"Zorlu bir matematik problemi karşısında bocalayan Kral’a, 'Geometri alanında krallara mahsus bir özel yol yoktur,' diyen geometri ustası Euklid’e rastlıyoruz."
"Masamda soğumakta olan bir bardak çayın içinde de matematik var."
"Bir ağacı dikmek için en iyi zaman 20 yıl önceydi. İkinci en iyi zaman ise bugün."
Sayfa 12Kitabı okudu
Fizikçiler şair ruhludur
Yaşadığın o anları boşa harcadığın her an ,
Hiç doğmayacak olanlara saygısızlık olur 
Neil deGrasse Tyson
Kaybolan Küçük Sayılar
Rastgele örneklem ne kadar küçükse onunla gönlünüze göre oynamanız da o kadar kolaydır.
Sayfa 41 - Urzeni YayıneviKitabı okudu
BEDAHETLER, BEDAHET İDRAKI!
- "Klasik mekân ve zaman kavramlarının terk edilmesi ve bunların bir bütün hâlinde dört buudlu bir âlem (eşyanın dördüncü buudu zaman ve onsuz eşya yok) tablosunda birleştirilmesi, Einstein'ın basit bir estetik arzusundan veya matematik dehâsının dinmek bilmeyen merakından doğmuş değil, tecrübî araştırmalarda durmadan meydana çıkan ve klâsik anlayışa uygun birbirinden bağımsız bir mekân ve bir zaman kavramı ile hiçbir suretle izâh edilemeyen hoyrat ve inatçı vakıaların gerektirdiği bir zorunluluk olarak ortaya çıkmıştır...
Bedahetler, bedahet idrakı!"
Sayfa 98 - 2.Levha, -İnsan Sır, âlem Sır- Şuurun Doğrudan verileri, İBDA YayınlarıKitabı okudu
KİŞİ ÜZERİNDE BULUNDUĞU İŞİN ZAMANI İÇİNDEDİR...
- "Bir velinin belirttiği üzere, "kişi üzerinde bulunduğu işin zamanı içindedir"...
Bir misâl alalım: Bir adam hareket hâlindeki bir trenin lokanta vagonunda yemek yemektedir. Servis yapan garsona göre, yolcu çorba ve meyveyi aynı yerde, diyelim ki üçüncü pencere önündeki masada yemiştir. neticede zaman-mekân birliğine nisbetle yolcu, önce çorbayı içer ve ardından meyveyi yerken, aynı mekânda durmakta fakat zaman içinde hareket etmektedir. Ancak tren geçerken birbirinden birkaç kilometre mesafe ile hat kenarında duran ve yolcunun yemek yediğini gören iki makasçıya göre durum bambaşkadır. Birinci makasçı onu çorbasını içerken, ikinci makasçı ise birkaç kilometre ötede durmasına nazaran meyvesini yerken görmüştür; demek ki onların durumuna göre bu iki hâdise, aynı yerde değil, birbirinden birkaç kilometre mesafede iki ayrı yerde olmuştur... O hâlde netice:
- "Bir gözlemciye göre aynı mekânda, fakat ayrı ânlarda geçen iki hâdise başka hareket şartları içinde bulunan başka gözlemcilere ayrı yerlerde geçmiş gibi görünür..."
Sayfa 97 - 2.Levha, -İnsan Sır, âlem Sır- Şuurun Doğrudan verileri, İBDA YayınlarıKitabı okudu
NEWTON'A GÖRE ZAMAN VE MEKÂN...
- "Newton'un kâinat görüşünden sonra zaman, bir muhasebe kaydı gibi görülmüş ve muhasebe kaydına irca edilmiş, yalnızca hâdiseleri kaydetmeye yarayan bir vakıa olarak kabul edilmiştir. Newton'a göre zaman ve mekân, iki ayrı vakıadır: Maddeden bağımsız olarak hep aynı kalan mekân ve maddeden bağımsız olarak hep aynı biçimde geçip giden mutlak zaman..."
Sayfa 96 - 2.Levha, -İnsan Sır, âlem Sır- Şuurun Doğrudan verileri, İBDA YayınlarıKitabı okudu
"Ömrümde ilk kez, dünyada benden başka kimsede olmayan bir şeye sahiptim. Evrene dair söyleyecek yeni bir sözüm vardı. Kanserin çaresi değildi ama bilgi birikiminin değerli bir parçasıydı ve kimse onu benden alıp götüremezdi."
Sayfa 91Kitabı okudu
ATEŞ BİLE...
- "Aynı ânda her yer için geçerli bir "şimdiki zaman" yoktur; "şimdiki zaman" kavramının tabiatı tamamen şahsîdir... Tecrübe, şahsî ve kişiye özeldir... yalnızca sebeb-sonuç ilişkilerine bağlı muayyeniyetçi düşünce biçimleri tabiat ve onunla ilgili mevzuları anlamaya yetmez... Şuur seviyesinin her değişiminde gerçeklik seviyesi de değişir... Ve: "Ateş bile kendi kendine yakma istidadında olan bir şey değil, her seferinde Allah'ın ona bu hassayı vermesiyle yakan bir şeydir!"
Sayfa 101 - 102 - 2.Levha, -İnsan Sır, âlem Sır- Şuurun Doğrudan verileri, İBDA YayınlarıKitabı okudu
EİNSTEİN'A GÖRE ZAMAN ve MEKÂN...
- "Einstein'a göre ise zaman ve mekân birbirleriyle son derece yakından bağlantılı fizikî vakıalardır. Einstein'dan önce zaman ve mekân, yalnızca fiziği kapsayan bir çerçeve olarak algılanırdı. onun devrim yapan teorisi zaman kavramı ile ilgili pek çok ruhçu ve sezgici görüşün doğrulanmasını sağlamıştır.
Einstein'dan önce, iki hâdisenin iki ayrı terde aynı ânda olabileceği varsayımı doğru olarak kabul ediliyordu; zaten "şimdiki zaman" kavramı buna işaret etmekteydi. Ancak "izafiyet teorisi" ile bu varsayımın hayâl olduğu ispatlanmıştır; çünkü Einstein'a göre, bir gözlemci açısından iki olay aynı ânda gerçekleşirken, bir başkası ilk gözlemciye göre hareket ettiğinde, bunların ardarda geliştiklerini idrak eder. Bir üçüncü gözlemci ise, bazı şartlar altında bu hâdiseleri ters sıraya göre de görebilir."
Sayfa 96 - 2.Levha, -İnsan Sır, âlem Sır- Şuurun Doğrudan verileri, İBDA YayınlarıKitabı okudu