Bazı insanların ısrarla var olmalarını istedikleri halde sonradan doğurmaz olaydım dedikleri çocukları, rastlamaz olaydım dedikleri eşleri, başlamaz olaydım dedikleri işleri yok mudur? Zafer tuğlalarıyla yenilgi binası yapanların durumu ne hazindir.
Evet, sen o sıralar susuyordun ve ben kendi yolumda yürürken senden uzaklaştıkça uzaklaşıyordum. Acınası kibrimle ve huzura erdiremediğim bu bitkin halimle sadece mutsuzluk üreten kısır tohumlar eke eke...
Şimdi hastalığının en önemli nedenini anlamış bulunuyorum. Sen kim olduğunu tanımaktan vazgeçmişsin. Kendini unutman zihnini allak bullak etmiş. Bu yüzden sürgünde olmaktan ve bütün sahip olduklarını yitirmiş olmaktan acı çekiyorsun.
#benfelsefeçalışırken🙃😉
Bu tarihin ve coğrafyanın ürettiği her bir kelimeyi, duyguyu, olayı, anıyı,hayali,umudu, isyanı unutsak.
Sonra bir Neşet Ertaş türküsü dinlesek.
Yanlızca bir tane Neşet türküsü dinlesek.
Unuttuğumuz herşeyi yeniden hatırlayabiliriz.
Ben dedi. Hayatımda tek bir adamı kıskandım."
"Kimi?"
"Ali'yi!"
"Neden?"
"Peygambere en yakın adam o olduğu için."
"Ben de senin yazdığın son şiiri kıskandım." diyecektim ki sustum.
Ali de kıskanılacak adam doğrusu.
Yavaşça dokun yaralarıma,
Yavaşça.
Annesi dün ölmüş çocuklara dokunurcasına şefkatle. Bin yıllık mushafın sayfalarına nasıl dokunursa insan, öyle dokun.
Ben kolayca incinirim bilirsin. Kolayca hasta olurum kolayca vazgeçerim zor olan ne varsa.
Gidelim buradan;
Senin masumiyetini, bilgelik zamanlarından kalma sırları, dünyanın bütün sabahlarını yanımıza alıp da gidelim. Hesap etmeden, haritaya bakmadan gidelim.