Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
(BENCE) BİLİNMESİ, UNUTULMAMASI GEREKEN KİŞİLERDEN..
KADINLARIN MUAYENE VE TEDAVİ OLMASINA KARŞI ÇIKAN MEBUSLARLA YUMRUKLAŞIP ONLARA DÜELLO TEKLİF EDEN DOKTOR MEBUS EMİN ERKUL BEY yıl 1920 sonları... mondros ateşkes antlaşması sonrasında izmir ve istanbulun işgali sonrası anadolu coğrafyası kelimenin tam anlamıyla yangın
Quelle est la couleur de ton songe ?
"Et toi, dors-tu ? Es-tu à ta fenêtre ? Penses-tu à celui qui pense à toi ? Rêves-tu ? Quelle est la couleur de ton songe ? " Gustave Flaubert Meran'da Ottoburg Pansiyonu'nun karanlık odasını bir tek mumla aydınlatmak zordur. Dışarıda yağan kar gökyüzünü kızıllaştırırdıkça akla Rouen sokakları gelir. Rouen sokaklarında bir Flâneur.
Reklam
Sınıfta kaldığım o sene - Nihat Genç
Sınıfta kaldığım o sene (hikaye).......... (dikkat yazı çok uzundur) BİR
_Fizyonomi: Yüz Okuma Sanatı
_Schopenhauer: Fizyonomi bilimi, yüzden kişiliği okuma sanatıdır. Bir insanın çehresinin şekli şemali, ikiyüzlülüğün hakim olamadığı yegâne sahadır. Her insanının çehresi bir haritadır. Bir insanın çehresi, dilinden daha ilginç şeyler ele verir çünkü onun yüzü, söyleyip söyleyebileceği her şeyin özetidir. Dil bir insanın sadece düşüncelerini ele
2020'nin en iyi 20 filmi 20. apples christos nikou'nun ilk uzun metrajı 2020 sinema yılını çeşnilendiren sürpriz filmlerden biri olarak karşımıza çıktı. yorgos lanthimos ile dogtooth (2009) filminde yardımcı yönetmen olarak da çalışmış olan yönetmen nikou, yunan yeni dalga sineması (greek weird wave) geleneğini takip ediyor ve yine bu
~Petra~
7 harikanın belki en az bilineni olan Petra, Ürdün’deki bir antik şehir. Nebatiler tarafından Raqmu adı verilen tarihi şehir, “insanlık tarihinin en büyük kültürel miraslarından biri” olarak kabul ediliyor. Rengi nedeniyle “Gül Şehri” olarak anılıyor. Arabah’ın doğu kanadındaki dağlar arasındaki bir havzada bulunan şehir, Ölü Deniz’den Batı Körfezi’ne uzanan Jebel al-Madhbah (Hor) Dağı’nın yamacında yer alıyor. Petra’yı olağanüstü yapan iki önemli özelliği var. Bunlardan biri şehrin kayaların içine inşa edilmiş olması diğeri ise çöl arazisinde su kanalları sistemi kullanılması. MÖ 312’de Arap Nebatilerin başkenti olarak kurulan Petra, ticaret yollarının yakınlığı nedeniyle seçilmiş bir araziydi. Şehrin kurulmasının ardından ticaret kervanlarının uğrak yeri oldu ve kısa zamanda çok zengin bir kent haline geldi. Şehrin var olması ise suya bağlıydı, çorak çöl arazisinde su bulmak çok zorlu bir işti. Petra kentinde yaşayanlar, zamanının çok ötesinde bir mühendislik kullanarak su toplamak için sistemler geliştirdiler. MS 106’da Romalılar tarafından işgal edilen Petra şehri 400’lerde yaşanan depremler sonrasında terk edildi. Arkeologların kazı ve araştırmalarının sürdüğü şehirde su kanallarının yapım tekniklerine dair çalışmalar sürüyor.
Reklam
gündemi değiştirelim / mustafa kutlu
(Salgının alevi tüm dünyayı sardı. Evlere kapanmış ekrandaki ölüm haberlerini izliyoruz. “Hayat devam ediyor” derler. Hangi hayat? Biraz nefes almak, umut ve korku arasında iken umuda yelken açmak için gündemi değiştirmeye ne dersiniz? Ölümden öteye kapı açalım. Geçip giden hayatımız hakkında bir muhasebe yapalım. Ölümden ders alalım. Kainatın
Şair Olarak Düşünür
Yol ve yük Basamak ve söz Tek bir yürüyüşteler. Durmaksızın yol al Soru ve elindekiler O biricik yolunda birleşmişler. Sabahın ilk ışıkları yavaşça
Kızıl Su
Uçsuz bucaksız semâdan akan gözyaşları, tüm gerçekleri haykırıyor gibiydi; gittikçe koyu kahverengi bir tona bürünen topraktan aşağı dalgalanarak ilerleyen sular, hızla köklerce çekiliyordu ki yıllardır bir damla gözyaşı düşmemiş bu çölde susuzluğa dayanabilen canlılar, başlarını tekrar umuda çevirmişti. Issızlığın hâkimliğini sürdürdüğü bu çöl
Sarı çiğdem çiçeklerinin sapları, yok denecek kadar kısacıktır. Toprağa yapışmıştır . Kayaların arasına, sapsarı bir halı serilmiş gibi olur. Güneş rengi. Mor sümbüller diz boyudur. Menekşeler ıslak, göz gözdür. Parıldar. Kırmızı çiçekler açar. Kırmızıları hiçbir kırmızıya benzemez . Billur kırmızısı... tatlı , sıcak.
Reklam
Ölüdeniz ve Belcekız'ın Hikayesini bilir misiniz? Çok eski zamanlarda, tekne ve gemilerdeki insanlar, içme suyu almak için sandallarla bu bölgeye geliyorlarmış. Efsaneye göre, eski çağlarda Fethiye'den geçen gemiler açıkta demirler ve içme suyu almak üzere kıyıya sandalla çıkarlarmış. Bir gün yaşlı bir kaptanın genç ve yakışıklı oğlu su almak için koya çıktığında güzel mi güzel Belcekız'ı görmüş. Görür görmez de vurulmuş. Kızın yüreğine de ateş düşmüş. Fakat delikanlı suyu alıp dönmek zorundaymış. Gemi uzaklaşıp gitmiş. Belcekız o tarihten sonra hep kıyıyı ve sevdiğini beklemiş. Delikanlı da geminin tekrar bu koydan geçmesini… Her geçişte su almaya gelirmiş. Gide gele sevdalanmış olan gençler hasretle bir gün gemi koydan geçerken fırtına patlamış. Genç, babasına burada korunaklı, havuz gibi bir koy olduğunu söylemiş. Fakat babası oğlunun sevgilisini görmek uğruna gemiyi parçalamayı göze aldığını sanmış. Dalgalarla birlikte kavga da büyümüş ve baba, gemi tam kayalıklara çarpacakken, bir kürek darbesiyle oğlunu denize atmış ve dümenin yanına gitmiş. Daha sonra çarşaf gibi koyu görmüş. Oğlu oracıkta, kayalıklarda can vermiş. Kayaların üzerinde sevdiğini bekleyen Belcekız da kendini kayalardan atıp intihar etmiş. İşte o gün bu gündür kızın öldüğü yere Belcekız, oğlanın öldüğü yere Ölüdeniz denir. Günün ilerleyişine göre rengi değişip duran deniz belki de bir oğlana bir kıza yanmaktadır. Ölüdeniz, adı gibi durgun bir göl niteliğindedir. En fırtınalı günlerde Belceğiz kıyıları dalgalarla boğuşurken, Ölüdeniz’de sadece çırpıntılar meydana gelir.
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.