Bir bardak su ?
Canınızdan çok sevdiğiniz yavrunuz, sizden çok pahalı bir oyuncak değil, çok pahalı bir çukulata değil, sadece dünyada en ucuz fakat herkes için çok değerli olan bir bardak su istiyor.
Ne olur babacığım ne olur bana bir bardak su ver deyişine siz hayır diyebilir misiniz?
Ben onun sağlığı için, her: “su istiyorum” deyişine hayır demek zorunda kalıyordum.
Çünkü diyalize girenler yaşayacak kadar su içerler.
Sayfa 107 - Murat kitapeviKitabı okudu
Parazitlik sevdalıları: akademisyenler ve sanatçılar
Akademisyenler “akademik özgürlük”ün sihirli kukuletası altında uzun zaman önce parazitliğe saygınlık kazandırmayı başardılar, şimdi onlara ortak çıktı, sanatçılar da parazitliğe saygınlık kazandırmayı istiyorlar.
Ayrıntı yayınları
Sanki Burda Değilim
Artık kendimden kurtulmuşum,
Kırmışım zincirimi.
Şimdi karadayız, şarkılar söylüyor
Karayel telefon tellerinde.
Bir taka geçiyor uzaklardan
Yeni şeyler söylerim, yeni şeyler.
Yıldızlar, İstanbul'un ince bir minaresi,
Kağıthelvası, maltaeriği, kahve, cıgara,
çukulata.
Yeni günler geldi günlerime
Perşembeler, pazarlar.
Coşuyorsam gün olur,
Gün olur gülüyorsam,
Bunlar çocukluk değil, değil arkadaşım,
Bunlar kırk yaşında başlayan bir lamba
aydınlığı.
Burgaz iskelesinde bir kahvede oturup
düşünüyorum.
Doğrusu seviniyorum.
Vapurlara bakıyorum,
İskeleye, konuşanlara bakıyorum.
Sanki burda değilim.
Sayfa 154 - Bilgi YayıneviKitabı okuyacak
Nereden çıkmıştı bu bir kutu boyalı kalem. Bir yaldızlı çukulata. Bir avuç rengarenk bilye. Ve kayıp giden yıldızlar.
Kimdir o hep yanında yürüyen üçüncü kişi? Saydığımda, bir sen varsın, bir de ben,
Ama uzayıp giden beyaz yola baktığımda,
Hep biri daha var yanında yürüyen
Kahverengi peleriniyle kayar gibi, kukuletalı Bilmiyorum kadın mı erkek mi
- Ama kimdir o öbür yanında yürüyen?
Nedir bu havaya yükselen ses
Ağlayan anaların iniltisi
Nedir şu kaynaşan kukuletalı kalabalık
Uzayıp giden ovada, çatlak toprakta tökezleyen
Basık ufuk çizgisiyle çevrili
Hangi şehirdir o dağların üzerindeki
Çatlayıp düzelen ve patlayan moraran gökte
Yıkılan kuleler
Thomas Stearns EliotKitabı okudu
Lokman Hekimin Sev Dediği
Bu yürek seni seveceğini biliyordu herhalde
Bu kafa seni kuracağını seziyordu hanidir
Bire bin veren buğday
Elmadaki mayhoşluk
Hukuku beşer
Çınçınlı hamam
Çizmeli kedi
Sanki elleriyle komuşlar gibi
Sayfa 53 - Yapı Kredi Yayınları
