Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şeyda

Şeyda
@kitapbirtutkudur
instagram: _travelersbook_
Umut, insanın ayağına batan bir cam kırığı gibidir. Ayağında bulunduğu müddetçe , attığın her adımda canını yakar. Çıkarılıp atıldığında ise bir müddet kanar , iyileşmesi biraz zaman alır fakat sonunda yürümeye devam edersin. Bu sürece matem ismi de verilir.
Reklam
Hükümdarlar Dünya’ya gelmeden önce bile egemen devletler düşüşe geçmişti. Hükümdarlar sadece süreci hızlandırdı; artık kimse durumu geri çeviremez .
Tamamen laik bir çağdı bu. Hükümdarların gelişinden önce var olan inançlardan yalnızca –dinlerin içinde belki de en mütevazısı olan– saf Budizm’in bir çeşidi geçerliliğini koruyordu. Mucizelere ve vahiylere dayalı mezhepler alaşağı olmuştu. Bunlar, eğitimin yükselişe geçmesiyle çoktandır kan kaybediyordu ancak Hükümdarlar bu konuda tarafsız kalmayı tercih etmişti. Karellen’e sık sık din hakkında görüşleri sorulsa da, verdiği tek yanıt, başkalarının özgürlüklerine karışmadığı müddetçe her insanın inancının kendisini bağladığıydı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
‘’Hiçbir ütopya, toplumun bütün bireylerine sonsuza dek tatmin sağlayamaz. Maddi şartları iyileşen insanlık, gözünü daha yükseklere diker, bir zamanlar rüyasında bile göremeyeceği güç ve mülke burun kıvırmaya başlar. Dış dünya onlara her şeyi sunmuş olsa bile, insanların akıllarındaki sorular ve kalplerindeki özlem susmak bilmez.’’
Bence o çocuklar… Hiç düşünmüyorlar bile. Sadece başkalarının peşine takılıp onlardan gördükleri şeyi yapıyorlar, körü körüne takip ediyorlar. Bunun ne anlama geldiğimi ya da neden yaptıklarını bilmiyorlar. Bizler , herhangi bir hayal gücü olmayan insanların gözünde tatmin olma aracından ibaretiz.
Reklam
Yani, neredeyse hiçbir zaman her şey yolundaymış gibi hissetmiyorum, ama hayatımın büyük kısmının kötüymüş gibi gelmesi böyle olmasını istediğim anlamına gelmiyor. Bir parçam ise hiç bir şeyi yanlış ya da iyi olarak görmüyor. Sadece normal olarak kabul ediyorum . Sevdiğim yanım da bu işte , normal yanım.
“Ve sonra, hepsinden önemlisi: kim olduğumu hatırlamak. Kim olmam gerektiğini hatırlamak. Bunun bir oyun olduğunu sanmıyorum. Öte yandan hiçbir şey açık değil. Örneğin: sen kimsin? Kim olduğunu biliyorsan neden bu konuda durmadan yalan söylüyorsun? Yanıtım yok. Bütün söyleyebildiğim şu: Beni dinleyin. Adım Paul Auster. Bu benim gerçek adım değil”
Amaçsızca dolaşınca her yer birbirinden farksız oluyor , nerede bulunduğunun önemi kalmıyordu . Hiçbir yerde olmadığını hissettiği yürüyüşleri , en iyi yürüyüşleriydi. Ve bu da onun çevresinden istediği tek şeydi aslında ; hiçbir yerde olmamak.
“ .. Çoğu sembol farklı kültürlerde bulunur ama bunların anlamı anlamı bir uygarlıktan diğerine çok farklı olabilir . Buna en iyi örnek Gamalı Haç / Swastika ‘dır. Bu sembol M.Ö 10.000 ‘ den evvel bile vardı. Sanskritçe “öyle olmak “ anlamındadır. Eski Hint paralarında , Japon Budalarında ve Antik Yunan , Çin , Pers , Avrupa’nın her yanında bulunmuştur. Swastika çoğunlukla Güneşi temsil eder. Alman Nazilerin kendilerine sembol olarak swastika’yı seçmiş olmaları onu kötü yapmaz. Hiçbir sembol kendinden iyi veya kötü değildir; önemli olan onu kullanan kişi için ne anlama geldiğidir..”
“ … Cumhuriyet’in yaşamasını sahiden istiyor muyuz? İstiyorsak her şeyden evvel şunu bilmeliyiz ki Cumhuriyet alkışlar ile , dua ile , şenlik ve şehrayin ile yaşamaz. Onu yaşatmak ister. Cumhuriyet ancak iyi idare ile , Cumhuriyet’e layık olmakla yaşar.”
Reklam
“ …. Sonunda sevgilisine yaklaştığında ve birbirlerinin yüzüne baktıklarında sonsuza dek ayrılacaklar . Lanet onları bir alevin gölgeden uzaklaştığı gibi ayıracak . Bir düşünsene … Asla sahip olamayacağın bir şey için sonsuza dek yanıp tutuşacaksın . “
İnsan kendisinden kurtulamadığını , nereye gitse her zaman kendini de götürdüğünü biliyordum . Ama başkalarını da her zaman , her yere birlikte götürdüğünü bilmiyordum ..
Yazarken önemli olan, başkalarını hoşnut etmek değildir artık . Sadece kendim söz konusuyum . Başkaları için yazamaz kişi okurlar için , eleştirmenler için ya da yayıncı için , büyükanne ve anne için yazmaz ; sadece kendisi için yazar. Bu yüzden mi romanımı ilerletemiyorum? Ötekiler benimle birlikte geldikleri ve bana eziyet ettikleri için mi ? Bana öğrettikleri şeylerden kurtulamadığım için mi ? “ Kendim için “ demeyi hala öğrenemediğim için mi ?
Başkalarından nasıl uzaklaşılır ? Kararlılıkla kendi hayatımızı yaşarsak. Ben kendi hayatımı yeterince kararlı bir biçimde yaşamadım mı ?
İnsan kendini karmaşık sanan kendi kodları kendi eline verildiği halde , kendi elleriyle bunları tıpkı yapboz parçaları gibi dağıtıp tekrar düzene getirmeye gönüllü olmayan bir varlıktır hakikatte . Azıcık bir çabadan sıkılıp bazı parçaları yıkan , sonrasında o eksik parçanın peşinde feryat edendir . Yine insan , kendine karşı merhametli olduğunda ayarı fazla kaçırıp başkalarına yük olan , başkalarına karşı adil olmaya çalıştığında ise kendi hakkından çalan , kendine karşı duyarsız olduğunda kendisi ile birlikte başkalarına zararlı olandır.
196 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.