Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çocukluk işte ... Ikına sıkına mutfağın üst rafından bir kava­ noz kayısı reçelini indirmişim, açıp kapağını kayısıların yarısın­ dan çoğunu yemişim, üstüne de şerbetinden biraz içmişim. Son­ ra bakmışım ki reçel yarıya inmiş. Anlaşılmasın diye kavanozu suyla doldurup, tekrar rafa yerleştirmişim. Suçum bu. Çok geçmeden durumu fark eden annem beni şöyle bir yön­ temle cezalandırıyor: "S e ni kulaklarından duvara çivileyeceğim!" Küçük gözlerimi fal taşı gibi açmışım. "Kulaklardan duvara çivilenmek!?" İnanılır gibi değil. "Dur sen! Akşam baban gelsin, asıl cezayı sana o verecek!"
“Daha iyi bir dünyada görüşmek ümidiyle, ATATÜRK’LE kalın, CUMHURİYET’LE kalın, HOŞÇAKALIN.” |Levent Kırca
Reklam
"İnsan gülen hayvandır," diyoruz ve biliyoruz ki canlılar içinde yalnız­ca insan güler .
Günümüzde bakıyorum daha çocuk denilen yaşlarda genç­ler flörte başlıyor ne güzel. Elbette, bu dediğim büyük şehirlerde oluyor. Gençler el ele tutuşuyorlar, öpüşüp koklaşıyorlar. Başı açıklar da, sıkma başlılar da aynı ... Ben çok doğal karşılıyorum. Elbette ki biz de artık modem toplum olduk ... Sevgiyi, aşkı en­gellemeye kimsenin gücü yetmiyor ...
Gazanfer Özcan - Gönül Ülkü, Nejat Uygur, Levent Kırca, tiyatrolarıyla katıldılar. Ömrümce onlara müteşekkir kalacağım
Bizim için, Hürriyet gazetesinde 6 Kasım Salı günü şöyle yazmış: "MUHALİF KOMİKLERİN SEFALETİ" Başlık bu . . . Zaten bu başlıkta bütün kompleksini, hırsını kus­muş. "KOMİK" diyor bize. Bizi sıradanlaştırıyor. Yani aşağılama gayreti var. Ve de bizi se f i l görüyor. Al sana bir aşağılama daha. Biz kim miyiz? Türkiye'nin Nasreddin Hoca'larıyız. Başlık şöyle devam ediyor; "MÜJDAT, LEVENT, İLYAS, FERHAN, FALAN"
Reklam
Sanatçının kendini yurttaşlarından üstün saymaya hakkı olmadığı gibi on­lara verilenden daha fazlasını istemeye de hakkı yoktur. Bir Fazıl Say, bir Tarkan ya da bir Levent Kırca olamadığı için mi? Hayır, her şeyden önce insanlar arasında bir insan, yurttaşlar arasında bir yurttaş olduğu için.
Sayfa 117Kitabı okudu
Dirty talk
Resmi, gözlüğünün sapını ağzına sokmuş öyle çektirmiş. Dedim gözlüğünün sapını yanlış yerine sokmuş. Mabadına so­kup da çektirseymiş daha manalı olurmuş.
Kimse engellenmedi. Hiçbir gazeteciye gözdağı verilmedi. İçeri hiçbir gazeteci atılmadı. Ben de şöyle diyorum: İçeridekiler kendiliklerinden gidip Silivri temerküz kampına giriverdiler. Rehabilitasyon olsun diye, terapi görecekler. İşte bu işler böyle yapılır arkadaşlar. Hesapta adı da "Demokrasi" dir bunun. "Bilmiyorsan bu b.ku, git mektebinde oku. Hadi, dükkanın önünü kapatma, başka Türkiye yok!"
muhtemelen dünyada, kesinlikle türkiyede,
Gerçekleri objektif olarak dile getirdiğinizde, "yanlı" oluyorsunuz. Hiçbir konuya bulaşmayacaksınız, olup biteni görmezden geleceksiniz.
673 öğeden 441 ile 450 arasındakiler gösteriliyor.