Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
·
Puan vermedi
Mahir Ünsal Erişin öykü diline bayılıyorum insanı içine çeken samimi bir havası var yaz günleri sahil kasabasında hafif hafif esen rüzgarın size huzuru getirmesi gibi. Öyküler ayrı ayrı ama birbiriyle bağlantılı bir öykünün içinde figuran olarak okuduğumuz üzerine düşünmediğimiz karakterin başka bir öyküde hikayesini okuyoruz. Bu bana dışarda gördüğümüz öylesine birisinin bile ayrı bir öyküsü olduğunu anımsatıyor. Öyküler biraz buruk bitiyo ve gerçeği suratımıza çarpıyo hepimizin öyküsü de biraz buruk bitmeyecek mi zaten her veda biraz mahsun değil midir? Yazar çağdaş edebiyatımıza dair umutlarımı arttırıyor bu kadar yozlaşmış bir dönemde böylesine derin içe dokunur şeyler yazmak okuyucuyu yormadan düşündürmek öykünün içine çekebilmek herkesin marifeti değil. İyi ki Mahir beyin öykülerini okumuş onunla tanışmışım. Tanışmışım derken yazılarını okudukça tanıyormuşum tanışmışız gibi geliyor daha doğrusu
Sarıyaz
SarıyazMahir Ünsal Eriş · Can Yayınları · 20194,167 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
Virginia Woolf
Virginia Woolf
ismini duyduğumda aklıma Bilinç Akışı tekniği geliyor. Peki nedir bu teknik? Birazcık bilgi vereyim. Bilinç akışı tekniği iç konuşma ve iç monolog tekniğiyle karıştırılmaktadır. Bazı konularda benzerlik gösterse de yapısal olarak farklıdır. Bu tekniğin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz; 1- Karakterin zihninden geçenleri seri bir şekilde,
Pazartesi ya da Salı
Pazartesi ya da SalıVirginia Woolf · Sia Kitap · 2019444 okunma
Reklam
336 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Öncelikle çağdaş edebiyat çok okuduğum bir tür değil ama yazarın kalemini çok beğendim ve kitap aktı gitti. Fantezi ve iç monologların ustalıklı karışımından oluşan kitap Marco Stanley Fogg isimli adamın hikayesi ile başlıyor. Açıkçası ilk başta yine bir Oblomov durumu ile karşı karşıya kaldığımı düşündüm ama sonrasında durum biraz toparlandı. Çünkü Fogg dayısı öldükten sonra çalışmıyor ve elinde kalan son parası ile yaşamaya çalışıyor. Yemek yemiyor, eğlenmiyor ve sokakta yatıyor. Arkadaşlarının onu bulması ile hayatı değişmeye başlıyor. Kendine bir iş bulan Fogg, yaşlı bir adamın bakımını üstleniyor ve onun hikayesi dahil oluyor kitabımıza, en son olarak yaşlı adamının oğlunun da hikayeye katılmasıyla işler ilginç bir hal alıyor. Ben dediğim gibi okurken sokulacağını düşünmüştüm ama yazarın kalemi o kadar iyi ki olayların içinde buldum kendimi ve kopamadım. Yazarın kalemi ile henüz tanışmadıysanız bu kitap iyi bir başlangıç olacaktır.
Ay Sarayı
Ay SarayıPaul Auster · Can Yayınları · 2019656 okunma
536 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Shuggie Bain'i bu kadar önemli kılan çağdaş edebiyatta bir klasik yaratmanın mümkünlüğüne ve otokurmacanın güncel kanonun nasıl başat öznesi haline geldiğine verilmiş esaslı bir cevap olması. Glasgow'un huzursuz topraklarında kanayan kendi yaralarını bir büyü(yeme)me hikâyesine dönüştüren Stuart'ın en büyük marifeti ise; mekansal,
Shuggie Bain
Shuggie BainDouglas Stuart · Can Yayınları · 2022498 okunma