Tahsin Nahit'in ikizi denebilecek sevgili kızı Mîna'yı tanımak kendimi tanımaya ve düşüncelerimin , savunduğum her olgunun temelini görmeme çok yardımcı oldu. Kitabı okurken kendisine kızdığım hiçbir sayfa olmadı. Aksine çokça tebessümle "sevgilim Mîna"nın yaşamına ben de dahil oldum.
Beş bölümden oluşan ancak ardısallık arz etmeyen akıcı ve açık bir dille tam bir sohbet havasında yazılmış bu kitaptaki bölümler şunlardır: Yaşlılık ve Ölüm, Çocukluk, Gençlik, Gençliğimde Tanıdığım Bazı Kişiler, Siyasal. Bölümlerin her birinde "sevgilim Mîna" diğer tüm bölümlerde karşınıza çıkabilecek yaşam kırıntılarına mutlaka kıyısından köşesinden değinip yeri geldiğinde olayı sizler için aydınlatırken o tatlı haylaz ve başkaldırının timsali dilini kullanıyor. İnsanları yalnızca başka bir insanı sevmediklerinde , ayrım yaptıklarında, faşizme kayan tutum sergilediklerinde sevmeyen bu koca yürekli dinozor, ülkemizin en önemli olaylarının halkı ve aydın kesimi nasıl etkilediğini anlatırken bir yandan da edebiyat ve sanat camiasının unutulmaz isimleriyle nasıl tanıştığını ve bazı unutulmaz anlarını gözler önüne seriyor. Ben bir edebiyat öğretmeni olarak okurken keyif aldığım başka bir anı daha hatırlamıyorum.
Eserde yer alan bazı edebiyat ve sanat camiası isimleri ise: Abidin Dino, Ece Ayhan, Neyzen Tevfik, Necip Fazıl, Faruk Nafiz , Oğuz Atay, Nazım Hikmet, Falih Rıfkı, Can Yücel, Orhan Veli, Melih Cevdet Anday, Oktay Rifat Horozcu, Sait Faik ve Behice Boran, Yahya Kemal, Ahmet Haşim ve belki de unuttuğum daha nicesi.
Dinozorlar iyiki var.
Oktay Rıfat ismi edebiyatımızdaki Garip topluluğundan dolayı sizlere tanıdık gelebilir. Orhan Veli ve Melih Cevdet ile birlikte daha çok gündelik kelimelerle insanı ve yaşamı anlatan şiirler kaleme alan Oktay Rıfat’ın kalemiyle 1976’da yayımlanan bu ilk romanı Bir Kadının Penceresinden ile tanıştım.
Roman azgelişmiş ülkelerin özelliklerinden
Dört kişi parkta çektirmişiz
Ben, Orhan, Oktay, bir de Şinasi...
Anlaşılan sonbahar
Kimimiz paltolu, kimimiz ceketli
Yapraksız arkamızdaki ağaçlar...
Babası daha ölmemiş Oktay'ın,
Ben bıyıksızım, Orhan, Süleyman Efendiyi tanımamış.
Ama ben hiç böyle mahzun olmadım;
Ölümü hatırlatan ne var bu resimde?
Oysa hayattayız hepimiz. Melih Cevdet Anday
FOTOĞRAF
Dört kişi parkta çektirmişiz,
Ben, Orhan, Oktay, bir de Şinasi…
Anlaşılan sonbahar
Kimimiz paltolu, kimimiz ceketli
Yapraksız arkamızdaki ağaçlar…
Babası daha ölmemiş Oktay’ın,
Ben bıyıksızım,
Orhan, Süleyman efendiyi tanımamış.
Ama ben hiç böyle mahzun olmadım;
Ölümü hatırlatan ne var bu resimde?
Oysa hayattayız hepimiz.
Melih Cevdet Anday
Dört kişi parkta çektirmişiz,
Ben, Orhan, Oktay, bir de Şinasi...
Anlaşılan sonbahar
Kimimiz paltolu, kimimiz ceketli
Yapraksız arkamızdaki ağaçlar...
Babası daha ölmemiş Oktay'ın,
Ben bıyıksızım,
Orhan, Süleyman efendiyi tanımamış.
Ama ben hiç böyle mahzun olmadım;
Ölümü hatırlatan ne var bu resimde?
Oysa hayattayız hepimiz.
Melih Cevdet
Kitap zaten daha önce birçoğunu okuduğum şiirleri bir arada okumamı sağladı. Ancak Ey Özgürlük olarak bolca dinlediğimiz "Hürriyet" #180162056 şiiri dışında içinde beğendiğim şiir sayısı çok azdı. O yüzden genel olarak çok beğenmedim. Aşkın direkt anlatımla gösteriliyor olması pek hoşuma gitmiyor şiirde. Anlatmaya çalışan şairlerden olmasa da gerçekten istemsizce çok fazla şey gösteriyor gibi hissettim.
İyi okumalar dilerim.
Bu tarz inceleme yazılarıma, profilimde bulunan linklerden ulaşabilir ve devamı için beni takip edebilirsiniz