"Kuvayı Milliye, namuslu bir insanın yastığının altındaki tabancaya benzer, namusunu korumak için herhangi bir ümit kalmadığı anda, hiç olmazsa intihar etmeye yarar."
"Büyüklük odur ki hiç kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın,
memleket için hakiki ülkü ne ise onu görecek, o hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır, herkes seni yolundan çevirmeye çalışacaktır. İşte sen bunda mukavemeti yok eden olacaksın, önüne sonsuz engeller yığacaklardır, kendini büyük değil, küçük, zayıf, vasıtasız ve hiç kabul ederek, kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak bu engelleri aşacaksın. Ondan sonra sana büyük derlerse, bunu diyenlere de güleceksin."
"Bu kuvvetin kaynağı, her şeyin üstünde olan şiddetli bir tutkuydu:
Bir yurtseverin, ülkeye yararlı olduğuna inandığı şeylerle kaynaşmış tutkusu...
Mustafa Kemal kendi adına iktidar ya da şan ve şeref peşinde koşmuyordu... Bunu sadece, yarının Türkiye’si üzerinde beslediği yapıcı düşünceleri gerçekleştirmek için istiyordu..."
Sayfa 238 - Altın Kitaplar Yayınevi Aralık 1994 [ İlk Yayınlanma 1966 ]Kitabı okudu
Bir kez kendi ağzıyla da söylediği gibi, bütün elde etmek istediği şey,
“dini, yüzyıllardan beri alışageldiği gibi, bir siyaset aracı olmaktan kurtarmaktı...”
Sayfa 587 - Altın Kitaplar Yayınevi Aralık 1994 [ İlk Yayınlanma 1966 ]Kitabı okudu
"İnsan uzun ve yorucu bir yolda, batıdan doğuya iki ay süren bir yolculuktan sonra bir an olsun dinlenmeye hak kazanır, derdiniz, değil mi?..
Ne gezer! Dinlenmek galiba ancak öldükten sonra nasip olacak..."
Sayfa 149 - Altın Kitaplar Yayınevi Aralık 1994 [ İlk Yayınlanma 1966 ]Kitabı okudu