Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Merve Öztürk

Merve Öztürk
@meerveozturk
Öğrenci
Alanya
234 okur puanı
Ağustos 2019 tarihinde katıldı
Ve kuşkunun küçüğü büyüğü yoktu, çünkü bir insana "biraz" güvenilemiyordu.
Reklam
Bir dünya haritası alıp tam ortasına odaklandığınızda, Batı’nın Doğu ile sınırında, dünyanın tam ortasında duran İstanbul’un merkezinin Beyoğlu ilçesi, Beyoğlu’nun orta noktasınınsa Tünel Meydanı olduğunu görürdünüz. Dünyanın tam ortasında, uçsuz bucaksız kıtaların ve sonu gelmez okyanusların belirsiz sınırlarla birbirine girdiği bu yerde, yüzyıllardır birbirleriyle savaş halinde olan medeniyetlerin kesişimindeki bu sıfır noktasında hiçbir şeyi umursamadan köfte piyaz yemek, belki de dünyanın bugüne dek gördüğü en barışçıl eylemlerden biri oluyordu.
Shakespeare'in Shakespeare eleştirmenlerinden haberi mi vardı? Doğrudan doğruya metinleri incelesenize. Kitabı beğenirseniz , sorun yok; beğenmezseniz okumayıverirsiniz. Zoraki okumak kadar saçma bir şey olamaz; ancak zoraki mutluluktan söz edilebilir. Bence şiir duyumsanan bir şeydir. Şiiri duyumsamıyorsanız, güzellik duyusundan yoksunsanız, bir öyküyü okurken biraz sonra neler olacağını merak etmiyorsanız, yazar sizin için yazmamış demektir. Bırakın o öyküyu bir kenara. Edebiyat karşınıza ilginizi çekebilecek ya da bugün ilgi duymasanız da yarın okuyabileceğiniz başka bir yazar çıkaracak kadar zengindi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
rastlantı dediğimiz,nedenselliğin karmaşık işleyişini bilmememizden başka nedir ki...
Ben kendi payıma hazcı bir okurum; bugüne kadar tek bir kitabı bile yalnızca eski olduğu için okumuş değilim. Kitabı, bana sunduğu estetik coşkular için okurum; o kitapla ilgili yorumlara ve eleştirilere aldırmam.
Reklam
Başımıza gelenleri ifade edecek bir kelime bulamadım henüz. Felaket, facia, trajedi diyebilirdim, ama buna sadece "Şey" diyorum, çünkü bir adı yok.
Unutursunuz. Hayat böyle. Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor.
Tekrarlamaktan sözcükler anlamlarını yitiriyor, içerdikleri acı da dinmeye başlıyor.
Çaresiz... bekliyoruz. Beklemek burada bir umut değil, endişedir, herkes kendi endişesinin bulanık çalkaltısında döneniyor, zamanın küçük aralıkları, dar aralıkları bir bir geçip gidiyor - zamanın aralıkları mı, yani boş bıraktığı, yok bıraktığı, işlemeden bıraktı aralıklar, ihmal edilmiş geçitler? -
Reklam
Kendi hayatını sürdüren bir derviştir o, kimseye kendisi gibi yaşamayı öğütlemez ama kimseyi de kendi hayatına karıştırmaz.
Kaybetmek ve durmadan kaybını telafi etmeye çabalamak. Bir kez girdin mi bu çembere kurtuluş yok.
Benim için ne düşündüklerini hiç önemsemiyorum artık, ben ne düşünüyorum, budur önemli olan benim için.
Sevgi, kutsal ve sadık sevgi her şeye kadir değil midir? Ah, evet! Bu mezarda ne denli tutkulu, günahkar, isyankar bir yürek yatıyor olursa olsun, üzerinde yetişen çiçekler gene de masum gözleriyle uysal, sakin bakar bize: Yalnızca ebedi huzurdan, doğanın ”kayıtsız”, büyük huzurundan değil; ölümsüz barıştan, sonsuz yaşamdan da söz ederler.
İnsan her şeyi anlayabilecek yetenektedir. Gökyüzünün nasıl titreştiğini de, güneşte olup bitenleri de anlar; gel gelelim, bir başkasının neden onun gibi sümkürmediğini anlayamaz, bunu anlayabilecek yetenekte değildir.
274 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.