Ehli Sünnet kardeşlerimize Muharrem ayında "Gelin beraber İmam Hüseyin'e matem tutalım" dediğimizde "Biz, Şiiler gibi ağlayıp başımıza gözümüze mi vuracağız!" diye garipsiyorlar.
Oysa bakın Ehli Sünnetin 4 mezhebinden birinin kurucusu ŞAFİİ, İmam Hüseyin için mersiye okumuş, ağıt yakmış, göz yaşı dökmüştür
İŞTE O MERSİYESİ:
Kalbim hüzünlüdür, yüreğim dertli
Gözlerim yaşlı, garip tek başımayım
Uykuyu aldı gözlerimden, ihtiyarlattı beni
Macerayla dolu geçmiş günler
Muhammed'in Ehlibeyt'ine yapılanlardan
Dünya sarsıldı, dağlar parçalanıp eridi
Yıldızlar baskın yedi, ürperdi yavrular
Çiğnendi çadırların hürmeti, parçalandı yürekler
Birilerinin kalbi ve nefsi bunu sevmeyecek olsa da!
Benim mektubumu Hüseyin'e ulaştıracak biri var mı?
Öldürülen günahsızlara, elbiseleri kanlarıyla yıkananlara
Haşim hanedanından Peygambere selam gönderiyor
Ama onun evladının sinesini dağlıyor, zulmediyorlar
Ne de garip bir durum!
Eğer benim günahım Ehlibeyt sevgisiyse
O günahımdan tövbe etmiyorum
Evet! onlar kıyamette benim şefaatçimken
Bırakın onların sevgisi, Şafii'nin günahı olsun! (Mearicu'l Vusul, Muhammet Zerendi Hanefi, s.101; Tahkik, Macit b. Ahmet el-Atiyye)