Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
Merhaba arkadaşlar! Bugün size #seninleherşeyevarımben adlı bir eser ile geldim.
Eserin içeriği diğer eserlere oranla biraz farklı ilerliyor. Biri sizin karşınıza geçmiş ve hayata karşı vermen gereken mücadelede ne yapman gerekiyor, nelere dikkat etmelisin, yaşanan olumsuzluklar karşısında uygulaman gereken tutum ne olmalı gibi konuları ele alarak bir sohbet havasında aktarmış.
Sohbetin içeriğinde aşk,sabır, güven, içimizdeki beni bulmaya dair konuları ele alıp güzel sözler araya dahil ederek sohbeti sürdürmüş.
Yazarın kaleminden çıkanları hayatımızda uygularsak eğer, bir çok karanlığımızı aydınlığa çevirebiliriz. Size bir okumdan daha fazlasını veren bu eser görünmeyeni görmemizi ve bildiğimiz halde uygulamadığımız gerçekleri uygulamamız için harekete geçmemizi sağlıyor. Sizde kaliteli bir okuma yapmak isterseniz buyurun alın ve okuyun. Yazarın kalemi daim olsun.
#alıntı ;
Yürüdüğü yol doğru olan insanın şikayet ettiğini gördün mü hiç? Şikayet ediyorsa; ya yol yol değildir, ya da o insan yola uygun değildir.
Bazı insanlar kaktüs gibidir, onlardan korkma. Bazıları da gül gibidir, işte onlardan kork çünkü onların dikeni gizlidir.
Gözyaşı unutulacak bir şey değildir. Asıl utanması gereken o gözyaşına sebep olan kişidir.
@edibcapanoglu @salonyayinlari @tozsuzyapraklar
#leylanınkitapütopyası #okudumbitti
Sofistike cümlelerin Mozart’ı tüm söyleyeceklerim bu kadar.
Murat MENTEŞ’in hayal gücüne, yazdığı hikayeye, yaşattığı duyguya ve mizahına çaresizce şapka çıkarıyorum. Her kitabında enfes bir tat ve doksanların bayram akşamı gözüne heyecandan uyku girmeyen çocuğun yaşadığı hissiyatı bırakıyor. Kitaplarını okuyunca günümüzdeki muhabbetlerin ne kadar sığ, insanların kelime dağarcıklarının ne kadar çaresiz olduğunu anlıyorsunuz. Bu adamın kafasının içinde zaman geçirmek kadar çok nadir keyifli şeyler var. Herkesi bu adamın hayal gücünün dehlizlerinde keyifle boğulmaya zevkle davet ederim. Zahmet edip ilk defa kitap incelemesi yaptım. Bu şaheserlere kayıtsız kalamazdım.
Murat Menteş daha önce okumamış okurları uyarıyorum! Kitabın başları size çok absürt gelebilir. Sakın yarım bırakmayın! Yazarın tarzı bu. Sonrasında her şey yerli yerine oturuyor. İnsanı bir huzur kaplıyor :))
Genelde kitaplar “bu kitapta anlatılanlar sadece kurgudur” diye başlar. Murat Menteş ise ters iddia ile işe başlıyor. Topluca karşılaşsak “Ne oluyor? Bu ne saçmalık.” diyeceğimiz, gündelik hayatımıza serpiştirilmiş abeslikleri birleştirip müthiş bir kurguyla gözümüze sokuyor!
Kitap 4 bölümden oluşuyor. Fuat (Fu), Gıcırbey (aslında adı Müntekim Gıcırbey), Şebnem Şibumi ve Hayati Tehlike’nin gözünden aynı olay anlatılıyor. Yazarın entellektüel bilgisi parmak ısırtıyor. Bölüm başlarında aforizmik cümleler kitabı daha çekici kılıyor. Tüm bu karmaşanın içinde konuyu anlamanız zaman alıyor. Sanıyorum son bölümde karakterlerden birinin beyinsel sıkıntısı vardı. Söyledikleri ile düşündükleri aynı değil. Tam bir deli saçması, bir araya gelmiş anlamsız kelimeler topluluğu 2 sayfa sürdü; okumakta baya zorlandım. Saçma bir metini okuma eşiğimi gördüm :)) Sonrasında yazar her şeyi öyle makul açıkladı ki şaşkınlıktan ağzım açık kaldı.
Ben okurken çok keyif aldım. Farklı tarzda yazılmış kitapları okumayı seven okurlara öneriyorum. Okuyacak kitabınız da zamanınız da bol olsun…
Murat Menteş'in bütün kitaplarını hayattan bir kaçış, ufak bir mola gibi görüyorum.Böyle eline çayını, çekirdeğini alıp sadece dışarıdan olanları izlemek gibi.
Her ne kadar absürt diye tanımlansa da insana ve hayata dair çok ince gözlemleri olan bir kitap.. Haleti ruhiyeme iyi geldi...
Kelime oyunlarının en iyi ustası diyebilirim. Kitaplarda cümle altlarını çizerek hayata iz bırakmaya çalışanlara kesinlikle tavsiye ederim. :)
Murat Menteş yine absürt diyebileceğimiz ad soyad taşıyan kahramanlarla (Alp Laçin O, Okan Yunus Okyanus, Yegane Yadigar, Yahya Hayhay) karşımızda. Okuması keyifli tanıtımı zor bir kitap. Yazarın kendine özgü üslubu okuru hemen etkisi altına alıyor. Tamamen hayal ürünü kurmaca içinde kurmaca olan eser gerçeklik hissini de kaybetmenizi engelliyor ve zihninizi sürekli diri tutuyor. (Gerçi ben son elli sayfada artık bitse diye içimden geçirdim) Bir polisiye roman içerisine roman hakkındaki görüşlerini de ustaca bize sunuyor. Diğer romanlarında olduğu gibi çarpıcı cümlelerle dolu bir eser. Eğet Murat Menteş'i daha önce okumadıysanız bu kitap başlamak için doğru tercih olmayabilir. Sıralama şöyle olabilir, Korkma Ben Varım, Dublörün Dilemması, Ruhi Mücerret ( Ben en çok bunu sevmiştim), Antika Titanik, Tabancalı Kız, Her Derde Deva Randevu, Afili Hafiye, Fink.
Mazinin ışığını ummak...
Bu kitap tür olarak roman sayılabilir mi? Deneme mi roman mı yoksa anlatı mı? Radyoaktif bir deneme tarafından ısırılmış bir roman adeta. Haydi yarı deneme yarı roman mutant bir tür olarak kabul ettik diyelim. Yahu bunun başlığı bir kere Afili Hafiye, yani bu kitap diyor ki ben polisiye bir romanım. Öyle mi? Olay, gizem, çata pata silahlar, cinayetler, kafayı bunlarla yemiş başkişi nerede? Aslında hepsi var fakat dişin kovuğuna yetmez. Komiser kardeşimiz bu olaylardan bunalmış gibi, sürekli gidiyor bir bara, yazarımsı bir elemanla uzun ve aforizma kaynayan sohbetler yapıyor. Bu yüzden deneme mi roman mı diyorum. Üstelik Murat Menteş'in bildiğim o roman kalitesine uymuyor. Nerede o Korkma Ben Varım?(Afili Hafiye'nin kapak renk teması Korkma Ben Varım'ın İletişim yayınlarından çıkmış olanına benziyor lakin benzerlik sadece ve sadece bu.)
Estetik haz yahut keyif almak için okunan bir eser mi bu? Pek emin değilim. Murat Menteş'in kalitesine uymuyor.