Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u

Semavi Eyice

Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u Gönderileri

Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u kitaplarını, Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u sözleri ve alıntılarını, Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u yazarlarını, Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
296 syf.
10/10 puan verdi
Tarih dostu her kitaplıkta bulunması gereken bir eser.
İstanbul tarihini daha iyi anlamak için mutlaka okumanız gereken bir eser: Yeditepe markasıyla çıkan, Semavi Eyice'nin aslını 1996 yılında Habitat İstanbul için derlediği sonrasında yeniden elden geçirerek raflara sunduğu Bizans İstanbul'u. M.S. 4. Asırdan 1453'e kadar İstanbul'u ziyaret etmiş kişilerin anlatılarının derlendiği bu muazzam kitaba bayıldım. Gelin bakın neler var içinde... Yabancı gezginler, coğrafyacılar, elçiler ve keşişler... İstanbul'u ziyaret eden birbirinden farklı ve renkli isimlerin izlenimlerini çağlar boyunca takip etmenizi sağlayan bu eser altın değerinde bir derleme. Semavi hocamız seyahatnameleri özetleyerek aktarmayı tercih etmiş. Ben bizzat çevirilerini de okumak isterdim. Bu özetleme yöntemi kitabı kompakt bir hale getirmiş ve ham bilgiye doğrudan ulaşmanızı sağlıyor. Kitabın en güzel yanı, tasvir edilen manzaraların günümüzde nereye denk geldiği çok net bir şekilde aktarılmış. Bir gün bu kitapla birlikte bir İstanbul turu yapmak isterim. İstanbul'da Bizans'ın izini sürdüğüm çalışmalarımda pek çok noktayı kaleme almayı başarmıştım. Bu kitap çalışmalarımın devamı için bana çok güzel bir kaynak oldu. Karakterler açısından da beni besleyen bu kitabı okurken mutluluktan gözlerimin büyüdüğünü hissettim desem yalan olmaz. İstanbul'u iliklerine kadar hissetmek isteyenler için bu muhteşem kitabı tavsiye ediyorum. Tam bir zaman yolculuğu, define avı, tarih arşivi. Muazzam.
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’uSemavi Eyice · Yeditepe Yayınevi · 201714 okunma
296 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Kendisi Türk Bizantolog, Sanat ve Kültür tarihçisi olan Semavi Eyice hocamızı rahmetle anıyorum. Kendi alanında duayen olan İstanbul hakkında yazdıkları ile bizlere sunduğu değerli eserlerini herkesin okuması gerektiğini belirtmek isterim. Kitap içeriğinde kronolojik tarih sıralamasına göre İstanbul 'a (Araplara göre Konstantiniyye Bizans İmparatorluğuna göre Konstantinopolis) gelen seyyah, hacı, elçi, tüccar gibi farklı milletlerdeki şahısların yazdıkları yazıları derlenip düzenli bir şekilde ele alınmıştır.Ayrıca İstanbul'un eski yerleşim düzeni ve önemli tarihi eserlerini (çeşitli felaketlerden dolayı günümüzde yer almayan) çeşitli görsellerle zenginleştirilmiştir. Yazılan yazılarda abartı olanlar, yalan yanlış yazılan bilgilerin ve doğruluğu teyit edilemeyenleri ise farklı başlıklar altında Semavi Eyice hocamız kendi tespitleri ile değerlendirmede bulunarak kitabı sonlandırmaktadır. Eserde İstanbul'un eski tarihi zamanlarına yolculuk yaparak İstanbul hakkında önemli bilgiler edinmek isteyen herkese kitabı okumayı tavsiye ederim.
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’uSemavi Eyice · Yeditepe Yayınevi · 201714 okunma
Reklam
Elçinin imparatorun beraberinde bulunduğu ikinci saray ise şehrin bügünkü Bostancı ile Maltepe arasında Küçükyalı'daki Bryas Sarayı'dır. İmparator Theophilos tarafından İslam sarayının bir benzeri olarak 840 tarihlerine doğru yaptırılan bu sayfiye ve av sarayının alt yapı kalıntısı bugün hala Küçükyalı yakınında görülebilir. Liudprand'ın bu çevrede imparatorun ava çıktığını bildirmesi şimdiki Küçükyalı'dan arkada Kayış dağına uzanan arazinin o yıllarda avlanmaya uygun bir ormanlık bölgesi olduğunu gösterir.
Sayfa 262Kitabı okudu
Türk devrinde 'meydan-I esb' yani At Meydanı olarak adlandırılan Hipodrom Bizans döneminde önceleri quadriga adı verilen dört at koşulu yarış arabalarının koşu yaptıkları bir meydandır. Bu arabaları idare eden yarışçılar yeşiller, maviler, kırmızılar ve beyazlar olmak üzere dört ayrı gruba ayrılırlar. Bunlardan ilk ikisi yeşiller ve maviler günümüzün en başta gelen iki futbol kulübü gibi ünlüdür. En tanınmış yarışçıda Porphğyos adındadır.
Sayfa 235Kitabı okudu
Konstantinopolis
Batıda Konstantinapol, Doğuda Konstantiniyye, “Bütün dünyadaki en iyi tahkim edilmiş en büyük şehir ve dünya kurulduğundan beri hiçbir şehirde bu derecede ganimet toplanmamıştır.” Geoffroy de Villehardouin (Fransız Asker, edebiyatçı ve şair-1204)
Sayfa 80 - IV. Haçlı Seferi. (Latin İstilası)Kitabı okudu
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Şairlerin güzelliğini anlatmak için yeterli kelime bulamadığı, tek taşına bile bütün Acem mülkünü feda ettikleri medeniyetler şehri İstanbul. Şüphesiz her dönemde olduğu gibi Bizans ya da bir başka değimle Doğu Roma İmparatorluğu’nun hüküm sürdüğü yıllarda da birçok sebeple İstanbul’a gelen yabancılar vardır. Fetihten önce çeşitli ülkelerden değişik sebeplerle buraya gelen veya başkalarından öğrendiklerini yazan seyyah ve yazarların günümüze kadar ulaşabilen hatıraları Ortaçağ dünyasının bu önemli şehrinin görünümünü bir dereceye kadar tanıtmaktadır. 1996 yılında başlayan bu çalışma ile Bizans döneminde İstanbul’a gelen Hacılar, Haçlı askerleri, seyyahlar ve elçilerin tarihe tanıklıkları eşliğinde 1453’den önceki Konstantinopolis’e ışık tutulmaktadır
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’uSemavi Eyice · Yeditepe Yayınevi · 201714 okunma
Reklam
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Öncelikle hocamızı rahmetle anıyorum. Tam bir derya, ilim adamı, muhteşem bir değer ve İstanbul aşığı bir ruh. Eseri, kendisi kadar İstanbul'u seven herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap. Kitabı bitirdikten sonra içinde yer alan ve tanıtılan eserleri keşfetme isteği ile dolup taşacaksınız. Benim incelemelerim sonucunda kitapta bahsi geçen bir
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’uSemavi Eyice · Yeditepe Yayınevi · 201714 okunma
Mesudi şehir adı hususunda bazı fikirler vermekte ve bu şekilde "Rumların Konstantinopolis'e Bolin veya imparatorluğun başkenti olduğunu ifade etmek istedikleri zaman, İsten Bolin dediklerini, Konstantiniye adını kullanmadıklarını, sadece Arapların kenti bu isimle andıklarını" belirten ilk Arap yazardır.
Haçlı Yağması ve İstanbul
“1204’de Haçlıların işgali altında olan Konstantinopolis’i VIII. Mikhail Palaiologos 1261 yılında geri almıştı fakat Haçlılar şehri öyle yağmalamış, öyle tahrip etmişlerdi ki artık şehir “dünya devleti” olma vasfını kaybetmiş bulunuyordu.”
Sayfa 251 - YeditepeKitabı okudu
Örümcekten Perdedar-Baykuştan Mehter
Örümcek, Kisrâ’nın penceresinde perdedarlık yapıyor, Baykuş, Efrasiyab’ın kalesinde nevbet vuruyor. Tursun Bey'in fetih sırasında söylediği iki beyit.
Sayfa 196 - YeditepeKitabı okudu
Reklam
Savaş Yeteneği Gelişmemiş Millet
“Grekler hepsi de barbarlardan olan her milletten askerler toplarlar ve bunları Türklere karşı olan savaşlarda hizmet ettirirler. Kendilerinin askeri ruhları gelişmemiştir ve adeta kadınlar gibi savaş yetenekleri yoktur.”
Sayfa 71 - YeditepeKitabı okudu
Surlarda Gedikler Açılırken Bizanslılar Ne Yapıyordu?
“Fatih'in topları İstanbul surlarında gedikler açtıkça Bizanslılar Ayasofya’da ayinler yapıyor, bütün kiliselerin çanlarını durmaksızın çalıyor, bin yıldır Konstantinapolis’i koruduğuna inandıkları Meryem'in çok değerli ikonunu (Hodigitira=Yol Gösterici) Sarayburnu'nda, kendi adını taşıyan kiliseden alıp koruması için, surların yakınına getiriyorlardı.”
Sayfa 185 - YeditepeKitabı okudu
296 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitap, 384 yılından başlayarak 1453 yılına kadar “geliş tarihlerine göre” Doğu Roma İmparatorluğuna gelen toplam 61 hacı, seyyah, elçi, tüccarın hatıralarını içermektedir. Her millet ve her dinden hatırat olmasına rağmen bunların içinde Türkler’e ait bir yazılı kaynağın olmaması elbette dikkat çekici ve üzücü. Kitabın sonunda Semavi Eyice’nin kapsamlı bir değerlendirmesi de var. 1203 yılındaki Haçlı İstilasından sonra Bizans ve İstanbul’un çöküşe geçtiği ve bir daha da toparlanamadığı açıkça görülüyor. Bu çöküşün günümüzde de devam ettiği aşikâr olmakla birlikte, tabi ki okuyucuların görüşlerine de saygısızlık etmek istemem. Fakat bir Arap seyyahın “biraz abartılı da olsa” XII. Yüzyıl sonları, yani Bizans yıkılırken “İstanbul’da yüz bin kilise ve sadece Ayasofya’da altı bin rahip olduğundan” söz etmesi galiba ne demek istediğimi anlatmaya kâfi bir izah olsa gerek. İstanbul’a gelen batılılar başta Aysofya olmak üzere, kiliseler ve içindeki kutsal olduğuna inanılan hatıralarla (rolik) ilgilenirken, Müslüman Seyyahlar gösteriş, şaşa peşindeler. Özellikle din ve mabetlerle perdelenerek icra edlinen zulüm, yağma, talan, hırsızlık ve yolsuzlukların bir sınırı olmadığını görebilmek için, bu kitabın okunması çok faydalı olur. Kitapta anlatılan Bizans ve günümüz İstanbul’unu en iyi anlatan Tursun Bey’in fetih sırasında söylediği şu iki beyittir herhalde. Örümcek, Kisrâ’nın penceresinde perdedarlık yapıyor, Baykuş, Efrasiyab’ın kalesinde nevbet vuruyor.
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’u
Yabancıların Gözüyle Bizans İstanbul’uSemavi Eyice · Yeditepe Yayınevi · 201714 okunma
Ayıp Olmasın Diye Yerden Alınmayan At Nalı.
“1107 yılında İstanbul’a gelen Norveç Kralı I. Sigurd mahiyetindekilere: Dünyanın en zengin şehrine girmekte olduklarını, bu şaşaa karşısında hayran kalıp her şeye öyle uzun uzun bakmamaları konusunda uyarıda bulunmuştur. Hatta şehirde ilerlerken Sigurd’un atnın altın olan nallarından biri koptuğu halde tembihli olan Norveç askerleri, hiç durmadan nalı düştüğü yerde bırakıp ilerlemişlerdir.”
Sayfa 59 - YeditepeKitabı okudu