Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur

Faruk Duman

Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur Gönderileri

Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur kitaplarını, Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur sözleri ve alıntılarını, Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur yazarlarını, Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Telaş etmedi; elinden kaçarsa ne yapacağını düşünmedi. Zaten, ele geçirilmemiş olan, elden kaçırılmış da sayılmaz."
Pas, unutmak ya da unutulmak anlamına mı geliyordu acaba?
Reklam
"Gâvurun ekmeğini yiyen, gâvurun kılıcını kuşanır."
"Elbette, bir tüfeğin patlaması, ölüme yol açmıyorsa eğer, acı verir."
"Kimi zaman haksızlığa uğradığı olur, bunu hep olgunlukla karşılardı. Düşmanını, olgunluğuyla bozardı."
Reklam
"İnsanın saçlarını ağartan, ama onu yaşamın sonsuz bilgisiyle donatan bir gece; daha önce kimsenin erişemediği sırları insanın gözüne nakşeden bir uyku.."
96 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Yıllardır kitaplığımda okunmayı bekleyen bu kitap yazarın da kalemiyle tanışma kitabım oldu. 92 sayfalık bu kısa romanın güzel bir başlangıç olduğunu düşünüyorum. Zamanla yazarın diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum. Öğrenim hayatı, sonrasında askerlikten sonra çocukluğunun geçtiği köye dönen gencin ruhsal dünyasındaki dalgalanmaları ve doğayı gerçek ve masalsı tasvirleri ile okuyoruz. Köyün dışında olan evi, çocukluğu, erken kaybettiği babası ve annesi... Ama köyden çıkışından sonraki hayatı ile ilgili herhangi bir detay yok. Yakınlara yeni yapılan bir ev ve baba, oğul ve kızdan oluşan aile. Biraz sıradışı, ilginç komşuları. Genç ile sisli orman arasında bir bağ var. Orman onu çekiyor, davet ediyor. Oysa ormanla ilgili çocukluğundan duyduğu merak uyandırırken korkutan anlatılar var. Ve genç bir gün o parsı görür, zamanla dost olur. Masalsı kısa akıcı bir roman. Zaman geçişleri gayet güzel. Özellikle ormanla ilgili betimlemeler okurken o atmosferi yaşatacak kadar etkileyiciydi. Kitap bende pek çok soru işareti de bıraktı. Belki de güzelliği biraz da bundan ötürüydü...
Ve Bir Pars, Hüzünle Kaybolur
Ve Bir Pars, Hüzünle KaybolurFaruk Duman · Hep Kitap · 2019544 okunma
Yanımda cılız fenerim de vardı. İçimde bir yerlere gitmek, karanlıkta yola çıkmak arzusu uyanmıştı. Sabahın erken saatlerinde uyan- mak, herkes uykudayken, elde fener, ormana doğru yol almak... Sonra ne olacaktı? Bunu düşünmemiştim. Belki her yolculuk özlemi böyleydi; yol bu özlemi tüketinceye dek yürümek, sonra, tükendiği yerde tutup geri dönmek. Hepsi buydu.
Reklam
Karanlıktı. Bir yanda akşamüzeri söndürülmüş ocağın közü görünüyordu. Kasvetli, durgun, uğursuz bir ev içiydi. İnsan burada nasıl yaşar, ne düşünür, diye geçirdim aklımdan. Öyle ya, bir ev, çoğunlukla, düşünmek içindir. Karanlık bastığında, kar yolları kapadığında oturup ne düşünür insan? Belki birbirinden koygun odaları, dışarıyı daha bir allayıp pullayarak gösteren pencereleri, duvarları, duvarlara asılmış kil çerçeveleri, gaz lambasını, tüfeği, tüfekleri. Fakat yine de, bunlar aslında kendilerinden başka daha pek çok şey değil midir?
Bana göre, güzellik, elinden asla kurtulamayacağımız bir şeydir. Dahası, güzellik kapısından girer, ölüm kapısından çıkarız. Bu nedenle, her şeyden önce, insan bu kapının önünde sessizce durabilmeyi öğrenmelidir. Sonunda, işte böyle olur: Güzel, boyanır. Bir eşsiz kapıya dönüşür. Ve siste hüzünlü bir pars, ansızın kaybolur
Bu dünyada, yalnızlığımızın mutlak bir yalnızlık olduğunu anlayamadığımız için acı çekeriz. Ölüm korkumuzun nedeni de herhalde budur.
Sayfa 66
Neden bilmem, dönüp anneme uzun uzun baktım. Saçları çoktan ağarmıştı. Tuhaf bir biçimde, yıllardan sonra onu ilk kez görüyormuş gibiydim. Yüzüne sanki hiç bu kadar dikkatle bakmamıştım. İnsan annesine neden hiç bakmaz? Oysa insan annesine uzun uzun bakmalıdır.
676 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.