Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
e
Eleştiri
2 üyeBEN BERCESTE MISRALARI BULDUM...
'Şiirin Sesinde Koşmak' ne kadar cazip bir başlık, diyerek ilk merakımı kitabın ismiyle uyandıran Vedat Yazıcı ile iyi ki tanıştım.
Eleştiri türünü genelde sevmeyiz. Çünkü bize hep eleştirinin olumsuz bir durum olduğu sunuldu hayatımız boyunca. Hâlâ da birçok kişi eleştirinin hem olumlu hem de olumsuz yapılabileceğini bilmiyor ne
Yazarın altı adetten oluşan bu kitap setini büyük bir heyecanla okumaya başladığımı itiraf etmeliyim. Peki yaşamayı beklediğim heyecanın hakkını aldım mı? Evet fazlasıyla. Ancak yine de benim nezdimde eleştiri oku olarak da birkaç hususa değinmekte fayda var. Bu nedenle iki taraflı bir değerlendirmeyi sırasıyla bildirmek de anlaşılabilirliği
Scout’un dünyasına hoşgeldiniz
Nereden başlayacağımı bilemediğim için kademe kademe yazmayı tercih ediyorum.
Yazarın betimleme gücü okuyucuya bir film seyrediyormuş hissi veriyor. Bunun yanında anlaşılır ve çoğu yerde gündelik dile yer verilmiş durumda.
Kitabın karakterleri evrensel ögeler barındırmakla birlikte yerel özellikleri çok iyi yansıtılmış.
Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde 358 sayfanın nasıl akıp geçtiğini anlamı mümkün bile değil. Hatta hayatımda okuduğum en akıcı kitaplardan biri diyebilirim.
Tabi baş karakterin avukat babası Atticus’un meslektaşım olması ve bir yargılama sürecinin anlatılması da ilgimi ayrıca çeken noktalardan biri.
Kitabın gizemli ama bir o kadar da etkili karakterlerinden olan Öcü Radley’in durumunu ise sabırla beklenmesi gerekiyor. Zira vereceğim her ayrıntı kitabın etkisini kıracaktır.
Zamanında veya bilinçli bir şekilde getirilmeyen adaletin beklenmedik bir anda acıyla birlikte karşımıza çıktığı andaki ikilem ise şahane. Avukatın şerifle olan diyaloğu bunun en bariz örneği. Adaletin yalnızca kanunda yazdığı ve görünen kısımdan ibaret olmadığını açıkça görmek...
Ve en nihayetinde Öcü'nün bülbül ile ilişkilendirilmesi ise olay örgüsüne mükemmel uyum sağlıyor
Son olarak: Uzun zamandır beni böylesine heyecanlandıran başka bir kitap okumamıştım.
Uzun bir aradan sonra Erich Fromm okumak ne hoş bir zevk…
Fromm’un her zamanki akıcı ve anlaşılır dili bu kısa kitapta da yerini bulmakta. Bireysel insanın itaatsizlik ve özgürlük ilişkisini ele alan yazar sosyolojik çözümlemeleri ile de harikalar yaratmakta.
Sosyalist düşüncelere sahip olduğunu bildiğimiz Fromm, klasik sosyalist anlayışına da eleştiri getirerek “hümanist sosyalizm” anlayışını işliyor ve en sade hali ile aktarıyor. Bu aktarımları yaparken de eğitimden kadın haklarına kadar olan geniş bir yelpazede örneklendirmeleri ile de görüşlerini somutlaştırıyor. Hüsranla sonuçlanmış olan SSCB deneyiminin yıkıcılığını ve acı tecrübelerini de ele alarak benimsediği düşüncenin yeni bir formu olan “hümanist sosyalizmin” de iyi bir portresini temellendirmekte. Bu nedenle ilgilenen ve ilgilenmeyen herkesin rahatça okuyabileceği bir kitap.
Gerek dönem dönem siyasi tartışmalarla gerekse de bilimsel yönüyle karşımız çıkan A. M. Celal Şengör’ü bir de okumak ilk deneyimim. Kitapta Şengör tarafından yazılan fıkra veya diğer adı ile köşe yazılarını derlemekte. Kitaba usuli yönden ekleyebileceğim eksiklik ise fıkraların yazım veya yayım tarihi. Kitabın en sonunda her bir fıkranın ne zaman
80 syf.
8/10 puan verdi
En sevdiğim yönetmenlerden birinin filmlerine eleştirel bakış
Kitabı genel olarak beğendim. Tek eksiği Haneke filmlerinin analizinden çok uygarlık ve modern cemiyet konusuna daha çok rastlanması. Bir kaç çok sevdiğim filmiyle ilgili çok az bilgi verilmiş. Daha kapsamlı olmasını isterdim ama fena değildi.
