"İçine o kadar çok bilmece-bulmaca ve zekâ oyunu koydum ki, profesörler yüzyıllarca ne demek istediğimi tartışacaklar, insanın ölümsüzlüğü garantilemesinin tek yolu da budur."
- James Joyce -
Çevirmen Nevzat Erkmen çok kapsamlı bir çalışma oluşturmuş fakat gerekli mi? Yani her Ulysses okuyucusu için gerekli mi? Bunun yanıtını ben veremem fakat kendi okuma deneyimimden bahsedebilirim. Ayrıca bir sözlük hazırlanmadan dipnotlarla ve kaynakçalarla bu iş pekala halledilebilirdi. Benim gibi Yapı Kredi yayınlarına güvenip bu baskıyı aldıysanız elinizde ne dipnot olacak ne kaynakça. O yüzden sözlüğe biraz da mecbur kalıyoruz. James Joyce'un referanslarının tamamına hakim olmamız imkansız ama sözlük sizi sıfır bir okur gibi değerlendiriyor ve içeriği ona göre hazırlanmış. Ben bazı bölümleri atlayarak gittim çünkü Othello'daki Iago göndermeleri için herhangi bir sözlüğe ihtiyacım yok. Şu da var Othello okumamış biri sadece sözlükten bu kısmı okuduğunda iki metin arasında nasıl bağlantı kuracak? Ya da kurulan bağlantı üstünkörü olmayacak mı? Ayrıca sözlükte Latince bir çeviri için 200 sayfa öncesine bakınız veriliyor. Bunlarla uğraşmak yerine Google Translate'in metin kısmını kullanarak hızlı bir şekilde çevirilere ulaşabilirsiniz. Size bir tavsiye; Joyce okurken teknolojiden faydalanın. Yarı yolda kalma ihtimalini daha aza indirir.
Ulysses SözlüğüNevzat Erkmen · Yapı Kredi Yayınları · 201860 okunma
687.1330-1 - ALMA MATER, VITA BENE'DE UBI PATRIA - ... Latince: Alma Mater, "büyüten ana"; vita bene, "iyi yaşam"; ubi patria, "gönençli ülke." Bloom, Ubi bene, ibi patria: "Rahat olduğum yer, benim ülkemdir" sözünü oluşturmaya çalışı- yor olmalı.
256.1323-5/257.1326-32 - İŞİTMEZ OLDUM SIFIRI TÜKETENE DEK OTUZ BİR ÇEKMEYE - BuradaW. B. Yeats'ın, 1903'te In the Seven Woods'ta çıkan "Baile and Aillinn" şiiri- nin yakın bir yansılamasını görmekteyiz.
257.1333 - DALGAYA DEVAM ET - Stephen, Mulligan'ı hep "dalgacı" biri olarak gördüğü için, ola ki Blake'in "Dalga- ya Devam" şiirine gönderme yapıyordur. Şiirin ilk dörtlüğü şöyledir: "Dalgaya devam, Voltaire'le, Rousseau'yla Dalga geçmeye devam: / Dalgaya devam, dalgaya devam, ama boşuna! / Rüzgâra karşı atmaktasın kumu. / Rüzgâr da, su- ratina savurur onu" (1957 Keynes baskısı, s. 418).
257.1333 - KENDİNİ TANI - "Kendini tanı", eski Yunan'dan kaynaklanan bir sözdür; Delphi'deki Apollon Mabedi'nde yazılı iki düzgüden biriydi. Ikincisi: "Hiçbir şeyde aşırıya kaçma."
257.1335-6-SYNGE DOĞAYA UYUP SİYAH GİYMEYİ BIRAK- TI-Synge, Aran Isles'e (Aran Adaları) yaptığı çeşitli geziler- de kadınların ve erkeklerin renk renk ev dokuması kıyafet- lerinden etkilenmiştir. Ancak Synge, kendi kıyafetlerini bu etkilenmelere karşın değiştirmiş değildir. Synge'yle birlikte çalışmış olan Abbey Theatre oyuncularından Sara Allgood, sonraları, onun hep siyahlar giyindiğini, şapkasının da si- yah olduğunu söyler.
248.982-3 - AMOR MATRIS, BU ÖZNEL ... TEK GERÇEK ŞEYDİR BELKİ DE - Amor matris, Latince: "ana sevgisi." Stephen'in düşüncesi, bu Latince sözdeki anlam belirsizliği- dir: bir ananın çocuğuna sevgisi ya da bir çocuğun anasına sevgisi "yaşamdaki tek gerçek şeydir": Portrait'te (5:C) Cranly'nin anne sevgisine ilişkin söylediklerinin özetiBkz.: 57.164n, 57.191n.
248.988-AMPLIUS. ADHUC. ITERUM. POSTEA - Latince: "ÜS- telik, Bir kez daha. Bundan böyle"; Skolastik tartışıların çe- şitli aşamalarına özgü retorik terimleri
244.850-GÜZELLİK DUYGUSU BİZE YOLUMUZU ŞAŞIRTIYOR - Melankolik bir anında Oscar Wilde'nin tipik bir sö- zü. Wilde, The Portrait of Mr. W. H. (The Riddle of Shakespeare's Sonnets)'inde (New York, 1962, s. 186), bir soruya karşılık ve- rir: "Soneler bize Shakespeare'a ilişkin ne söyler?-Sadece onun, güzelliğin kölesi olduğunu."
239.633-4-SANTİMANTAL KİŞİ, KENDİSİ ... ONDAN ZEVK ALAN KİMSEDİR - George Meredith'in Richard Feverel'in deki (Bölüm XXVIII) bir tümceye gönderme: "Santimantal kişiler,' der ..., "yapılan bir şey için Devasa Borçluluğa yol açmaksızın, Gerçeklik'ten zevk alanlardır."
235.487-8- AMOR VERO ALIQUID ALICUI ... UNDE ET EA QUAE CONCUPISCIMUS - St. Thomas Aquinas'ın, Summa Contra Gentiles adlı yapıtındaki (Birinci Kitap, Bölüm 9) iki sözünün birleştirilmesi. Burada bu iki ayrı sözün birleştirilmiş biçimini vermekteyiz; büyük harflerle verilen sözcükler birleştirilmiş olanlardır: "Anlıyor ya da seviniyorsak, bundan, bir bakıma bir nesnenin hedeflendiği açıktır: SEVGİ BİR KİMSEYE İYİ BİR ŞEYİ DİLER; kendisine İYİ BİR ŞEY dilediğimiz kimseyi sevdiğimiz söylendiğine göre, biz onu seviyor sayılmayız, onu sadece ve gerçekte ARZULUYORUZDUR, aslında iyi bir şeyi kendimize istiyoruzdur: neticede de onu tesadüfen ve yetersiz bir şekilde seviyoruz sayılır."