John’un günlüğüne yazdığı bölümlerden oluşan kitabımızda olaylar, John’un çok sevdiği karısı Sarah’nın bir hayvan tarafından parçalanmışcasına vahşi bir şekilde öldürülmesiyle başlıyor. John, bu acıyla baş etmeye çalışırken Sarah’nın erkek kardeşi Matthew John’u alır ve gizemli bir malikaneye götürür. Burada bildiğini zannettiği dünyada vampirler, kurtadamlar, zombiler ve cadılar gibi farklı türlerle yaşadığını, hatta kendi büyükannesi ve dedesinin de onlardan biri olduğunu öğrenir. Tüm bu türler farklı virüsler taşıyan ‘hasta’lardır aslında. Malikanede hem türlerin geçmişini, klanlarını, amblemlerini hem de kendini savunmayı öğrenen John’un hedefi, içinde türlerle ilgili çok önemli bilgiler olan kayıp kitabı bulmaktır. Bu yolda öğreneceği bilgiler onu çok şaşırtacaktır.
Günlük şeklinde yazılsa da okurken herhangi bir kopma yaşamadım. Fantastik kitaplarda okuduğumuz vampir, kurtadam, zombi gibi yaratıkların, bazı deneyler sonucu ortaya çıkan farklı türler olması, haklarındaki yalan yanlış efsanelerin bilerek yayılmış olması fikrini beğendim. Hem merak uyandırıcı hem de aksiyonlu bir kitaptı. Kitapla ilgili farklı olmasını isteyeceğim tek şey, kitabın biraz daha uzun olması ve John’un eğitim sürecinin daha detaylı anlatılması olurdu. Bazı olayların hızlı geçildiğini düşündüm o yüzden. Seri olacağını kitabın sonundan anlıyoruz ve merakla John’un girdiği bu yepyeni, tehlikeli dünyada neler yaşayacağını okumayı bekliyoruz