unutma, zalim gözler her an sana pusu kuruyor.”
Her yerde ordunun arkasından küçük Muhammed Taragay da göç ediyordu. Tüm torunları arasından Timur nedense bu zayıf, nazik çocuğa bağlanmıştı. Saraydakiler, emirin bu bağlılığını fark ederek ona "Muhammed Uluğ Bey, Uluğ Bey" demeye başladılar. Zamanla bu lakap öylesine yerleşti ki çocuğun öz adını tamamen unuttular. Böylece Muhammed Taragay, Uluğ Bey olarak tarihe geçti.
Gökyüzünde bir boğa boynunu kaşımakta Diğeri boynuzuyla dünyayı taşımakta Allahım kara yerle gökyüzü arasında Sayıları belirsiz eşekler yaşamakta Ömer Hayyam
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Uluğ Bey yıldızları sayarken, Hoca Ahrar para sayıyordu.
Sayfa 113Kitabı okudu
Uluğ Bey kendi bildiği gibi yaşamak istiyordu. Onun çevresinde ise hükümdarlarının şeriat kurallarıyla yaşamasını isteyen ve buna engel olacak her şeyi etkisiz hale getirecek kimseler yaşıyordu.
17. yüzyıl Avrupası'nda Yıldızlar Kitabı'ndan bilim adamları hayranlıkla bahsediyordu. Bu eseri tercüme ederek Paris'te ve Londra'da yayımladılar. Sadece İngiltere'de kitap on beş yılda üç defa tekrar yayımlandı. Ünlü bilim adamı Laplas, tablolarla tanıştıktan sonra Uluğ Bey için "Büyük Gözlemci" demiştir.
Sayfa 133 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Uluğ Bey, övgü dolu hikayelerin kahramanı olan dedesiyle gurur duyuyordu.
124 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.