Malta Şövalyeleri'nin Akdeniz'de Müslüman hacılara, tüccar ve yolculara verdikleri zararlar sebebiyle adanın alınmasını kararlaştırılıp, Mustafa Paşa serdar, Piyale Paşa da kaptanıderya olarak adanın fethi için görevlendirilmişti.
Semiz Ali Paşa, donanmayı uğurlayıp dönerken "Paşalarımız Malta kalesini helvadan sanıp yemek isterler. Tutumlarını ve kılınışlarını kalbim tutmadı, hatırıma hoş gelmedi ve söylemedik söz kalmadı. Anladım ki nasihatim kulaklarına girmedi. Allah sonunu hayreyleye. Olaki perişanlıklarını ben görmeyim, yetişeceğim Allah bilir. Hele göresiz bunlar işin sonunu nasıl bitireceklerdir"
diye rahat bir başarı kazanacaklarını uman devlet adamlarını tenkit etmişti. Nitekim Ali Paşa'nın ölümünden sonra bu sefer başarısızlıkla neticelendi. Turgut Reis de kuşatma sırasında şehid düşmüştü.
14. yüzyıldan itibaren ardı ardına kazanılan başarılardan dolayı ortaya çıkan "Yenilmez Türk" imajı ilk olarak bu kuşatmada başarısız olunmasıyla sarsılmaya başladı.
Ortaçağ İngiltere ‘sinde, kitabın adından da anlaşıldığı gibi Malta’da, Hırıstiyanlar ve azınlık olan Yahudiler arasındaki çekişmeyi mizahi bir dille anlatıyor eser. Bununla da kalmıyor Malta o sırada Türkler’in kuşatması altında olsa da eser özellikle baş kahraman Yahudi olan “ Barabas” ın Hrıstiyanlara karşı yaptığı hileler, oyunlar etrafında şekilleniyor. Bu kadar da olmaz dedirten her kötülüğü yapmaktan çekinmeyen “Barabas” , bana yazarın ırkçı bir yaklaşımla genelleme yaparak Yahudileri yansıttığını düşündürdü. Yine de 15. yüzyıldaki yaşayan insanların bakış açısına dair fikir edinebilir bir kitap.
Maltalı YahudiChristopher Marlowe · İş Bankası Kültür Yayınları · 2016186 okunma
Osmanlı Diplomasisi ve İstihbarat
Diplomatik görevlerinin yanı sıra, elçiler aynı zamanda usta birer istasyon şefidir. 1716 yılında yazdığı kitabında François de Callieres bunlara “Şerefli casus” (espion honorable) adını takacaktır. Özellikle yüzyılın ikinci yarısından itibaren gittikçe daha düzenli bir şekilde yazdıkları mektuplarında büyük
Kandiyeli Constantino/Muhammed ve Yeniçeri Ahmed
Gene Güney İtalya’da iş üstünde yakalanan bir başka mühtedi Osmanlı ajanı da Constantino'dur. Aslen Rum olan Constantino, Venedik hakimiyetindeki Girit adasının Kandiye şehrinde doğmuş ve Müslüman olunca Muhammed/Mehmed adını almıştır. Kuzey Afrika'daki korsan limanları, kendisi gibi
Şarlken ve Kanuni
Mısır, Suriye ve Hicaz'ın ani fethi sonrası Osmanlı sultanları “Hâdimü'l-Haremeyni's-Şerefeyn” gibi dini unvanları ön plana çıkarip İslam dünyasının liderliğine soyunurken, Şarlken'in şahsındabirçok toprağın birleşmesi, Hıristiyan dünyasını (Universitas Christiana) tek bir hükümdar altında bir araya getirme projeleriniortaya
Valetta: O tarihlerde bir İngiliz sömürgesi olan Malta adalar grubunun, adını, Türk kuşatması sırasında savunmasını yapan şövalyelerin komutanı olan La Valette'den alan başkenti.