Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayata dair
Hayat hastalıkta tanınır, çünkü hastalığın bilgisini yaratan şey, yaşamın yasasıdır.
Sayfa 27 - eposKitabı okuyor
Hayata dair
Uygarlıktan önce insanlar, sadece en basit ve en kaçınılmaz olan hastalıklara yakalanmışlardır. ... onlarda o karışık, karmaşık, değişken sinir hastalıkları değil, gerçek mani krizleri ya da ciddi beyin kanamaları görülür. Kişinin koşullara göre yetişmesi ve bireyin çevresindeki toplumsal ağın daralmasıyla ilişkili olarak, "adeta sağlık da giderek bozulur" ; hastalıklar farklılaşır ve birbirine karışır; " .... ve toplumun üst kesimlerinde mümkün olan en yüksek seviyeye çıkar."
Sayfa 38 - eposKitabı okuyor
Reklam
"Yoksullara, ulusu yoksullaştırmadan yardım etmenin tek yolu onları çalıştırmaktır." Turgot
Sayfa 41 - eposKitabı okuyor
Doğa, bilgilerimizin kaynağıyla hayatın kaynağının aynı olmasını istemiştir; yaşamak için izlenimler edinmeliyiz; bilmek için izlenimler edinmeliyiz.
Sayfa 133 - eposKitabı okuyor
Artaud'a göre kliniğin doğuşu/Foucault'a benzer bir yaklaşım
Tıp, kötülükten doğmuştur, eğer hastalıktan doğma­dıysa, ve, tersine, kendine bir varoluş sebebi vermek için hastalığı bütünüyle kışkırtmış ve yara tmışsa; ama psikiyat­ri kötülüğü hastalığın kaynağında tutmak istemiş, ve böyle­ce dehanın kökeninde olan hak arayan başkaldırı atılımını temelinden kovmak için kendi hiçliklerinden bir çeşit İsviç­reli muhafız çekip çıkarmış varlıkların ayaktakımı güru­hundan doğmuştur.
Sayfa 31 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Çünkü bakışın bir geometrisi, imajların da bir pedago­jisi var... Ve bunlar iyice öğrenilmeli... Görmeyi öğrenmenin gerektiğini burada asla bulaşmayacağımız, ama değinmekten de kendimizi alamayacağımız fenomenoloji düşünürleri zaten söylemekteydiler... Hastalıklarla kendine göre bir hesabı olan tıbbın “bakış” geometrisi üzerine, Michel Foucault'nun “Klini­ğin Doğuşu: Tıbbi Bakışın Bir Arkeolojisi” (Naissance de la clinique: une archeologie du regard medical) adlı harikulade araş­tırmasının çerçevesinde bunu epeyce tartışmıştı. Hastalığın ha­yata bir bakış tarzı olduğunun derinden farkına vararak hasta­lığa, onun mekânsal ve zamansal yayılımına bakmanın videog­rafik yazıyı kullanarak mümkün olabileceğini düşünüyoruz...
Reklam
Yoksullara, ulusu yoksullaştırmadan yardım etmenin tek yolu onları çalıştırmaktır.
Gören bakış hükmeden bakıştır; tabiî kendisini nasıl tâbi kılacağını bilmekle beraber, kendi efendilerine de hükmeder. "Karanlıklara ihtiyaç duyan despotizmdir, fakat görkemle ışıldayan özgürlük kendi varlığını sadece insanları aydınlatabilen her türden ışıklarla kuşatılmış olarak devam ettirebilir; fakat zorbalık kendini sadece halkların uykusu sırasında yerleştirebilir ve benimsetebilir... Başka ulusları politik otoritenizle değil, hükümetlerinizle değil ama yetenekleriniz ve bilgilerinizle kendinize bağlayın... Halklar için, boyunduruğu önünde eğilenleri hiç tiksindirmeyen bir diktatörlük vardır: Bu, dehanın diktatörlüğüdür."
İnsanların yaşamını, hokkabazların ve dedikoducuların insafına bırakmaktansa, yargıç - hekimlere emanet edilmelidir. Güçlünün ve zenginin yaşamının, güçsüz ve yoksunun yaşamından daha değerli olmadığı kararını verecek olan onlardır.
137 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.