Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne geçmiş zamana hulûl edebilir, ne de gelecek zamana nüfuz edebilir. Mazi ve müstakbele ait emellerime ve elemlerime faidesi yoktur.
Zamanın hakikati birçok hakikatın anlaşılmasını sağlar. Çünkü insan tek boyutlu zamana hal’e sıkışmıştır. Bizim içinde bulunduğumuz zamanın belirgin üç boyutu vardır, geçmiş, şu an ve gelecek. Bu üç zaman dilimi arasındaki geçişler insanlar tarafından anlaşılamamaktadır. Allah'ın ilmi, zamanın üç boyutunu aynı anda içine alan bir nihayetsiz bakış noktasıdır. Onun için üç boyutluluk yoktur. Bunu şöyle anlatır. ” Senin elinde bir ayna bulunsa, sağ tarafındaki mesafe mazi, sol tarafındaki mesafe müstakbel farz edilse, o ayna yalnız mukabilini tutar. Sonra o iki tarafı bir tertib ile tutar; çoğunu tutamaz. O ayna ne kadar aşağı ise, o kadar az görür. Fakat o ayna ile yükseğe çıktıkca, o aynanın mukabil dairesi genişlenir, git gide bütün iki taraf mesafeyi birden bir anda tutar. İşte şu ayna şu vaziyette onun irtisamında, o mesafelerde cereyan eden halat birbirine, mukaddem (Önce), muahhar (sonra) muvafık, muhalif denilmez. İşte kader ilm-i ezeliden olduğu için, ilm-i ezeli hadisin tabiri ile manzar-ı aladan, ezelden ebede kadar her şey, olmuş ve olacak birden tutar, ihata eder bir makam-ı aladadır (yüksek noktadadır) Biz ve muhakematımız , onun haricinde olamaz ki mazi mesafesinde bir ayna tarzında olsun. " (Sözler. s430)Burada ayna insan muhakemesini genişletmiş ve Allah'ın hakikatını zamanın hakikatı ile birlikte ifade etmiştir.
Geri149
741 öğeden 736 ile 741 arasındakiler gösteriliyor.