Kırk yaşına geldim, ama hayatta o kadar az şey keşfettim ki. Oysa görülecek bilinecek neler neler var. Kitaplarda bile yazmayan şeyler... İçimde dinmeyen bir susuzluk var. Keşfetmek, hayatı, dünyayı keşfetmek, bunun için yaşamak. Ne güzel olurdu değil mi?
Kırk yaşına geldim, ama hayatta o kadar az şey keşfettim ki. Oysa görülecek, bilinecek neler neler var. Kitaplarda bile yazmayan şeyler... Yani sizin bile bilmediğiniz şeyler demek istiyorum. İçimde dinmeyen bir susuzluk var. Keşfetmek, hayatı, dünyayı keşfetmek, bunun için yaşamak. Ne güzel olurdu değil mi?
Sayfa 550 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Şimdi konuya geliyom. Hiçbir zaman böyle bir eve girmedim. Bi hafta önce buraya gelip bütün bunları gördüğümde, annenizi, kardeşlerinizi ve her şeyi, yani, çok hoşuma gitti. Böyle şeyler duymuştum. Bazı kitaplarda böyle şeyler okumuştum, sonra evinize bakınca kitaplar gerçek oldu. Ama asıl ne diycem, bu hoşuma gitti. Bunu ben de istedim. Şimdi de istiyom. Bu evde sizin soluduğunuz havayı solumak istiyom. Herkes bağırmadan temiz temiz konuşuyo, insanların düşünceleri temiz; kitaplarla, resimlerle, güzel şeylerle dolu bir ev. Benim soluduğum havada çok çalışmak var, ev kirası var, kavga ve demlenme var; herkes bunları konuşur. Ama siz odanın ucuna kadar gidip annenizi öptüğünüzde, dünyanın en güzel şeyini gördüm, dedim.
“Size gerçek bir olaydan örnek verme cesaretinde bulunacağım. Diyelim falanca ya da filanca kişi bana göre katildir. Elimde kanıtlar bile olsa, bu adamı zamanından önce rahatsız etmenin bir anlamı var mı? Öte yandan bir başkasını hemen yakalatmak zorundayımdır… Ama falanca kişi bambaşka bir yaradılıştadır, öyleyse ben de bırakırım, elini kolunu
Okuduğum kitaplarda kendime benzer bir şeyler aradım, bazı şarkılarda beni anlayacak hisler aradım, kendimi notaya dökecek zamanlamaları bekledim. Bazı filmlerin içinde kendi karakterimi aradım, aradığım tek şey kendi yansımamı görmekti. Ama tüm bunlardan habersiz, varoluşumu dikizlerken çok şey yapmışım. Kendi kitabımı yazmışım, kendi şarkımı söylemişim, kendi filmimi çekmişim. Başrol oynamışım. Söylemediler, görmedim, bilmedim. Aramaya devam ettim. Yansımalar dünyasında hep bir ışık aradım. Rolünü ezberlemeden sahneye çıkan tiyatrocu gibiyim artık. Ne anlamı var artık provanın?
Okuduğum kitaplarda kendime benzer bir şeyler aradım, bazı şarkılarda beni anlayacak hisler aradım,kendimi notaya dökecek zamanlamaları bekledim. Bazı filmlerin içinde kendi karakterimi aradım, aradığım tek şey kendi yansımamı görmekti. Ama tüm bunlardan habersiz, varoluşumu dikizlerken çok şey yapmışım. Kendi kitabımı yazmışım, kendi şarkımı söylemişim, kendi filmimi çekmişim. Başrol oynamışım. Söylemediler, görmedim, bilmedim. Aramaya devam ettim. Yansımalar dünyasında hep bir ışık aradım. Rolünü ezberlemeden sahneye çıkan tiyatrocu gibiyim artık. Ne anlamı var artık provanın?
Reklam
56 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.