"Özgürlüğü elde etmenin tek yolu dünyadaki diğer tüm ezilmiş halkları tanımaktan geçer: Brezilya, Venezuela, Haiti, Küba ve evet Küba halkının kan kardeşleriyiz bizler."
Özgürlüğü elde etmenin tek yolu dünyadaki diğer tüm ezilmiş halkları tanımaktan geçer: Brezilya, Venezuela, Haiti, Küba ve evet Küba halkının kan kardeşleriyiz bizler.
- "... Bulunduğum odanın duvarına yazdığım yazı yüzünden her perşembe kağıt paralarımızı pekmeze batırıp temizliyorum. Duvarda “Kaşlarını çatınca bir devlet sana karşı / Azan bir küfürdür taşlanan camekânlar” yazıyor.
Oysa ben bunu yazarken Küba’yı düşünmüştüm.
Sen, ben, annen, kedimiz Fıstık bilmez ama Küba’da zamanında çok kan dökülmüş. Öyle çok dökülmüş ki hatta ölmeyen kimse kalmamış.
Memurlar, sadece doğrunun kanunlar olduğunu sanıyor...
Oysa ben ne doğruya, ne de kanunlara inanıyorum!
Ne var yani şimdi o yazıda? Kızım, sen sen ol memur olma, sen sen ol kanunlara uyma!
Doğru diye bir şey olmadığına dair sana en yakın zamanda iki buçuk sayfalık bir yazı göndereceğim.
Kennedy’nin ilk işi Castro’yla kozlarını paylaşmak oldu. Onun ve ABD’nin Castro’ya karşı tükenmez kinleri vardı, çünkü Küba halkı, işbirlikçi egemen sınıflarının Amerikan emperyalizmiyle işbirliği süreci içinde düşürülen halklar gibi, direnme iradesini yitirmemişti. Bu toplumsal ruhun ürünü olan Fidel Castro ve yanındaki gerilla konutanı Che Guevara’yla birlikte dağlara çıkan bir avuç devrimci, Roosevelt’in deyişiyle ABD’nin “orospu çocuğu” Uşak asker diktatör Fulgencio Batista’yı 1959 yılında devirdiler ve Küba’yı özgürleştirdiler.
"Toplama kamplarını bizim icat ettiğimizi mi zannediyorsunuz?"
Toplama kampı fikri ilk kez 1900-1902 yılları arasında İngilizler tarafından İkinci Boer Savaşı'nda hayata geçildi
Hatta daha öncelerinde bu sistemin benzerleri İspanyolların 1868-1878 yılları arasında Küba'da yürüttüğü On Yıl Savaşları'nda da kullanılmıştı ama bir ulusun
Kadınlar bir araya gelip erkek kardeşleriyle eşit koşullarda savaşma hakkı istedi.İsyancı ordunun başkomutanı (Fidel) bu düşünceye yatkındı, ama erkek askerler karşı koydu.
"Kan görünce bayılan kadınlar", "öldürmek için çok yumuşak olan kadınlar" ve "kadının annelik içgüdüleri" gibi bütün Nuh nebiden kalma düşünceler bu tartışmalarda su yüzüne çıktı.Bu, modern Küba uygulamasında, kadınların tam katılımına yönelik bilinen ilk ideolojik tartışmaydı.Ne var ki Fidel ısrarlıydı ve en çok karşı çıkanlardan birini, Binbaşı Eddy Sunol'u, kadınlar müfrezesini cepheye götürmekle görevlendirdi.Zaman Eylül 1958'di.Kasım'da Sunol yeni askerlerinin cesaret ve dakikliğini övüyordu.