Niçin kahve içeriz? Hiç düşündün mü, Nuri Usta? Tadı için, desen, değil. Tadı için kahve içeceğine limonata iç...Kokusu için mi? O da değil. Turunç şerbetinin yanında bu bulaşık suyunun kokusu nedir ki?.. Sinirleri tembih edermiş. Laf!.. Rakı ne güne duruyor?.. Hazımmış. Palavra... Yemeklerden sonra elma ye!.. Öyleyse niçin şu meredi içeriz?...alışkanlık denen nesneyi bilir misin, Nuri Usta? Bilir misin ki insanoğlunun hem en büyük kuvveti hem en büyük kepazeliği bu alışkanlık denen nesnedir!..
Sofrada bir limon varsa, annem onun suyunu sıkıp içer ve ekşi olduğunu söylerdi; çünkü annem için gerçek olan budur. Babamsa, ''Bir bardak su alabilir miyim?'' deyip suya şeker katar, sonra sıkılmış limonu da ekleyip, onu limonata olarak içerdi. Her ikisi de aynı kötü dünyanın içinde yaşıyordu ama hayatı ele alış şekilleri farklıydı. Biri limonata içmeyi, öbürü de limonu yemeyi tercih ediyordu. Bu yüzden birbirlerine çok aşık bir çift olarak yaşadılar.