Shuggie Bain
Douglas Stuart
Yorumlar ve İncelemeler
Umutlar tükenmiş, toplumsal çözülme had safhada.
İnsanlar yoksulluktan, yoksunluktan, birbirine düşmanlıktan alkolün geçici hayallerine teslim etmişler hayatlarını.
Bencil, duyarsız, sorumsuz bir erkek, eşi ve çocuklarını daha iyi bir hayat vaadiyle artık işlevini yitirmiş bir madenci kasabasının sosyal konutlarına terk etmesiyle başlıyor hikâye. Ama ne başlamak!
Roman kasvetli Glasgow manzaralarının muhteşem betimleriyle ilerliyor. Aynı zamanda Neoliberal ekonomi politikasının Glasgow toplumu üzerindeki etkisine dair de etkileyici bir politik roman okuyoruz.
Bu otobiyografik bir kitap değil !
Ancak Stuart, romanı yazarken kendi hayatından esinlendiğini gizlemiyor:
“Sighthill, Glasgow’da büyüdüm. Çocukluğum boyunca bağımlılıkla mücadele eden bekâr bir annenin eşcinsel oğluydum. Bu kitap bu şehre yazılmış bir aşk hikâyesidir.”
Her ne kadar -her şeye rağmen-hayata umutla bakan tek karakter Shuggie olsa da bana göre sanki Shuggie’nin değil de Agnes Bain’in hikâyesini anlatmak için yazılmış.
#huysuzvetatlıkadın Agnes tam bir tezatlar bileşkesi idi.
Güçsüz ama güçlü, hem yaşam dolu hem intihara meyilli.
Alkolle ve alkole bağlı değer kaybıyla mücadelesi takdire şayandı.
“Dünya hassas kalpler için bir cehennemdir,” alıntısını doğrulayan Shuggie, bu acımasız dünyanın, cehennem çukuru olan kasabasında yaşadığı duygusal travmaları çocuk gözünden aktaran muhteşem bir karakter.
2020 Booker Ödülünü kucaklayan
aile bağları, toplumsal çözülme, şiddet ve cinsellik hakkında son derece çarpıcı olan bu enfes okumayı canım meleğime borçluyum 
Elvan 
Shuggie Bain
