Tam bir yıl olmuştu. Kalanlar gerçekten yaşamaya devam edebiliyordu. Acılar hala tazeydi, dün gibiydi... Öylesine canlıydı ki acılar yanaklarından süzülen yaşlar sımsıcaktı. Gidenin hesabı bitmiş kalanınsa mücadelesi devam etmişti. Yeni acılarınıda kalbine basmış yoluna devam etmişti. Kural böyleydi çünkü içinde birgün ona kavuşma umuduyla yaşamalıydı. Zaman hızlıydı zaten akıp gitmekteydi geriye kalanın tek yapması gereken onu değerlendirmek, hayır ve güzel işlerde kullanmaktı. Ki buluşmaları güzel sonuçlansın...
Türkçe hutbe icadı
Biz icat dedik, ama kastımız “iyi bir şey” demek değil. İcat burada bid’a (bid’at) anlamında.
Ve bid’anın “dine sonradan sokuşturulan kötülük” anlamına geldiğini bilmeyen bir Diyanet İşleri Başkanlığımızın olduğunu düşünemeyiz.
“Türkçe Ezan” saçmalığı ile aynı dönemde Türklerin dinine sokulan ve “Türkçe Hutbe” denilen bid’a icadın derhal
İlim mi irfan mı
Kıymetli dostlarım;
Birkaç yıl önce yaşadığım bir olayı sizlerle paylaşarak iki kelam etmek istiyorum. Görev yaptığım eski okullardan birinde öğrenciler arasında bir grubun efendimiz için 'Muhammed peygamber' ifadesini kullandıklarını öğrendiğimde hayretler içerisinde kalmıştım. Zira böyle bir ifadeyi şimdiye kadar ne köylüden ne de şehirliden
Biz Seniz İlelebet
Ölümsüz Atatürk:
27 Mart 1930 günü sabahı, doğmakta olan güneşe bakmaktadır. Yanındakilere, edebiyat ve felsefe tarihine de altın harflerle yazılabilecek şu muhteşem sözleri söyler:
“Doğudan şimdi doğacak olan güneşe bakınız. Bugün günün ağardığını nasıl görüyorsam, uzaktan bütün Doğu milletlerinin de uyanışlarını öyle
STALİN - LENİNİZM'İN İLKELERİ
STALİN
LENİNİZMİN İLKELERİ
İÇİNDEKİLER