Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
“Sağ adı verilen bu bedbaht topluluk, solun kusuntuları ile yaşar. Misafirler gittikten sonra sofra döküntülerini yalamağa gelen bedbaht bir sokak kedisi. Kendine mahsus hiçbir fikri, daha doğrusu hiçbir fikri yoktur. Batı dili bilmez. Osmanlıca bilmez. Ebediyyen vesayet altındadır. Huysuzluğu intibaksızlığından gelmektedir. İntibaksızlığı tembelliğinden. Sağın cilasını kazıyın, altından kıskançlık çıkar. Üzümle tilki hikâyesi. Sol, papağandır. Öğretilenleri tekrar eder. Topaldır, koltuk değnekleri ile yürür. Hareket etmek için mutlaka bir batılıya muhtaçtır. Dost olmanız için dilini konuşmanız lazım.”
“Bugün, bizde neden mütefekkir yetişmiyor konusu üzerinde duracakum. Kartallar uçmadan önce ücra kayalıklarda talim yaparlarmış. Tefekkür tek insanın işi değil. Ben bir Descartes, bir Spinoza olamazdım. Neden olamazdım? Bu bir kromozom meselesi değil. Hotantolar içinde büyüdüm. Okumak istediğim zaman dövdüler, kitaplarımı yırttılar. Nihayet kütüphanem yağma edildi, hapse atıldım vs. Cemiyet belkemiğimi kırdı. Uçmak istediğim zaman ancak sürünebiliyorum. Dostlarım kitaplarını sakladılar benden. ”
Reklam
“Gerçeği inceleyenler bilirler ki, sosyal gelişme hep aynı çizgiyi takip etmez, çeşitli ırklar çok eskiden ve hızla başka başka istikametlere yönelmiş ve birbirinden ayrılmıştır... Her alanda basitten çapraşığa, insan topluluklarında ise aşağı düzeyden üst düzeye geçildiğini ileri süren nazariye hiçbir esasa dayanmıyordu, demek. Şu halde Avrupa'nın üstünlük iddiası da laftan ibaretti. Bir toplumun teknik ve ekonomik alanda daha ileri olması, sosyal ve ahlâkî bakımdan da ileri olmasını gerektirmez. İktisadi kalkınma gerçekleşince toplumun üyeleri arasında daha kamil münasebetler kurulmaz mutlaka. Ne bilgelik artar, ne adalet şuuru. Belki aksi olur, zira iktisadi gelişme ile insanın insanı sömürmesi daha da keskinleşir. Kısaca, toplumların ilerleyişini yalnız ekonomik ve teknik seviyeye, başka bir deyişle, altyapıya bakarak değerlendiremeyiz. Daha doğrusu tek ölçü bu değildir. Medeniyetin bütün alanlarda üstünlüğü diye bir şey olamaz, olsa olsa teknolojik bir üstünlük, tabiat üzerinde egemenlik söz konusudur.”
"Beni kitaplara kaçıran ne çok insan var..."
Batıran Batı...
- "Batılılaşmanın, batmak olduğunu idrak ettiğimiz zaman iş işten geçmişti!.."
Cemil Meriç
Cemil Meriç
,
Kültürden İrfana
Kültürden İrfana
Görmek yaşamaktır, vuslattır görmek. Her bakış, dış dünyaya atılan bir kementtir, bir kucaklayıştır, bir busedir her bakış. Göz bebeklerimizden fışkıran her seyyale mekân canavarını bir anda ehlileştirir. Görmek sahip olmaktır. Gören hangi hakla yalnızlıktan şikayet edebilir? Mevsimler bütün işveleriyle emrindedir, renkler bütün cilveleriyle hizmetindedir. Çiçekler onun için açar, şafak onun için pırıldar. Gütenberg matbaayı onun için icat etmiştir. Hugo, o okusun diye yazmıştır şiirlerini. Şehrin bütün kadınları onun için giyinip süslenir. Çocukların tebessümü onun içindir.
Reklam
287 syf.
10/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Üstad Cemil Meriç burada kaçmamız gereken buhranı ve sığınmamız gereken Hira'yı işaret etmiş. Sahte aydın sınıfı, Türkiye'de oluşturulmaya çalışılan suni sınıf kavgalarını, sağ - sol aymazlığını gören gözlere göstermiş. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Mağaradakiler
MağaradakilerCemil Meriç · İletişim Yayıncılık · 20032,961 okunma
“Karanlıkları devirmek ve aydınlık bir çağın kapılarını açmak için en mükemmel silah kalem. Sözle, yazıyla kazanılmayacak savaş yok... Kalem sahiplerine düşen ilk vazife, telaş etmemek, öfkelenmemek, kin kışkırtıcısı olmamak. Halkı okumaya, düşünmeye, sevmeye alıştırmak. Bir kılıcın kazandığı zaferi başka bir kılıç yok edebilir. Kalemle yapılan fetihler tarihe mâl olur, tarihe yani ebediyete.”
Büyük insan. Saygıyla anıyoruz.
Düşünmek savaşmaktır. Bir nesil uğruna, bir millet uğruna, bir medeniyet uğruna savaşmak. Mukaddeslerin emrinde olmayan her düşünce, şuursuz bir debeleniş, fikrî bir istimnâ.
Sayfa 251Kitabı okudu
Reklam
İnsanlar sevilmek için yaratıldılar. Eşyalar ise kullanılmak için. Dünyadaki kaosun nedeni; eşyaların sevilmeleri ve insanların kullanılmaları.
Doğru Yol
Toprak sarsılıyor!.. Hep birden esfel-i sâfiline yuvarlanmak istemiyorsak, gözlerimizi açmalıyız. İnsanlar sloganla güdülmez. Düşünceye hürriyet, sonsuz hürriyet. Kitaptan değil kitapsızlıktan korkmalıyız. Bütün ideolojilere kapıları açmak, hepsini tanımak, hepsini tartışmak ve Türkiye'nin kaderini onların aydınlığında fakat tarihimizin büyük mirasına dayanarak inşa etmek. İşte, en doğru yol.
342 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.