Buz ve Ateşin Şarkısı serisine ilk başladığımda, HBO dizisi olan Game of Thrones'dan oldukça etkilenmiştim. O kitabın incelemesinde de bahsettiğim gibi, dizi kitaba büyük ölçüde sadık kalmış ve bu beni okurken büyük ölçüde heyecanlandırmıştı. Okurken diziden sahneleri hatırlamak ve dizide olmayan sahneleri zihnimde canlandırmak gerçekten müthişti.
Ancak bu kitap diziden küçükte olsa bazı farklılıklara sahipti ve bu beni üzdü. Yine de, dizide açıklanmayan ve muallakta kalan pek çok detay kitap sayesinde gün yüzüne çıkmış oldu ve bu beni oldukça heyecanlandırdı.
İlk kitabın aksine bu kitap sadece entrika üzerine değil aynı zamanda cephe savaşlarına da bizi sokuyor. Artık diyarda beş kral var. Ancak sorun şu ki tek bir taht var!
Peki ne olacak? Bu mücadeleden kim kârlı çıkacak? Daha da önemlisi diyar doğudan ve kuzeyden gelen yeni tehlikelere hazırlıklı mı?
HBO dizisi olan Game of Thrones, belki de hayatım boyunca izlediğim en iyi dizilerden biriydi. Sadece prodüksiyonu ile değil hikayesi ile de beni benden alan bir diziydi. Ancak zamanla fark ettim ki, dizi içerisinde açıklanmayan & muallakta kalan noktalar var. Bu yüzden kitap serisini satın almaya karar verdim -ben almadan kız arkadaşım hediye etti-.
Dizisini izlediğim için kitap serisi beni tatmin etmeyecek diye düşünüyordum ancak dizi -özellikle ilk sezon- kitaba o kadar sadık kalmış ki beni oldukça motive etti diyebilirim. Kitabı okurken diziden sahneler aklıma geliyor, muallakta kalan noktalar bir bir açığa çıkıyordu. Dizide olmayan yerleri zihnimde canlandırmak ise müthiş bir haz veriyordu.
Kitabı bitirdikten sonra dayanamayıp ilk sezonu baştan izledim. Bir anda kendimi bu uçsuz bucaksız evrenin çok daha derinlerinde buldum diyebilirim.
O zaman hatırlayın ve unutmayın; winter is comming.