Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Her neyse, tek bildiğim, birini seversen, yani gerçekten seversen, bu sevgi öylece kaybolup gitmez. O Himalayalara giderken sen evde hiçbir şey yapmadan kalabilirsin ama bu duygular yaşamaya devam eder.
Bazen kalbim o kadar çok acıyor ki nasıl atmaya devam ediyor, bilmiyorum.
Reklam
Hatırladığım kadarıyla, başa çıkmaya hazır olmadığınız bir şeyle uğraşmak zorunda kalmamak için çok meşgul olmanız gerekiyordu.
Libby, 1679
İp iyice sıkılaştı, beline battı, derisini soydu. Onu kıyıya çektiklerinde ağlıyordu. "Bir kez daha!" Biri, ikinci çilenin başlamasını istiyordu. "Dibe battı!" diye bağırdı bir kadın. "O cadı falan değil, sadece bir çocuk." "Bir kez daha! Bir kez daha!" (...) Dibe battı. Onu dışarı çektiklerinde dudakları çoktan mosmor olmuş, nefesi sonsuza kadar kesilmişti.
Sayfa 101Kitabı okudu
Radyoaktif izotop listesinde gördüğümüz Uranyum235’i örnek olarak ele alalım. Belli bir miktarda var olan Uranyum235, 707 milyon yılda bu miktarın yarısına düşecektir. Daha sonraki 707 milyon yılda geriye kalan miktar yine yarıya düşecektir, bu her 707 milyon yıllık dönemde bu şekilde tekrarlanır. Sonuçta, ortamda dönüşmüş maddeler ve Uranyum235 atomları hesaplanarak, kaç yıl önce ne kadar Uranyum235 atomu olduğu matematiksel yöntemlerle belirlenebilir. 1960’ta Nobel Kimya Ödülü’nü kazanan ABD’li atom fizikçisi Willard Frank Libby, Karbon14 radyoaktif atomunu, radyoaktif elementlerin bu özelliğine dayanarak, tarihlendirme amacıyla jeolojide kullanmıştır. Bu da radyoaktif elementlerin bilim dünyasındaki önemini daha da arttırmıştır.
Reklam
"Başarılarını benim başarılarımmış gibi kutlayacak,kayıplarına kendi kayıplarımmış gibi üzüleceğim.Ömrümüzün geri kalanında,hayat bize ne getirirse getirsin,seni sevecek ve bana olan sevgine güveneceğim."
"Duydun mu?" dedi. "Neyi?" "Şu gıcırtıyı. Libby başıyla onayladı, gözleri irileşti. "Eski evler çok ısındığında ya da çok soğuduğunda böyle şeyler yapar. Sızlanırlar. Geçen gün duyduğun da bu olmalı. Ev sızlanıyor."
“Libby!” I smiled and turned around, and there was Wes, standing in the pouring rain in my front yard. I tilted my head and said, “What?” “You said ‘everything’!” His clothes were drenched as he shouted, “Does that mean you’re thanking me for the kiss, too?” I laughed and picked up Helena’s food. “I should’ve known you’d ruin it!” “Nuh-uh, Buxbaum.” He dug his hands into his wet hair and made it all stand straight up as he grinned at me through the storm. “That was too perfect for anything to ruin. G’night.”
Sayfa 229Kitabı okudu
aslında olmadıkları bir şey gibi görünmeye çalışan yapmacık, hilekar kelebekleri hiçbir zaman sevmemişti. Kendi halinde bir tırtıl olmanın nesi kötüydü ki?
355 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.